Boşanma gibi zorlu ve uzun süreçlerde davanın seyrini değiştiren pek çok etken vardır. Davanın şekline göre dosyada yer alan deliller değişiklik gösterebilir. Boşanma davalarında geniş yer kaplayan ses kayıtları ile ilgili pek çok danışanın merak ettiği temel sorular vardır.
Bunların başında ses kayıtlarının boşanma davalarında delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı yer alır. Temel anlamda kural olarak boşanma davalarında ses dosyalarına yer verilebilir. Ancak ses kayıtlarının kullanılması hususunda bazı şartların yerine getirilmesi gerekir.
Hukuka Uygun Ses Kayıtları
Boşanma davasında bir iddiada bulunan taraf iddiasını ispat etmek amacıyla usule ve yasaya uygun bir şekilde her türlü delile başvurmak mümkündür. Bu sebeple hukuki sınırlar çerçevesinde alınan ses ve video kayıtları başta boşanma davaları olmak üzere birçok dava dosyasında delil olarak yer alabilir.
Bunun yanı sıra Yargıtay tarafından yapılan değerlendirmeye göre bir ses ve video kaydı ile vakalarda kesin ispata ulaşılamayacağına kanaat getirmiştir. Buna göre boşanma davasında sunulan ses ve video kaydına ek olarak tanık, mesajlaşma kayıtları ve başkaca delillerin desteğine ihtiyaç duyulmaktadır.
Hukuka Aykırı Elde Edilen Ses ve Video Kayıtları
HMK 189/2. maddesinde açıkça “Hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan deliller, mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınamaz.” denilmiştir. Bu nedenle boşanma dava dosyasında yer alabilecek deliller şu kapsam nedeni ile reddedilebilir: Boşanma davalarında karşı tarafın rızası olmadan elde edilmiş ses ve video kayıtlarının dosyada kullanılması kesin bir şekilde mümkün değildir. Bu durumda akla ilk gelen kayıtların başında müşterek konut içerisinde yer alan deliller gelir. Buna göre müşterek konutta yer alan görüntü kaydı ve dinleme cihazı gibi ürünlerle elde edilen verilerin delil vasfı bulunmamaktadır.
Aynı şekilde telefon görüşmesi esnasında taraflardan biri, diğerinin izni olmadan ses ve video kaydı alarak delil oluşturmayı deneyebilir. Burada da diğerinde olduğu gibi taraflardan birinin rızası olmaması nedeni ile kayıtlar delil oluşturmayacaktır.
Boşanma davasında kullanılacak olan ses kayıtlarının geçerliliği ile ilgili burada önemli olan ses kaydı alınırken karşı tarafın bilgisi ve rızasının olup olmadığıdır. Ses kaydı alındığında karşı taraf bunu biliyorsa ve rıza gösteriyorsa söz konusu ses kaydı delil olarak kullanılabilir.
Boşanma davaları ile ilgili merak ettiğiniz her şey için İstanbul hukuk bürosundan destek alabilirsiniz. Bunun için aklınıza takılan tüm konuları https://acasoy.com/ üzerinden cevaplandırabilirsiniz.