Van üşüyor… Çarşı üşüyor… Ya Ankara duyuyor mu?
Küçük Öznur’un ölüm sebebi kayıtlara şöyle geçti; yetersiz beslenme, aşırı sıvı kaybı ve soğuk algınlığı…
Birbirlerini Dersim’le yüzleşmeye davet edenler, Öznur’la nasıl yüzleşecekler…
*********
Deprem Van’da yüzlerce yuva yıktı, soğukta üşüyerek ölen Öznur siyasi gösteriyi yıktı…
Vicdani ret teklifleri, milletin vicdanını yıktı…
Kılıçdaroğlu’nun Dersim açıklaması düşünen beyinlerimizi yıktı…
Televizyon kanalları kampanya yaptı, milyonlarca lira bağış gösterileri oldu. Ama o milyonlar bir barınak olamadı; küçük bir çocuk soğuktan öldü. Bu haber güvenimizi yıktı…
*********
Van’da iki deprem oldu, televizyon ekranlarının karşısında her gün ruhumuzda deprem oluyor. Yıkılmadık az şeyimiz kaldı, artçılar sert geliyor. Yapımız inatla direniyor…
Depremden korunmanın ilk şartı onun bir felaket olduğunu kabullenmektir. Eğer bu kabul yapılmazsa alınması gereken tedbirler önemsenmez ve kaçınılmaz son büyük yıkımlar olur.
Felaketle yüzleşip yapımızı sağlam kurmamız gerekir. Bu felaketlerden kurtulmak için “biz buna layık değiliz” diye haykırmalıyız ki sağlam yapıya layık olabilelim…
*********
Hayat acımasızdır;
Mahallede komşu çocuklarla sıfır sorun diye ailecek 5 çaylarına gidersin, sonra bir bakmışsın arada sorun kalmamış, mahallenin haylaz ağabeyleri sizi tekme tokat kavgaya tutuşturmuş…
Ya da gençlik yıllarının ilham kaynağı mahallenin kabadayısını, o önünde saygı ile eğildiğin kabadayıyı delikanlılık döneminde “diktatör” diye arkasından tekmelerken bulursun kendini…
Dünya’da depremler hiç bitmez… Felaketler kapıyı kırmasın diye sözü söyleyene de hatırlatmak gerek;
“Gün gelecek sende gideceksin…”
(1) http://haber.mynet.com/erdogandan-esada-sen-de-gideceksin-603140
