Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “Uzaktan yakından ilgim olmayan bir süreçle ilgili 2 sene 4 ay ceza aldım. Bu cezayı aldığıma göre mesela beni Kennedy suikastından da suçlu bulabilirlerdi. Aradaki bağ bu kadar kopuk. Bu Türkiye’de hukuksuzluğun hangi boyutlara çıktığını, düşman ceza hukuku uygulamasının ne kadar pervasız olduğunu da gösteriyor” dedi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve beraberindeki partili heyet, Doğru Parti Genel Merkezi’ni ziyaret etti. Özdağ ve beraberindeki heyeti, Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu makamında ağırladı. Görüşme sonrasında iki lider açıklama yaptı.
Özdağ, şunları söyledi:
“Sayın Genel Başkan’a, Silivri’de terör örgütü lideri Öcalan’la yürütülen müzakere sürecine karşı çıktığımız için rehin tutulma sürecinde vermiş olduğu destekten dolayı teşekkür ediyorum. Beni cezaevinde ziyaret etti, destek ve moral verdi. O günün şartlarında çok önemli olan duygusal bir destekti bu. Belki kendisi farkında değil ama gerçekten çok önemliydi benim için. Ben de çıkar çıkmaz genel merkezlerini ve kendisini ziyaret ederek hem kendisine hem değerli arkadaşlarına, partim adına ve kendi adıma teşekkürlerimi iletmek istedim. Sayın Genel Başkanım çok önemli bir şey söyledi. Türk demokrasisine geçmiş olsun. Esasen ne yazık ki geçmediğini de görüyoruz. Belki kişisel olarak benim tutukluluğum sona erdi ama bu sona eriş bir beraat olmadı. Uzaktan yakından ilgim olmayan bir süreçle ilgili 2 sene 4 ay ceza aldım. Bu cezayı aldığıma göre mesela beni Kennedy suikastından da suçlu bulabilirlerdi. Aradaki bağ bu kadar kopuk. Bu Türkiye’de hukuksuzluğun hangi boyutlara çıktığını, düşman ceza hukuku uygulamasının ne kadar pervasız olduğunu da gösteriyor. Ama her şeye rağmen İstinafta, yargıtayda, hukukçuların olduğu ve hukuk devletinin kırıntılarının yaşadığı inancıyla hukuk mücadelemizi ve siyasi mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Biz anayasayı ciddiye alıyoruz ve anayasanın da savunulmasına ve bütün yurttaşların anayasa önünde, yasalar önünde eşit olduğu gerçeğinin bütün ihlallere rağmen hatırlatmasını her vesileyle yapacağız. Bize bu ülkenin zencileri muamelesi yapılıyor. Biz bu ülkenin zencileri değiliz. Biz bu ülkenin eşit yurttaşlarıyız. İktidara farklı hukuk, muhalefete farklı hukuk uygulamalarını şiddetle eleştiriyoruz, eleştirmeye devam edeceğiz.”
Serdaroğlu da, “Bir ülkenin zenginliği, onun yer altı, yer üstü kaynaklarıyla ölçülmez. Parasıyla, puluyla da ölçülmez. Ordusuyla da ölçülmez. O ülkenin büyüklüğü adaletiyle ölçülür, hukuka uygunluğuyla, riayetiyle ölçülür. Türkiye maalesef bu konuda çok çok gerilerde” dedi.
