İstanbul Sancaktepe’de 7 yaşındaki Berat, 9 yaşındaki Baran ve 11 yaşındaki Batuhan Sağın isimli üç kardeşin yaşamını yitirdiği, İstanbul Valiliği ile AKP’li Sancaktepe Belediyesi’ne ait olan inşaatın kaçak olduğu ortaya çıktı.
2 Ekim Pazartesi akşamı kaybolan üç kardeşin cansız bedenleri, 4 Ekim Çarşamba günü Hilal Mahallesi’ndeki bir cem evi inşaatının su dolu temelinde bulunmuştu. Çocukların oyun oynarken su dolu temele düşerek hayatlarını kaybettiği tahmin edilirken çocukların öldüğü inşaatın AKP’li Sancaktepe Belediyesi ile İstanbul Valiliği’ne ait olduğu ortaya çıkmıştı.
Sancaktepe Belediyesi, geçen nisan ayında 600 metrekarelik arsanın imar planını değiştirdi. Arsa, cem evi yapılabilmesi için konut alanından sosyal kültürel tesis alanına dönüştürüldü. Plan değişikliğinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde onaylanmasını beklemeden, 30 Temmuz’da da İstanbul Valisi Davut Gül, Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz’ın katıldığı törenle “Birlik Cemevi” adı verilen projenin temeli atıldı.
İnşaata başlanılabilmesi için imar planı değişikliğinin İBB Meclisi’nde onaylanması gerekiyordu. Ancak plan onaylanmadığı halde Valilik ile Belediye halde inşaata başladı. Hatta inşaatın ruhsatının olmadığı ve İBB’den hafriyat için izin alınmadığı da öğrenildi. İBB kaynaklarına göre, hafriyat çalışması ve hafriyatın taşınması için izin alınması gerekirken Sancaktepe Belediyesi’nin böyle bir işlemi bulunmuyor.
PLANLARI BEKLEMEDİLER
BirGün’den İsmail Arı’nın haberine göre, Sancaktepe Belediye Başkanı AKP’li Şeyma Döğücü ise imar planı değişikliğinin İBB Meclisi’nde onaylanmadan projenin temelini attıklarını doğruladı. Döğücü, “Birlik Cemevi’ne size arazi vereceğiz demiştik. Arsayı belirledik. Valilik ile konuştuk, onlar da cem evinin kaba inşaatını üstlendiler. Daha sonra cem evi ‘kimse bu arsayı bize verdiğinize inanmıyor. Temeli atın insanlar görsün’ diye ısrar etti. Cem evinin bizi aceleye getirmesiyle onları kıramadık… Valimiz Davut Gül de göreve yeni başlamıştı. Onu da davet ettik ve temeli attık. Proje ihale, hazırlık aşamasındayken temeli attık” dedi.
“PROSEDÜR ARKADAN GELSİN”
Döğücü, “Neden inşaat ruhsatı ve hafriyat izinlerini almadınız? Hafriyatı İBB’nin döküm sahasına taşımadıysanız ne yaptınız?” sorularına ise şöyle yanıt verdi: “Orayı çok değil ’50 santim’ kazdık. Biz çalışmaya başlayalım prosedür arkadan gelsin dedik. Bunun için inşaat ruhsatı almamıza gerek yoktu. Çocukların iki ayrı sacı nasıl geçtikleri de muamma. Biz imar planı onaylandığında projeyi inşaat şirketine devredecektik, bunu beklerken üç yavrumuzu kaybettik. Acılı ailenin yanında olduk, valimizle gittik…”
“SUYU FARK ETMEDİK”
Döğücü, ‘50 santimlik temel kazısı yapıldığını ve ruhsata bu yüzden gerek olmadığını” iddia etse de olay yerinin fotoğrafların metrelerce derinliğinde temel kazısı yapıldığı görülmüştü. Uzmanlar ise “İnşaat alanında biriken suyun da dalgıç pompalar ile boşaltılması gerektiğini” ifade ederek ihmallere dikkat çekiyor.
Belediye Başkanı Döğücüsü “Suyu neden boşaltmadınız?” şeklindeki soruyu da şöyle yanıtladı:
“Su boşaltılmamış, çünkü fark edilmemiş. Suyu fark etseydik boşaltırdık. Aynı ailenin üç evladını birden kaybetmesi çok üzücü bir şey. Bunun vicdan ıstırabı hepimizde çok fazla. Hukuk karşısında boynumuz kıldan ince.”