Yaz güneşinden kendinizi koruyun!

Yaz güneşinden kendinizi koruyun!

Güneşten Korunma Kılavuzu

Yıllarca deri kanserinden korunmak için öğle saatlerinde güneşe çıkmamamız ve yaz-kış güneş koruyucu sürmemiz gerektiği söylendi. Ancak son yıllarda D vitamini eksikliğinin hem dünyada hem ülkemizde çok yüksek boyutlara ulaştığını ve bu durumun yeterince güneşe çıkmamamızdan kaynaklandığını duyuyoruz. Üstelik D vitamininin bazı kanser türlerine karşı koruyucu bir özelliği olduğunu gösteren çalışmalar var. O halde deri kanserinden korunurken yeterli miktarda D vitamini almak için güneşten nasıl yararlanmalıyız? Merak edilenleri sizin için derledik…

1. Günün hangi saatlerinde güneşe çıkmaktan kaçınmalıyım?

Güneşten korunmak için güneşin dik geldiği 10:00-14:00 saatleri arasında güneşten kaçınmak gerektiğini neredeyse herkes bilir. Bununla birlikte yeni araştırmalar güneşten alacağımız D vitamini için en doğru zamanın yaşadığımız yerin coğrafi konumuna göre değişmekle birlikte öğlen saatleri olduğunu ve bu saatte gelen güneş ışınlarının kanser riskinin daha az olduğunu iddia ediyor. Bu yeni bilgi ezberlerimizin tersini söylese de bilmemiz gereken şey sadece yüzün ve el sırtlarının günde ortalama 10-20 dakika güneşe çevrilmesinin gerekli D vitaminini depolamak için yeterli olduğu.

2. Çok açık tenliyim, hemen yanıyorum. D vitamini almak için yanma riskini göze almalı mıyım?

Deri kanseri riskini artıran en önemli faktörlerden biri koruyucu kullanmadan güneş ışınlarına maruz kalmaktır. Açık tenliyseniz ve kısa sürede güneşten etkileniyorsanız, kanser riskini artırdığını bile bile güneşte yanmak yerine D vitamini desteği alabilirsiniz.

3. Daha fazla D vitamini için daha fazla güneşlensem olur mu?

Özellikle açık tenliyseniz günde 20 dakikadan fazla güneşe çıkmamalısınız. Bu süreyi uzatmak D vitamini yapımını artırmadığı gibi deri kanserine zemin hazırlar. Ancak koyu tenliyseniz bu süreyi bir miktar daha uzatabilirsiniz.

4. Güneş koruyucular vücudumuzun D vitamini üretmesine engel olur mu?

Güneşlenmekle ilgili yanlış bilinenlerden biri de güneş koruyucu kremlerin D vitamini yapımını engellediğidir. Ne kadar yüksek koruma faktörlü olursa olsun, ne kadar sık uygulanırsa uygulansın tüm güneş kremleri bir miktar güneş ışınının derimize geçmesine izin verir ve bu miktar D vitamini yapımı için yeterlidir. Güneş koruyucu kremler sadece güneşin zararlı ışınlarından korunmaya yararlar ve su ile temas, terleme gibi durumlarda sıkça yinelenmeleri gerekir.

5. Sadece yazın açık havadayken güneş koruyucu kullanmak gerekir, doğru mu?

Güneşin kansere neden olan ultraviyole (UV) ışınları sadece açık ve güneşli havalarda değil, bulutlu ve kapalı günlerde de dünya yüzeyine ulaşır. Normal pencere camının da bu ışınların geçmesine engel olmayacağını unutmayın. Bu yüzden araba kullanırken ya da kış mevsiminde de güneşten koruyucu krem kullanmanızda fayda var.

6. Çocukları güneşe çıkarırken nelere dikkat etmeliyim?

Çocukluk ve ergenlik dönemindeki ağır güneş yanıkları, ileride gelişebilecek deri kanserleri açısından oldukça risklidir. Çocukluk çağında, bir ya da daha fazla su kabarcıklı güneş yanığı, kişinin melanom yani deri kanseri gelişme olasılığını iki kattan fazla artırır. İnsanlar genel olarak tüm yaşamları boyunca alacakları toplam UV’nin %50’sine yaşamlarının ilk 20 yılında maruz kalırlar.

Bu nedenle güneşten korunma alışkanlığının erken yaştan itibaren kazanılması, ileri yaşlarda gelişebilecek deri kanserlerinin önlenmesi açısından çok önemlidir. 6 aydan küçük bebeklerin uzun süreli direkt güneşe maruz kalmaktan korunması, 6 aydan sonra ise yüksek koruma faktörlü ürünlerle korunmaları gerekir.

En önemli D vitamini kaynağı güneştir. Yeterince güneş ışığı alamıyorsanız, doktorunuza danışarak D vitamini takviyesi alabilirsiniz.

 

7. Şemsiye ya da kumdan yansıyan güneş ışınları da cilde zarar veriyor.

Özellikle nemli iklimlerde ve sahil kesimlerinde güneşin yansımalarının daha yoğun olduğu yerlerde daha dikkatli olunmalıdır. Belki güneş ışınlarının anlık yan etkileri fark

edilmeyebilmektedir ama uzun vadede kümülatif doz denilen zararlar çok önemlidir. Özellikle bebeklik çağından 18 yaşına kadar, çocukları korumak gerekir çünkü 18 yaşına kadar kümülatif doz oluşmuş olmaktadır. İlerleyen yaşlarda kişi kendini ne kadar korusa da o zamana kadar maruz kalınmış ışınların hasarları, foto yaşlanma, leke veya prekanseröz lezyonların çıkmasına neden olabilmektedir.

