Arslan Küçükyıldız
Arslan Küçükyıldız

Yeni Sevr dayatması; Bozkurt şimdi ne yapacak?

Yeni Sevr dayatması; Bozkurt şimdi ne yapacak?

“Kimi Hindu kimi yamyam kimi bilmem ne belâ…”

Merhum Mehmet Akif, bu dizeyi boğazımızı sıkıvermek için Çanakkale’ye gelen İngilizler, İngilizlerin uşakları ve diğer işbirlikçileri için söylemişti.

Sevr’de de Türkiye’nin Doğu’su, Batı’sı, Güney’i, Kuzey’i parsellenmişti.

Batı’da, Kuzey’de İngiliz destekli Yunanlılar, Doğu’da Fransızlar ve Ermeniler, Güney’de İtalyanlar… Dört koldan saldırmışlardı. L. Rasonyi‘nin dediği ve hep yaptığımız gibi tehlike karşısında uyuyorduk, uyandık, son anda Bozkurt Atatürk‘le silkindik, püskürttük ve yeniden uykuya daldık. Yine tehlike büyük! Bugün de Türk milletine benzer bir saldırı var. İş başa düştü ama merak etmeyin, yine püskürteceğiz.

Bitmeyen terör,  salgın, göç, orman yangınları ve sel. Terörü, kültürel soykırımı kat kat aşan bu son saldırılara yakından bakalım:

  1. Dünya savaşını çıkaran Arşidük Ferdinand’a suikastı bize ne kadar uzaksa “pandemi” de o kadar uzaktı. Savaşta hedef biz olduk. Paçayı zor kurtardık. Dünyayı değiştiremediler. Sömürülen milletlere silkinişimizle örnek oluşturduk. Salgından sonra ise dünya büsbütün değiştirilmeye başlandı. Birçok alanda, her şey dönüştürülüyor. Takip, tenkit etmiyor, okumuyor, tedbir de almıyoruz.
  2. ABD, Afganistan’ı İngilizlerin kurduğu Taliban’a teslim etti. Taliban, başta Türkler olmak üzere halkı kesip, biçip, yakarak Türkiye’ye göç başlattı. ABD, İran’la anlaşıp bu göçmenleri sınırımıza bıraktırıyor. Bunların hepsini ABD ile gizli bir anlaşma çerçevesinde alacağımız söyleniyor.
  3. Son ocak tüttüren Yörükler şehre insin diye Toroslar’da eşi benzeri görülmemiş yangınlar çıkarıldı. Bu yangınlar, Elon Musk’ın tepemizdeki ağ gibi örülü uyduları tarafından, lazerler kullanılarak yapıldı. Olur olmaz yerde bir çizgi şeklinde yangın çıkması bunun göstergesi. Fizikçiler bunun mümkün olduğunu söylüyor. Uzaydan yansıtılacak ışınlara karşı Çin ve İngiltere’nin tedbir aldığı söyleniyor.
  4. Karadeniz’deki sel baskınları öyle yoğun bir yağmur sonrasında oluştu ki bu yağmurların doğal olmadığını söylemek mümkün. (Yağmur yağdırma denemesi bir Arap ülkesinde yapılmıştı.) Üstelik bir de HES patladı. (Bozkurt ve Abana’da binden fazla insanın kayıp olduğu, helikopterlerle denizden ceset toplandığı söyleniyor.) Haberlerde bildirilenlerle, bildirilmeyenler arasındaki oran, bizim dünyadaki bilimsel gelişmelere de aynı oranda yabancı olduğumuzu gösteriyor.

Bu felaketler doğal felaketler değil. Bütün insanlığı tehdit ediyor. Yangınların ardından üç ay sonra Dünya İklim Konferansı kararları alınacak. Çizilen aşırı karamsar tablo, muhtemel dayatmalar için ve dayatmaların habercisi. Bunlara uymaları için hükümetlere baskılar gelecek. Hayvan sayısını azaltın, doğal gıdalar yerine haplarımızı kullanın denilecek.

Bu dört felaket ile Türkiye üzerinde dört ana ve bağlı binlerce deney yapılmış oldu.

Bundan böyle ışınla yakma işini belli şehirler üzerinde deneyebilirler. Yağmurlara müdahale etme deneyleri anlaşılan devam ediyor. 10 milyona ulaşacağı söylenen sığınmacı (göçmen) deneyi sürüyor. Bu deneylerde kobay olarak Türk milleti kullanılıyor. Yine de bu deneylerin sonuçlarını alacağımız kararlar, seçeceğimiz yöneticiler, onların tutacakları yollar belirleyecek.

Kendisine “... yapmazsan … yaparız ha!” denilemeyecek, hiçbir dayatmaya boyun eğmeyecek yolbaşçılar ortaya çıksın artık. Kapalı kapılar ardında verilen yanlış sözlerden bunaldık. Bunları geri döndürmek zorundayız. “Kimi yamyam kimi bilmem ne belâ” denilen atalet, miskinlik dâhil, bütün düşmanlarımızı yenip yeniden uykuya dalmamak üzere; uyan Türk milleti!

Kaynak: Günboyu

Yorumlar kapalı.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!