Varmak fiili modern edebiyat dilinde aktif olarak kullanılmasa da lehçe ve lehçelerimizde işlevselliğini korumaktadır. Örneğin: Menzil başına vardı. Varıp da denizde yıkanmaya gidiyorum.
Bazen Luru’nun günlük konuşma dilinde şu fiile rastlarız: O yanlışlarının farkına vardı. Bibi Hanım, kendi düşüncelerinin ortasında olmaktan artık yorulmuştur.
Kakımak fiili. M. Kaşgarlı divanında bu fiil kakı şeklinde verilmiştir. Birine kızmak olarak yorumlanır. A. Seferli Destan-ı Ahmed Harami‘nin sözlük bölümünde kakımak kelimesinin kızmak anlamına geldiği belirtilmektedir. Kakımak fiili bazen hiddetlenmek, böbürlenmek, özünden çıkmak, azarlamak anlamlarında kullanılır.
“Destan-ı Ahmed Harami” şiirinde kakımak fiilini buluyoruz: Şu genç aslan gibi khubi-zamana, Kakıdı hışım ile oldu divane [1, 29].
“Kitab-ı Dede Korkut” destanında birçok kez kakımak fiiline rastlanır. Örneğin, bana ne kakıyorsun Kazan ustam, yoksa göğsünde iman yok mudur? (KDK).
Kılıç sallasa bin kişiyi devirirdi, aslan gibi kağan çiğnenecekti. [1, 23]. Eserden götürülmüş tekmeliyordu ve basıyordu (dörtnala) fiilleri dilimizde kısmen de olsa kullanılır.
Tepineydi fiili M. Kaşgari’nin “Divan“ında iki şekilde geçmektedir: 1. Tekmelemek, dövmek, vurmak. 2. Tekme atmak, bir şeyi ayakla hareket ettirmek [6, 529-530]. Azerbaycan dilinin açıklayıcı sözlüğünde tekme fiili kızmak, azarlamak, bağırmak, tehdit etmek vb. anlamlara gelmektedir. Aynı zamanda bu fiilin Azerbaycan dilinin imla sözlüğünde de yer aldığını belirtelim.
Tepinmek fiili Türkiye Türkçesi’nde çabuk (çabuk) yere vurmak, öfke ve sevinç göstermek için hareket etmek, gürültü yapmak vb. anlamlarına gelir. Örneğin Tepiniyor, tokatlayıp dışarı atacağını söylüyordu [9, 2326].
Yukarıda belirtilen örnekte verilen fiillerden biri de çapınaydı kelimesidir. Modern edebî dilimizde “çapınaydı” fiili kullanılmasa da “çap” fiili aktif olarak kullanılmaktadır. Bize göre çapın fiilinin kökü çap fiilidir. Çap(mak) tek heceli fiili Azerbaycan’ın edebî dilinde iki anlamda kullanılmaktadır: 1. Parçalamak, doğramak. 2. Keski, çabuk gitmek, koşmak.
Çapmak fiiline “Köroğlu” destanında da rastlarız. Mesela Kırat’ı çaptırıp yollarda yordum (“Köroğlu” destanı).
Çapın fiili 16. yüzyıla kadar Türkiye Türkçesinde aktif olarak kullanılmıştır. Türkiye Türkçesinde şu anlamlar verilmektedir: 1. Aniden saldırmak. 2. Kırbaçlamak. 3. Üzme [5, 102 ].
Kuşandı arkaik fiili. Şolukdem beline kılıç kuşandı, onlardan korkup titremedi bile. Ne durursunuz, bir bir kuşanın. Ağlamayın, korkmayın, titremeyin. “Destan-ı Ahmed Haramiden alınan bu şiirde kuşanmak fiilini buluyoruz. Kuşanmak, bağlamak, giymek, takmak vb. anlamlarına gelen eski bir Türkçe kelimedir. Modern edebî dilimiz için arkaik olan bu kelime, abide dilinde kullanılmıştır. Kuşanmak // kuşanmak fiili şu anda Türk Türkçesinde 2 anlamda kullanılmaktadır. 1. Beline bir kemer, kılıç veya kemer bağlamak. 2. Giyinme: “Takkesini geçirmiş, entarisini kuşanmış, elma soyuyordu” (A. Gündüz) [9, 1269].
“Gerileme, korkma, üşüme(titreme)” destandan alınan bu beyitte, üşümek fiili arkaik hale gelmiştir. Ancak bu sözlük her ne kadar aktif kullanımdan çıksa da bazı bölgelerimizin dilinde üşənməg // üşəmməx şeklinde kullanılmaktadır. Bakü lehçelerinde (Aghaz, nosh uşenirsen, konuş da:), Zangilan’da (Tavlı’ya git / gitme, uşenirsen) korkmak, Gence’de (Konuşmasından biraz üşüdüm) şüpheli olmak anlamında kullanılmaktadır.
Ortaçağ (XI-XVI) Türk sözlüklerinde üşenmek fiili yansımıştır. ûşen-üşenmek, canını sıkmak anlamını verdiği belirtilmektedir [8, 492]. Çağdaş Türkçe sözlükte üşenmek fiili “bir şeyi yapmak istememe, tembellik, erime” anlamlarına gelir. Örneğin “Üşenmiyor her gün üç yüz metre yürür ve buraya çöpünü dökmeye gelir “(E. Şafak).
