Bir Teröristi Masumlaştırma Operasyonu ve Gerçekler

Bir Teröristi Masumlaştırma Operasyonu ve Gerçekler

Yine ölüm orucu sonucu ölen bir terörist…  Yine teröristin arkasından ağıt yakan muhalif bir kesim… Ben artık bu filmi izlemekten sıkıldım. Hep aynı şeyi izliyoruz. Film şöyle gerçekleşiyor:

DHKP – C li bir terörist hapis cezası alır.

Hapisteyken örgütten ölüm orucuna başlaması emri gelir.

Davası bitip hüküm giydiği halde “Adil yargılama için ölüm orucuna başladım” açıklaması yapılır.

Aaa bak ölüm orucuna başlamışlar, insanlar ölmesin, tahliye edilsinler” diye kamuoyu oluşturulur.

Ölmeden serbest bırakın bakın ölecekler” diyerek baskı uygulanır

Sonunda ölüm orucundaki terörist ölür

Arkasından “Faşistler yüzünden öldü”, “İsteği sadece adil yargılanmaktı”, “…. Ölümsüzdür” açıklamaları yapılır

Ve hapse terör suçundan giren terörist, devletin öldürdüğü mazlum mahkûm olarak toprağa verilir.

Böylece “katil devlet” filminin bir bölümü daha bitmiş olur

Ebru Timtik olayında da aynı durumu yaşıyoruz. Halkın Hukuk bürosunun Kâğıthane’deki şubesine yapılan operasyonda kalorifer peteğinin arkasındaki gizli bir bölmede yakalanmış bir terörist, bugün mazlum olarak anlatılıyor.

Ne mazlumu? Siz mazlum kelimesinin anlamını bilmiyorsunuz.

Ebru Timtik’in çalıştığı Çağdaş Hukukçular Derneği ve Halkın hukuk bürosu DHKP-C ye bağlı zaten. Kendileri de bunu gizlemediler. Bu iki hukuk bürosunda çalışmanın ilk şartı DHKP-C li olmak.

Savcı Mehmet Kiraz’ın katillerinden Bahtiyar Doğruyol’un avukatlığını üstlenen Halkın bürosuydu.

Savcı Mehmet Kiraz’ın katillerini adliyeye sokan Şükriye Erden, Halkın hukuk bürosu avukatıydı. Savcıyı öldüren teröristlerin isteklerini polise ileten kişi ise Ebru Timtik’ti.

Savcı Mehmet Kiraz’ın katillerinin üstünden çıkan kâğıtta Halkın hukuk bürosu avukatlarının isimleri vardı. Bunlardan biri de Ebru Timtik’ti.

Savcı Mehmet Kiraz’ın katillerinin olay günü Yunanistan ile görüşme yaptığı telefonla Halkın hukuk bürosu avukatlarından Aycan Çiçek, Günay Dağ ve Şükriye Erden ile defalarca görüştüğü tespit edildi.

1 Nisan 2015’te İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik silahlı ve bombalı saldırıda ölü ele geçirilen Elif Sultan Kalsen’in terör eylemini sahiplendiler. Elif Sultan Kalsen’in yakın arkadaşı ve avukatı ise Ebru Timtik’in kardeşi Barkın Timtik’ti.

DHKP/C’nin sözde lideri Dursun Karataş’ın ölümünden sonra cenazesinin Türkiye’ye getirilmesi için gerekli işlemleri başlattıklarını açıklayanlar Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Taylan Tanay ve Barkın Timtik’ti.

Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Selçuk Kozağaçlı, örgütün emirlerini hapishanedeki mahkûmlara ileten üst düzey bir DHKP- C lidir. Kod adı ODTÜ’lüdür. Bu bilgileri veren kişi de örgüt üyesi Berk Ercan’dır

Eski bir DHKP-C üyesi olan Berk Ercan, 2016 yılında Bayrampaşa Çevik Kuvvete bombalı saldırı eyleminde bulunan Çiğdem Yahşi’nin polis tarafından arandığı 2014-2015 yıllarında Halkın hukuk bürosunda gizlendiğini itiraf etmiştir.

DHKP/C’ye yönelik operasyonda hayatını kaybeden Sıla Abalay’ın babası Güven Abalay’ın ifadesine göre kızını adliyeden almak için gittiğinde, kızını eve götürmek için ikna ettiğini, ancak sonra Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Naciye Demir’in kızını yanına çağırıp bir şeyler söylediğini ve kızının eve gelmekten vazgeçtiğini anlatmıştır.

Kısacası Halkın hukuk bürosu, genç bir kızı babasından kopararak ölümüne sebep olmuştur.

Örgüt üyeliği suçundan yargılanan Eylem Göktaş’ın avukatlığını üstlenen Halkın Hukuk bürosudur. Örgüt tarafından ölüm orucuna başlaması emri verilen Eylem Göktaş, ölüm orucuna son verince Halkın Hukuk bürosu avukatları, Eylem Göktaş’ı savunmaktan vazgeçtiler.

Halkın hukuk bürosunun şubelerine yapılan operasyonda örgüt ve halkın hukuk bürosu avukatlarının yurtiçi ve yurt dışı birçok görüşmesinin kayıtları bulunmuştur. DHKP-C içinde Halkın hukuk bürosunun kod adı sporculardır

Gerekçeli kararda halkın hukuk bürosunun DHKP- C ye yardımları şöyle açıklanmıştır:

“Zira İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/117 esas sayılı dosyasında da ele geçirilen dijital belgelerden anlaşıldığı üzere Halkın Hukuk Bürosunda görev yapan bir kısım avukatların yurt dışı merkez komitesi ile yazışmalarının ve durum raporlarının tespit edildiği, bu yazışmalarda örgütün yurt dışı merkez komitesi tarafından örgüt üyelerine iletilmek üzere verilen emir ve talimatlar bulunduğu dikkate alındığında, özellikle örgüt içinde belli düzeyde bulunan kişilere yazışma yetkisinin verilmiş olması, dosya kapsamında Halkın Hukuk Bürosu sanıklarından bazılarına bu yetkinin verilmiş olduğu düşünüldüğünde, büro avukatları ve DHKP/C silahlı terör örgütünün yurt dışı merkez komitesi arasında organik bağlantının bulunduğu tespit edilmiştir.”

Sonuçta İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinde 20 Mart 2019’da 18 avukata toplam 159 yıl ceza verdi. Ölüm orucunda hayatını kaybeden Ebru Timtik, 13 yıl 6 ay ceza aldı.

Her şey apaçık ortadayken hala bir teröristin arkasından güzellemeler yapmak kime yarar? Tabii ki AKP ye.

CHP, teröristlerin kuyruğuna takıldığı sürece bu ülkede iktidar alternatifi olamayacak.

CHP, Atatürk’ün CHP’si olmadan bu millete umut olmayacak.

Türkiye’de terörün her türlüsüne toptan karşı çıkılmadıkça asla demokratik, hukuk devleti olamayacağız.

Bir avukatın, bir hukuk bürosunun terör örgütüyle ne işi olur sorusunu sormadığımız sürece bu ülkede terör bitmeyecek. Çünkü herkesin savunduğu cici bir terörist var.

Terörist Ebru Timtik’i savunanları gördükçe bu milletin modern bir toplum olmasına daha uzun bir yolu olduğunu bir kez daha gördüm.

Ne diyeyim. Umarım bir gün terörün meşru görülmediği bir ülke oluruz.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!