Resmi dairelerden Atatürk resimlerinin kaldırılmasını istemişlerdi, bizimkilerden ses çıkmamıştı.
Ülkenin altını-üstüne getiren kanun değişikliklerini şipşak yerine getirmişlerdi.
Anayasa ve TCK’da istedikleri değişiklikler için hiç zaman kaybetmemişlerdi.
Millet inim-inim inler, ezim-ezim ezilirken bahar havası vardı aralarında.
Tek taraflı aşık misali AB söylüyor bizimkiler yapıyordu.
Bu milletin Peygamber Ocağı dediği TSK’ya saldırıları hoş gördüler.
Askerimizin kafasına çuval geçirildi sineye çektirdiler.
Arkadaşlar İslamcı ya.
Din referansları ya.
Milletin isteklerini hiçe sayıp, AB istedi diye her şeyde direttiler.
El Beşir için rest çektiler.
Hem de Cumhurun Başı resti çeken.
Kim bu Beşir derseniz?
Bizim basına göre;
“Sudan Darfur’da 2003’ten beri, hükümet destekli milis gücü Cancavitler ve kabileler arasında çıkan çatışmalarda üç yüz bin sivil öldürülmüş, işkence görmüş, tecavüze uğramış ve milyonlarca insan zorla yerinden edilmiş durumda.
Bu suçlarla ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 31 Mart 2005 tarihli kararıyla UCM’de açılan davada, savcı Luis Moreno-Ocampo El Beşir’le ilgili tutuklama talep etti. Mahkeme bu yıl 4 Mart’ta bu talebi kabul etti ve tutuklama kararı verdi. Bu karar Lahey’deki mahkemenin bir devlet başkanıyla ilgili verdiği ilk tutuklama kararı.
El Beşir, Darfur’daki sivil nüfusun önemli bir bölümüne karşı bilerek saldırı düzenlemek, cinayet, yok etmek, tecavüz, çok sayıda sivili zorla yerinden etmek ve mallarına el koymak”la suçlanıyor.
Mahkemenin bu kararını tanımadığını söyleyen El Beşir, 2007’de Sudan İnsani Yardım Bakanı Ahmet Harun ve Cancavid milislerinin lideri Ali Abdul Rahman için çıkarılan tutuklama kararına da uymuyor ve bu iki kişiyi teslim etmiyor.”
İşte bu adam için AB ye rest çektiler.
Gelemedi ya zaten.
Olayın yaşanış şekli önemli.
İtiraz şekli önemli.
Desteğin nereye verildiği önemli?
Artık yüzlerini göstermeye başladılar.
Bir de Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve TSK’yı halledebilseler;
O zaman hepten Yalelli-yaa…
Yaaa.