8. 11.00 – 16.00 saatleri arasında güneşten kaçının.

Güneşten korunmada aslında ilk önlem teması kesmektir. Güneş ışınlarının yeryüzüne dik olarak geldiği 11.00 – 16.00 saatleri arasında dışarı çıkılmamalı, çıkılmak zorundaysa güneş ışınlarıyla teması mümkün olduğunca engelleyecek kıyafetler tercih edilmelidir. D vitamini sentezi için sağlıklı güneşlenme yapılması çok önemli ama bunun dışında kişiler güneşten kaçınmalıdır. Güneşten korunmanın mümkün olmadığı yerlerde ya da tatilde özellikle çocuklar için fiziksel olarak korunma ön plana çıkmaktadır. Aslında güneş kremleri, güneş koruma önlemlerinin belki de en son halkasıdır.

9.Giysi seçimi güneşten korunmada önem taşıyor.

Güneşten kaçınmanın mümkün olmadığı noktada kıyafet seçimleri önem taşımaktadır. Pamuklu, açık renkli güneşi yansıtacak kıyafetler, başı ve gözleri korumak için şapka ve güneş gözlükleri tercih edilmelidir. Çocukların deniz kıyafetlerini seçerken güneş geçirmeyen yarım kol, tişört benzeri, üst bedeni örten, deniz kıyafetlerini tercih etmekte fayda vardır. Mutlaka şapka kullanılmalıdır. Çocukların açıkta kalan bacak, kol, yüz ve boyun bölgelerini düzenli olarak kremlenmelidir. Bütün bu önlemleri almadan sadece güneş koruyucu kullanarak güneşin zararlı etkilerinden tam olarak korunmak mümkün değildir. Güneş kremleri bütün bu önlemler alındıktan sonra açıkta kalan bölgelere uygulanmalıdır. Hiçbir krem güneş ışınlarının zararlı etkilerini tam anlamıyla engelleyemez.

10. Güneş kremi seçerken Sağlık Bakanlığı onaylı ürünleri tercih edin.

Eczanelerde, kozmetik marketlerde satılan değişik özelliklerde birçok güneş kremi bulunmaktadır. Vücuda sürekli ve yoğun bir şekilde uygulandıkları için içerdikleri maddeler önem taşımaktadır. Güneş kremleri fiziksel ve kimyasal filtreler içeren 2 gruba ayrılmaktadır.

1.Fiziksel filtreli güneş koruyucu kremler güneş ışığını yansıtarak cildi korurlar. Ciltte yoğun bir bariyer yaparken cilde de zarar vermezler. Genellikle titanyum dioksit ya da çinko oksit gibi daha sağlıklı içeriklere sahiptirler. Sürüldükleri zaman beyaz bir tabaka oluşturmaktadırlar. Dermatoloji hekimleri güneşten daha sağlıklı korunmak adına özellikle çocuklar için fiziksel filtreler içeren kremleri önermektedirler.

2.Kimyasal içerikli kremler ise güneş ışınlarını emerek cildi korurlar. Kimyasal filtreli bir güneş koruyucu tercih edilecekse içeriği kontrol edilerek alınmalıdır. Spf özelliği olan ve kimyasal filtreler içeren çok fazla güneş koruyucu krem bulunmaktadır. İçeriğinde oxybenzone ve para amino benzoik asit bulunana kremler özellikle çocuklarda tercih edilmemelidir. Kimyasal filtreli ya da fiziksel filtreli güneş koruyucu krem seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli etken bu ürünlerin Sağlık Bakanlığı onaylı olması ve hekimler tarafından önerilmesidir.

Spf korumasının 50 faktörün üzerinde olması gerekmektedir. UVA, UVB ve infrared ışınlara karşı koruma sağlayan yeni nesil, akıllı güneş koruyucu kremleri de bulunmaktadır. Ne kadar önlem alınsa da güneş yanıkları yazları özellikle tatilde sık karşılaşılan durumların başında gelmektedir. Hafif ve orta derece güneş yanıklarında soğuk kompres yapılabilir. Ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir, bol sıvı tüketilmesi gereklidir. Burada yanığın derecesi önemlidir. Eğer şiddetli bir yanıksa uzman hekimin denetiminde lokal bir tedavi gerekebilmektedir.

11. Yaz mevsiminde böcek ısırmaları da oldukça sık görülüyor

Yazlık, sahil kesimlerde sivrisinek ve arı sokmaları, yayla ve dağlık bölgelerde yaşayanlarda ise yine arı sokmaları ve kene yapışmalarına rastlanmaktadır. Sivrisinek ısırmaları, arı ve farklı böcek sokmaları koruyucu spreyler kullanarak önlenebilmektedir. Isırılma ve sokma olduğu durumlarda ilk olarak buzla soğuk kompres yapmaları gerekmektedir. Alerjik durumları önlemek amacıyla antihistaminik bir ilaç içmekte fayda vardır. Etkilenen bölgenin kaşınmaması gerekir. Eğer ısırılma olan bölgede şiddetli bir reaksiyon gerçekleşmişse vakit geçirilmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Kene yapışması durumda ise derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Kenenin bir hekim tarafından çıkarılması gerekmektedir. Kişinin kendi başına çıkarması tehlikeli olabilmektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

kaynak:365gun.com
memorial.com

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!