Örnekte kullanılan kelimelerden biri arkaik fiil kayır(mak)tır. Kayırmak eski bir Türkçe kelimedir. Eski anlamlar yardım etmek, himaye etmek, hizmet etmektir. Modern zamanlarda anlam değiştirmiş ve işlemek, hazırlamak, üretmek, inşa etmek, inşa etmek anlamlarında kullanılmaktadır. M. Kaşgari‘nin “Divan“ında kayırmak fiili hafif bir fonetik değişiklikle kaygurmak (ilgilenmek) şeklinde kullanılmıştır. Modern Türkiye Türkçesinde ise kayırmak şeklinde kullanılmaktadır. Bu anlaşılabilir. Türkiye alfabesinde q harfi yoktur. Bu tür kelimeler k harfi ile yazılır. Kayırmak – Önem vermek, himaye altına almak, kollamak vb. anlamlar verir.
14. yüzyılda I.Nesimi dilinde kayırmak fiili kullanılmıştır. Ey Nesimi, Fəzl-ı hak için neredesin, farkında ol, Gör bu devranı, qayırma hal ve hareketlerini devran için (Nesimi).
Bulmak fiilinin anlamı tapmak(bulmak)tır. Bu fiil 20. yüzyılın başına kadar edebiyat dilinde aktif olarak kullanılmıştır. Modern edebi dil için neredeyse tamamen arkaik kabul edilir.
M. Kaşgari’nin “Divan“ında da bul- bulmak, tapmak(bulmak) anlamlarındadır. Fuzuli Bayat’ın “Eski Türkçe Sözlüğü”nde bul(mak) fiili üç anlamda verilmiştir. 1. Bulmak, aramak; 2. Elde etmek 3. Hedefe ulaşmak.
Bilişmek fiili – tanışmak, bilmek. Biliş fiilinin etimolojisini incelediğimizde bilmek fiilinden türediğini ve bilgi kelimesiyle ilgili olduğunu görürüz. M. Kaşgari’ye göre biliş fiili tanış, biliş, bilici, bilen, tanışmak vb. anlamlarını verir. Bu fiile hem Ortaçağ (XI-XVI) Türk sözlüklerinde hem de modern sözlüklerde rastlanmaktadır. Türkçe sözlüklerde 2 anlamda verilmektedir: 1. Tanıdık, bildik, arkadaş, dost; 2. Tanışmak.
Danışık eyleyelim şah ile biz, Yamanlaman bizi bilişdirin siz [1, 40]. Aşk ile bilişeli aklıma yad olmuşam (Ş.İ.Gülşəni).
Donanmak//donatmak//tonatmak abidelerin dilinde giyinme anlamında kullanılan arkaik bir fiildir. Modern edebi dil için tamamen arkaik kabul edilir. Aynı anlama gelen bu fiil “Divanü lüğat-it-türk”te tonat(mak) şeklinde verilmiştir.
“Destani-Ahmad Harami”de “donanmak” sözü fiilin muhtelif şekillerinde verilmiştir: Yalın donadıp aclar toylamıştı [1, 76]. Dedi ol kıza: git tez var donan gel [1, 55]. Vardı kız donanıp geldi oturdu [1, 55]. Donanırdı ol işe kız gelirdi [1, 56]. Yaraklandı, bileklendi, donandı [1, 98].
Bu kelime, “Kitab-ı Dede Korkut” destanı da dahil olmak üzere abidelerin dilinde bulunur. Ac görsen doyurgıl, yalıncak görsen, donatgıl! (KDK)
Donanamak (donatmak) fiili Ucar lehçesinde aynı anlamda hafif bir fonetik değişiklikle kullanılmaktadır. Donnamah – dişe altın veya metal bir başlık yerleştirmek (takmak).
Eski Türkiye Türkçesinde donatmak fiili tona olarak, Ortaçağ Türkçesinde ise tonat olarak kullanılmaktadır (222).
Urmak(vurmak) arkaik fiili. Ortaçağ anıtlarında urmak fiili, vurmak anlamında kullanılmaktadır. Gülendamı oda urmağa gəldi [1, 69]. Sakalın yoldu, köksünü çok urdu [1, 69]. Anunla cenk edəlim, uruşalım [1, 70]. Həkka şükr eyleyiben yüz ururlar [1, 72].
“Kitab-ı Dede Korkut” destanında ur(mak) fiili Nesimi ve Hateyni dilinde kullanılır. Örneğin, Adem’e sen tac urdun, Seytana lənət kıldın (KDK). Ey bu meydandan kaçan, şol urduğun lafın kanı? (Nəsimi).Yüz navəki bağrına urar men (Hətai). Qaplan kimi canə urdu min dağ (Füzuli).
Urmak fiili Uygurca, Gagauzca ve Türkmence dahil olmak üzere birçok Türk dilinde kullanılır ve dövmek anlamına gelir. Aynı zamanda ur(mak) fiili “Eski Türkçe Sözlük”te 3 anlamda geçmektedir: 1. Vurmak; 2. Dikmek; 3. Teşkil etmek.
DEVAM EDECEK