Erol Sunat
Erol Sunat

Es bre deli rüzgâr!…

MHP, “Milli Değerleri Koru ve Yaşat” açık hava toplantıları kapsamında Konya’da düzenlenen “Türkçe Mitingi” ile Türkiye’nin 9 bölgesinde planlanan açık hava toplantılarının 5’incisini “Türkçe” temasıyla Konya’da gerçekleştirdi.
 
Milliyetçi Hareket Partisi Bursa, İzmir, Adana ve Erzurum’dan sonra Konya’da Türkçe mitingiyle halkın karşısına çıktı.
 
Konya, Karamanoğlu Mehmet Bey’in, Selçuklu Veziri sıfatıyla  “Şimdengeru divanda darigahta  barigahta meydanda ve pazarda Türkçeden gayri dil kullanılmaya…” fermanını yayınladığı şehir.
 
Türkçenin resmi dil olarak kullanılmasının gerektiğinin ilan edildiği Selçuklu Başkenti olan Konya’da, Türkçe, MHP Genel Başkanı Bahçeli ile Karamanoğlu Mehmet beyin fermanını perçinledi.
 
 “Türkçe ile hayata, hakikate ve beşeriyete bakıyoruz. Türkçe ile hadiselere, gelişmelere ve insanlık vicdanına sesleniyoruz. Öyle ki; varlığımızın nişanesi Türkçedir. Kültürümüzün kaynağı Türkçedir. Birliğimizin şemsiyesi, kardeşliğimizin çatısı, bin yılık kaynaşmanın kanıtı Türkçedir. Türkçe kaderimizdir, kavlimizdir, böyle kalacaktır. Türkçe kutsalımızdır, kutlumuzdur, kişiliğimizdir, böyle olmayı sürdürecektir” diyen Bahçeli oldukça etkili sürdürdüğü konuşmasında Hükümete yüklendi.
 
MHP, her miting yaptığı şehirde yelkenlerini rüzgârla dolduran ve hedefine emin adımlarla giden bir gemi misali etrafındaki azgın dalgalara aldırmadan yoluna devam ediyor.
 
Osmanlı’nın Başkentlerinden biri olan Bursa’dan itibaren esmeye başlayan rüzgar, 24 Ağustos 2013 Cumartesi günü Selçuklu Başkenti Konya’da esti.
 
Başkent olunur da rüzgâr esmez mi?
 
Hele bu rüzgar, “Türkçe” ana başlıklı olursa!…
 
Bu topraklarda esen rüzgârlar deli-dolu rüzgârlardır. Bir esmeye başlarlarsa, nereden esecekleri belli olmaz.
 
Konya’da esen rüzgârlar küçümsenmemeli.
 
Ve her şehrin kendine has bir yapısı olduğu dikkate alınmalı.
 
Konya sevgisini dışarıya vuran bir şehir değil.
 
Yıllarca ne demek istediğini sandıklarda göstermiş. 1999 seçimlerinde MHP’ye gösterdiği teveccüh ve kıl payı kaçırılan altıncı Milletvekilliği bunun ispatı.
 
Konya, 12 Haziran 2011 seçimleri öncesindeki MHP mitinginde toplanan kalabalığın üç misli fazlasıyla karşıladı MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’yi.
 
Seçimler üzerinden geçen iki yıl sonra gelen bu ilgi ve destek,  MHP’ye olan güvenin bir göstergesi olarak alınmalı.
 
Bu gösterge, bu görünümün devamı gelecek sinyalinin verildiği bir gösterge.
 
Siyasetle uğraşanların bu tabloyu bu şekilde okumaları ve yol haritalarını bunun üzerine bina etmeleri gerektiğini düşünüyorum.
 
İşin bir başka ilginç ve yanıltıcı yönü de, Konya Hükümet Meydanının mekân olarak, kalabalıkları çokta net gösteren bir meydan olmadığı.
 
Meydanı iyice dolaşmadan, meydanla bağlantısı olan cadde ve sokaklara bakmadan,  kimler mitingi dinlemeye gelmiş diye kontrol etmeden bir sonuca varamazsınız.
 
Sayın Bahçeli’nin konuşma yaptığı platformun hemen arkasında ve yan tarafında yer alan cadde ve sokaklardaki insanları, meydanın her tarafını dolaşanların dışında kimse görmedi.
 
Oysa bu sayılan yerlerde bulunan insanlar MHP Genel Başkanını dinlemek üzere oraları doldurmuşlardı.
 
Bu kalabalığı ne bir kamera, ne de bir fotoğraf makinesi çekti.
 
Alaaddin tepesine doğru uzayıp giden kalabalık, Konya’nın MHP açısından uzunca bir zamandır yani 1999 yılından beri özlemini çektiği bir halk desteği ve teveccühüydü.
 
MHP, Anadolu tabiri ile bu işin ucunu kanattı.
 
Çok daha fazla katılım bekliyorduk diyenleri dinledik.
 
Ancak MHP mitingine katılanların sayısal görüntüsü memnuniyet vericiydi.
 
MHP’liler bir önceki mitinge göre üç kat fazla doldurdukları meydanı, bundan sonraki ilk mitingde üç kat daha fazla doldurduğumuzda bu alanlara sığmayacağız, taşacağız demekten kendilerini alamadılar.
 
Eşleriyle, çocuklarıyla, çocuk arabalarıyla, genç kızlarla miting alanına koşup gelmişlerdi. Gençler tempolarını hiç düşürmeden sloganlar attılar.
 
Genel Başkanın konuşmasını alkışlarla kestiler.
 
MHP rüzgâr bekleyen bayrak misali bir parti.
 
Her miting sonrasında daha fazla toparlanıyor, el ele veriyor.
 
MHP, küskünlüklerini, dargınlıklarını atmış, birbiri ile kenetlenmiş, başka partilere giden arkadaşları geriye dönmeye başlamış bir parti olarak, her miting sonrasında kendisini yenileyen bir sinerjiye kavuşmuş olduğunu gözler önüne seriyor.
 
MHP’li kadınların ve genç kızların katılım oranları, şimdiye kadar Konya’da izlediğimiz MHP mitingleri arasında en yüksek orana erişti.
 
İşin bir başka ilginç yönü ise bir daha MHP mitingine gelmem diyenlerin tamamının ellerinde MHP bayraklarıyla alana girmesi oldu.
 
MHP’nin bütün mitinglerine katılmış insanlar dinledim. MHP’de yazıya tam anlamıyla dökülemeyen, sözle anlatılamayan, ancak gözlere yansıyan bambaşka bir heyecan var.
 
Bu heyecanı MHP’lilerin gözlerinden okuyabilirsiniz.
 
Bu heyecan, MHP’yi nereye götürür diyorsanız.
 
Bu deli rüzgâr, zamanında eserse, MHP’yi zirvelere uçurur.
 
Bursa’dan itibaren, her şehirden güç ve enerji alarak ve toplayarak yoluna devam eden MHP’de artık yüzler gülüyor.
 
MHP’liler; Es bre deli rüzgar diyorlar, es!… Kırk yıl bekledik, artık MHP’ye doğru esme zamanı gelmedi mi?
 
 

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!