ABD’nin Minneapolis kentinde dokuz gün önce başlayan ve ülke geneline yayılan protestoların başkent Washington ayağında protestocular yine sokaktaydı. Altıncı günde de Beyaz Saray yakınlarında toplanan protestocular polis şiddetinin protesto edildiği gösterilerle özdeşleşen diz çökme eylemini yaparak attıkları sloganlarla “Hiçbir yere gitmiyoruz” mesajını verdi. Göstericiler iki sıra halinde karşılarında dizilen ve arkalarına da askeri araçları alan güvenlik güçlerine kalkanlarını indirme çağrısında bulundu. Gün içinde Washington Belediye Başkanı Muriel Bowser kentte Çarşamba gecesinden itibaren saat 11’den Perşembe sabahı 6’ya kadar sokağa çıkma yasağının yürürlükte olacağını açıkladı.
Öte yandan, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), başkent Washington’a sevk edilen 82’inci Hava İndirme Tümeni’ni üslerine geri gönderme kararından vazgeçti. Bu karar değişikliği, Savunma Bakanı Mark Esper’in ABD Başkanı Donald Trump’ın eyalet ve şehirlere gerekirse asker konuşlandırma kararını desteklemediğini açıklamasından saatler sonra geldi. Bakan Esper daha önceki açıklamasında, “Aktif görev için askerlerin konuşlandırılması sadece çok acil ve vahim durumlarda gerçekleşmeli. Şu an öyle bir durumda değiliz” demişti.
Birçok Cumhuriyetçi de Trump’ın Çok İleri Gittiğini Düşünüyor
ABD Kongresi’ndeki Türkiye Dostluk Grubu’nun eski başkanlarından Robert Wexler, Trump’ın hafta başında Beyaz Saray’dan barışçı protestoculara yapılan müdahaleyle boşaltılan Lafayette Parkı’ndan geçerek St. Johns Kilisesi’ne yürümesi ve elinde İncil’le poz vermesini Cumhuriyetçi Parti içinden de birçok kişinin onaylamadığını söyledi. Birçok Cumhuriyetçi’nin, Trump’ın böyle bir adım atarak ‘’çok ileri gittiğini’’ düşündüğünü ifade eden Demokrat Partili eski Kongre üyesi Wexler, ABD’de orduyla sivil polis arasında ayrımın ‘’kutsal’’ olduğunu ve bu ayrımın ihlal edilmemesi gerektiği ilkesinin toplumda geniş kabul gördüğünü de vurguladı.
George Floyd cinayetinde Derek Chauvin’in yanı sıra olaya karışan üç polis hakkında da yasal işlem başlatıldı
George Floyd’un ölümüyle bağlantılı olduğu söylenen ve görevlerine son verilen tüm polisler hakkında yasal işlem başlatıldı. Mahkeme belgelerine göre diğer üç polis memuru da cinayete yardım ve azmettirmekle suçlanıyor. Polis memurlarından birinin gözaltına alındığı, diğer ikisinin de bugün içerisinde gözaltına alınmasının planlandığı açıklandı.
