ZAFER Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “u
basın toplantımızdan sonra Cumhur İttifakı’ndan Zafer Partisi’ne yönelik
yine saldırılar gelecek. ‘Doğru söylemiyorsunuz. Öcalan’la anlaşmamız
yok. PKK’yla anlaşmamız yok. Bunu bize söylemeyin.’ Evet bir anlaşma var
ve anlaşmayı Türk halkına açıklamaktan utanıyorsunuz ve korkuyorsunuz”
dedi.
Zafer
Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Antalya’da il başkanları toplantısı ve
Konyaaltı Kent Parkı’nda 19 Ocak’ta gerçekleştirilecek olan ‘Mehmetçik
katillerine af yok’ mitingine çağrı için basın toplantısı düzenledi.
Özdağ, “Devlet Bahçeli’nin sözcülüğünü yaptığı ikinci açılım, ikinci
terörle müzakere süreci çerçevesinde İmralı’da müebbet hapse mahkum olan
Abdullah Öcalan’ın ‘umut hakkı’ çerçevesinde serbest bırakılması ve
müteakiben PKK’lı bütün teröristlere af gelmesi ve bunun genel akla
dönüşmesi sürecini durdurmak amacıyla ilkini Karaman’da
gerçekleştirdiğimiz ‘Mehmetçik katillerine af yok’ mitinginin ikincisini
Antalya’da pazar günü saat 15.00’te gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
‘BU GERÇEKLERİ YANSITMIYOR’
Devlet Bahçeli’nin 2023’ün mayıs ayındaki ‘Önümüzdeki süreçte her şey
değişecek’ sözlerini hatırlatan Özdağ, “Her ne kadar gerek Erdoğan
gerek Bahçeli, Türk kamuoyuna yönelik tepkileri azaltmak için ‘Abdullah
Öcalan’ın terör örgütüne yapacağı çağrıyla, terör örgütünün kendisini
lağvetmesini sağlayacak ve bunun karşılığında terör örgütü ve Öcalan
hiçbir şey istemiyor’ deseler de bu gerçekleri yansıtmıyor. Dünya
terörizm tarihinde hiçbir terör örgütünün, müzakerelerde hiçbir şey
talep etmeden ‘Tamam biz yanlış yaptık. Yolumuzdan dönüyoruz. Kendimizi
lağvediyoruz’ dediğine şahit olmadık. Abdullah Öcalan ve Kandil’deki
teröristler, Suriye’deki PKK-PYD’li teröristler hidayete mi erdiler?
Yapmış oldukları terörden mahcup ve pişman mı oldular da terör örgütünü
lağvedip, hiçbir şey talep etmeden varlıklarına tırnak içinde normal
insan olarak devam etme kararı aldılar. Hayır, Erdoğan’ın ve Bahçeli’nin
açıklamaları aynen birinci açılım sürecinde olduğu gibi halkın yükselen
tepkisini sönümlemeye yönelik psikolojik operasyon açıklamalarıdır”
dedi.
‘BUNU BU MİLLETE ANLATAMAZSINIZ’
Yükselen tepki karşısında kamuoyunu manipüle etmek için ‘Yok bir şey.
Adam çıkmayacak’ diye açıklamalar yapıldığını dile getiren Özdağ,
“Geçici bir süre için toplumu alıştırana kadar İmralı’yı bir hapishane
olmaktan çıkartıp, Öcalan’ın denize nazır villasına çevirmek istiyor
olabilirsiniz. Ama bunu bu millete anlatamazsınız. Abdullah Öcalan’ın
çok önemli bir isteğinin de evlenmek olduğunu duyuyoruz. Ya 20 yaşındaki
gençler, nişanlılarına ulaşamadan şehit oldular bu ülkede. Şimdi bu
adamın evlenmesinin önünü mü açacaksınız siz?” diye konuştu.
‘ÜZERİNDE MUTABAKAT SAĞLANDIĞINI ÖĞRENDİĞİMİZ MADDELER VAR’
Terörle müzakere süreci konusunda gerçekleri ısrarla ve kararlılıkla
anlatacaklarını belirten Özdağ, “Bakın ‘Abdullah Öcalan serbest kalacak,
bunun karşılığında terör örgütü terör eylemlerine son verecek.’ Böyle
bir denklem yok. Bu bir yalan. Peki, ne var? Üzerinde mutabakat
sağlandığını öğrendiğimiz, genel af ve PKK’lı teröristleri topluma
kazandırma yasası, Anayasanın 10’uncu maddesi, 42’nci maddesi, eğitim
dili ve 66’ncı maddesi. Bunlarla ilgili uzlaşma sağlandığını biliyoruz.
İlk üç maddeyle ilgili de tartışmaların devam ettiğini biliyoruz. Eminim
bizim bu basın toplantımızdan sonra Cumhur İttifakı’ndan Zafer
Partisi’ne yönelik yine saldırılar gelecek. ‘Doğru söylemiyorsunuz.
Öcalan’la anlaşmamız yok. PKK’yla anlaşmamız yok. Bunu bize söylemeyin.’
Evet bir anlaşma var ve anlaşmayı Türk halkına açıklamaktan
utanıyorsunuz ve korkuyorsunuz. Biz de buna müsaade etmeyeceğiz” diye
konuştu.
‘YASALAR MUHALEFETE FARKLI UYGULANMAKTADIR’
Muhalefet belediye başkanlarına yönelik operasyon yapıldığını ve bunu
haksız gördüğünü belirten Özdağ, “Çünkü AK Parti’li belediyeler hiçbir
yolsuzluk yapmazken sadece CHP’li belediyeler yolsuzluk yapıyor iddiası
doğru değildir. Yasalar AKP’lilere, Cumhur İttifakı’na farklı,
muhalefete farklı uygulanmaktadır. Bakın İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı Ekrem İmamoğlu’na bir kavram kullandı diye siyasetten
yasaklayacak bir ceza getirilmeye çalışılmakta. O kavram ile ilgili
Yargıtay, bir başka kararında hakaret olmadığını ifade eden bir metin
oluşturmuştur. Keza Libya’da şehit olan iki Milli İstihbarat Teşkilatı
mensubunu Meclis’te düzenlemiş olduğum basın toplantısında ‘Allah rahmet
eylesin’ diye başsağlığı dilediğim için beni de siyasetten yasaklayacak
bir dava açılmış durumda” dedi.