ÖZDAĞ’DAN PEKER HAMLESİ
‘’AK Parti iktidarı, Sedat Peker’in konuşmasını engellemek için büyük bir uluslararası boyutu olan kampanyanın zaman zaman suikast iddialarına kadar ulaşma ihtimali olduğu kamuoyunda duyulmuştur. Peker’in konuşmasının engellenmesi için milli meselelerde taviz vermeye hazır olduklarını da düşünüyorum. ’’dedi
‘’Zafer Partisi’nin sığınmacıları ülkelerine yollamak dışında bir politikası olmadığının Saray rejimi ve çakma muhalefet tarafından iddia edildiğini görüyoruz. Oysa bizim gerçekleştireceğimiz programlara Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nın hayalleri bile yetmez. Sadece sığınmacı ve kaçakları vatanlarına geri yollamakla kalmayacağız. Yolsuzluk sonucu elde edilen ve Türkiye’den kaçırılan paraları da Türk Milleti’ne geri vermek üzere ülkemize getireceğiz. Bu çerçevede yolsuzluğun boyutlarını en iyi bilenlerin başında gelen Sedat Peker’in tanık koruma programı kapsamında Türkiye’ye geri dönmesini sağlayacağız. ‘‘ifadesinde bulundu.
Peker’e Tanık Koruma
Sedat Peker Türkiye’ye geri dönmeden önce kendisi ile Birleşik Arap Emirliklerinde görüşmeyi, kendisi ve ailesinin mevcut durumunu yerinde görmeyi arzu ediyorum. Bu amaçla dün Birleşik Arap Emirliği Büyükelçisi’ne bir resmi mektup yazarak, Zafer Partisi Genel Başkanı ve milletvekili olarak ülkesini ziyaret etmek istediğimi bildirdim. Bu ziyaret sırasında Sedat Peker ile görüşeceğimi ifade ettim. AK Parti’nin ziyaretimi ve Peker ile görüşmemi engellemek için büyük çaba harcayacağını biliyorum. Ancak Birleşik Arap Emirliği yöneticilerinin bu baskılara boyun eğmeyeceğini umut ederim. ‘’dedi.
”Amasya-Taşova, Çambükü köyü arazilerinin Organize Sanayi Bölgesi’ne verilmesi için bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Çambükü köyü tarımsal üretimin yüksek bir verimle gerçekleştirildiği bir köyümüzdür. Çambükü köyü zengin, coğrafi işareti olan, bamya üretiminde 65 ton üretimle ülkemizin sayılı bamya üretim merkezlerinden birisi olan bir köydür. Bu köyde çalışkan insanlarımız yaşamaktadır. Köyde kahve bile yoktur çünkü kimsenin kahveye gitmeye vakti yoktur. Bir süre önce köyün arazilerinin ellerinden alınarak Organize Sanayi bölgesine verilmesine karşı çıkan Çambükü köylülerinin daveti üzerine köye bir ziyarette bulunmuştum. Çambükü Köylüleri, arazisinin elinden alınmasını ve verimli tarım arazisinin organize sanayi bölgesi için kullanılmamasını talep ediyor. Bu haklı taleplerine destek oldum. ”ifadesinde bulundu.
Köylüler Ağır Şekilde Darp Edildi
”Köylü ile valilik arasında konu mahkemeye taşınmış. Mahkeme devam ederken 20 Ekim sabahı Jandarma, iş makineleri ile köyü bastı. İş makineleri ile ekili tarlalar ve meyve ağaçları tahrip edildi. Köylüler ağır şekilde darp edildi. Köylü kadınlar cop ile dövüldü. Yaralananların hastanelere sevki engellendi. Taşova Devlet Hastanesi yaralıları kabul etmedi. ”dedi
Senin Cesaretin Varsa Gel Yüzüme Söyle
”Amasya Valisi Mustafa Masatlı kendisini ziyaret eden köylülere ise şöyle demiş; “Ne oldu bu kadar uğraştınız da? Ne elde ettiniz? Üstelik bir de Ümit ÖZDAĞ’ı getirdiniz. Ben de zaten o şerefsizden hiç hoşlanmam. Boşuna uğraştırıyorsunuz. Tarımı bırakın evde yaşlılara bakın size maaş bağlayalım” demiş. Kafaya bakın. “Üretmeyin” diyor. “Evde oturun maaş verelim” diyor. Şundan eminim. Mustafa Masatlı bu basın toplantısı üzerine bir açıklama yaparak “Ben böyle bir ifade kullanmadım” diyecek. Ben Mustafa Masatlı’ya değil, konuşmanın şahidi 4 köylü kadına inanıyorum. Mustafa Masatlı, bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşına hakaret edemezsin. Bir siyasi parti genel başkanı ve milletvekiline hakaret edemezsin. Sen de biraz yürek var ise çık ortaya bu lafını benim yüzüme söyle. Senin bakanın da küfretti ancak sonra polisin arkasına sığındı. Şimdi Amasya’ya gelsem sen de valiliğe saklanıp, polisin arkasına sığınacaksın. Sen köylü kadınları jandarmaya dövdüren bir valisin. ” ifadesinde bulundu.