Ünlü köşe yazarı Yılmaz Özdil Silivri Cezaevi’nde yatmakta olan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın kendisine gönderdiği mektuba atfen bugün “Vatan yahut Silivri” başlıklı bir köşe yazısı kaleme aldı. Köşe yazısı şu şekilde:
150 yıl önce… Silistre kalesini korumaya çalışıyoruz, kale dediğin vatan toprağı, 10 bin kişiyiz, Rus ordusu kapıya dayanmış, onlar 80 bin kişi, bire sekiz, boğaz boğaza kapışıyoruz. İslam bey diye bir yiğit adam var. Ecdadında 42 şehit var. Uzaktan seyretmeyi kendine yediremiyor, gönüllü olarak kaleye gitmeye karar veriyor. Aşık aynı zamanda… Yola çıkmadan önce sevdiğine uğruyor, vedalaşıyorlar, duygusal durumlar yaşanıyor. Sevgilisi Zekiye, o da yürekli bir kız. Sevdiği adamı güya uğurluyor ama hemen peşinden erkek kıyafetleri giyiyor, benim adım Adem diyerek, erkekmiş gibi, gönüllülerin arasına karışıyor.
Savaş mavaş, kan gövdeyi götürüyor, canlarını hiçe sayan kahramanlarımız onurlu bir vatan mücadelesi veriyor. Gözünü budaktan sakınmayan İslam bey yaralanıyor, Adem kılığındaki Zekiye, ona hastabakıcılık yapıyor, yaralarını sarıyor. Neticede Rus ordusu pes ediyor, çekiliyor, defolup gidiyorlar. Tam o kutlu günde, katmerli mutluluk yaşanıyor, çünkü kale kumandanının aslında Zekiye’nin babası olduğu ortaya çıkıyor iyi mi… Meğer, bir başka meseleden haksızlığa uğrayıp rütbeleri sökülünce, utancından evinden ayrılmış, adını değiştirmiş, kendisini vatan için vuruşmaya adamış, kızını hiç görmemiş, doğumda öldü bilmiş. Velhasılkelam, vatan toprağı kurtarılıyor, baba kız kucaklaşıyor, İslam beyle Zekiye muratlarına eriyor, evleniyorlar.
Aşk öyküsü etrafında vatan mücadelesi.