Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanlarından Sayın Suat Başaran’ın "Devlet Beyi Anlamak" yazısı ve bu yazı ile ilgili açıklanan görüşleri izliyorum. Aslında Ülkücü Hareketin başarıısı için kim kafa yoruyor görüş açıklıyorsa teşekkür etmemiz gerekir.
Benim düşüncem şahıslar üzerinden tartışma açmayı suçlamaları karalamaları sevmem. Ülkücünün Ülkücüye çamur atmasını hazmedemem. İyi niyet aramam.
Her zaman söylerim: En Kötü Ülkücü başkasının iyisinden daha iyidir.
Sorunlar esastan tesbit edilirse kişilere yönelik içi boş suçlamalardan uzaklaşılır. 12 Eylül 1980 Darbesine kadar MHP’yi ayakta tutan etkin kılan güç Ülkü Ocakları idi.
Ülkücü Hareket Üniversitelerde yeşeren bir gençlik hareketidir. 12 Eylül’e kadar Türk Gençliğinin en az yarısının Ülkü Ocakları ile bağı veya sempatisi vardı. Ocaklar kaliteli bilinçli Ülkücü yetiştiriyordu.
12 Eylül bu çalışmayı aksattı. Biz 12 Eylül’den sonra 30 yıldır gerçek manada Ülkücü yetiştiremedik. Ülkeyi sarsacak bir gençlik gücümüz bugün çok sınırlı. Siyasi faaliyetler de genç ve orta yaşlı kuşaklarla yapılır.
12 Eylül öncesi yetişen biz Ülkücü nesil bugün yaşlı kategorisine giriyor. Kimimiz hastalıklarla boğuşuyoruz. Azrail bizim neslin arasında çok sık dolaşıyor. Her gün olmasa da tanıdığımız Ülküdaşlarımızın vefat haberlerini acıyla alıyoruz. Kimimiz sokakta yürürken nefes nefese kalıyoruz. Fiziki aktivitelerden ve enerjiden uzağız. Aklımız yerinde ama ne yönetim kademlerinde nede saha çalışmalarında yeterince çalışamıyoruz.
Hareketin sıkıntılarının temelinde MHP’nin insan ve enerji kaynağı olan Ülkü Ocaklarının pasifize edilmesi veya misyonunu yerine getirememesi var.
Ülkü Ocakları arzulanan düzeye gelirse çok sıkıntımız biter.
Samimi düşüncem şudur ki: Ocaklarımıza kanlarıyla canlarıyla hayat veren şehitlerimizin hatırına, Ülkücü Hareketin ağabey pozisyonundaki kişileri, hiç bir karşılık beklemeden, ön yargısız bir araya gelsinler, yönetim kademleri ile de iştişare ederek Türk Milletinin ve Ülkücü Hareketin geleceği ve zaferi için Ergenekon’dan çıkışımızı sağlasınlar.
Yoksa geçmiş acı ve tatlı olaylarıyla bir hatıra olarak kalacak.