Vatan Sevgimizden Vuruluruz!

Vatan sevgimizden vuruluruz hep!

Kalbimizden!..

Türk Milleti olarak öylesine bir coğrafyada, öylesi bir tarihe sahibiz ki; yaşamak bedel ister her daim… Bu kutlu mesuliyet; Türk Milletinin muhkem kalesi Türk Milliyetçilerine nasip olur dünden bugüne…

***

İlk sınavımız tabutluklar!

İhtilale teşebbüs için örgütlenme iddiasıyla önce yüzlerce kişi içeri alınıp, Türkçülüğü tescilli  23 kişi tutuklanır kırklı yıllarda. Çıkardıkları dergide Faşizme karşı yazmışlar, Almanya ile ilişkilerimiz bozuluyor denmiş, Komünizme karşı yazmışlar, Sovyetler tepki gösteriyor  diye suçlanmışlardı. Tabutluklar işkenceleriyle kazındı tarihe tüm acımasızlığıyla…

Atmışlı yıllarda reva görülen sürgünler koparamadı bu kudreti mihverinden!..

Sonra yetmişli yıllar ve seksen dönemi…

Şahadet düştü bahtımıza, şehitlerimizi aldık kucağımıza.

Binlerce ülkücü Devleti, Milleti, Bayrağı için toprak oldu, ömürlerinin baharında…

Yetmedi…

Uğruna can verdiğimiz “devlet” vurdu bu defa!

İşkenceler dur durak bilmezken, istikbali kuracak ana filizler mahpus damlarına mahkûm edildik. İdam sehpalarında haykırdı gencecik fidanlarımız; Allahuekber!..

Yıllar sürdü zulüm, darmadağın edilmeye çalışıldık.

Toparlandık…

İhanet bu defa etnik bölücülük kisvesinde palazlanmaya istikamet almışken, Türk Milletinin kudretli sesi olduk, yedi düvele karşı.

“Kanımızın son damlasına kadar mücadele eder bu ülkeyi böldürtmeyiz” dedik. Eyyamcılar, icazet üzere olanlar, teslim olanlar hezeyanlarıyla kaldı… Tüm perişanlıklarıyla…

***

Doksanlı yılların sonu…

Kısmen taltif gördük. Yinede iki ayrı kutba muhtaç etti bizi Milli İrade..

Kaçmadık.

Türk siyaseti hasret kaldığı adaleti, hakkaniyeti hissetti, iliklerine kadar. İlk defa hak edenler hak ettiği yerdeydi. Kendi tarafını, kendi yandaşlarını devlet imkânlarıyla donatan müflis yapı lağvedildi. Devlet ihalelerinin yetim hakkı gözetilerek yapılabileceği gösterildi dosta düşmana. Sonrasında gelenlerin bozabilmek için 163 defa değiştirmek zorunda kaldığı Kamu ihale Kanunu hayat buldu bu dönemde.

Yıllardır hep ezilen, dışlanan Türk Milliyetçileri gücü elde ettiğinde ezmemiş, kendi insanını kayırmamış, herkesi kucaklamıştı.

***

İki binli yıllar…

Yüzyıllık bölgesel hesaplar hortlatılmak üzereydi. Korktular…

Yıktılar.

Ülkemizde operasyonların belirleyici olduğu dönemler başladı.

***

Nihayetinde!..

Türk Milleti ve Devletinin beka meselesinin tartışıldığı zor günlerdeyiz.

Güçlü bir Milliyetçi Harekete ihtiyaç, her zamankinden daha fazladır.

Hal böyleyken…

Yaşanan gelişmeler, bir dâhili değerlendirme ve muhasebeyi gerekli kılmıştır.

Belli ki kaçınılmazdır, belli ki elzemdir.

Yapılanlar ve yapılmayanlar, bugünden çok yarınları belirleyecektir.

***

Liderimiz ve kadrosu tarihi bir sorumluluk üzeredir!..

Bu hassas dönemin son derece sağlıklı, seviyeli, hakkaniyet üzere, savrulmalardan uzak geçmesi hayati önemdedir. Tüm ufuk merkezli tespit ve samimi düşüncelerin geleceği inşa edecek güç birliğine dönüşmesi için, gerekli zemin süratle hazırlanmalıdır.

Ülkücü irade tüm katmanlarıyla gelişmelere dâhil edilebilmelidir.

Ulu orta, köşe bucak ithamlar, konuşmalar, yerini merkezi değerlendirmelere bırakmalıdır.

Bu temel hususla birlikte!..

Dışarıdan ahkâm kesen beynamazlara fırsat verilmemelidir.

Bu kutlu hareketin hilafına davranışlar, seviyesi yerlerde sürünen çıkışlar itibar görmemelidir.

Mesnetsiz meydan okumalarda medet aramaya tenezzül edenler dışlanmalıdır.

Herkesçe en iyi bilinen konudur…

Bizler Türk Milliyetçileri, Ülkücüler…

Ancak Vatan sevgimizden, ancak kalbimizden vuruluruz!..

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!