2023’ün son haftasına girerken banka genel müdürleri, 2024 yılına dair beklentilerini ve öngörülerini açıkladı. Bankalar 2024’te istikrar kazandırıcı adımları bekliyor ve risk yönetimi önem kazanıyor.
2023 yılı ekonomik olarak istikrarın yaşanamadığı bir yıl oldu. Yurt içi kaynaklı sorunların başında Şubat ayında meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremler ilk sırada yer alırken, dünya genelinde savaşlar, merkez bankalarının sıkılaştırma adımları ve ekonomideki yavaşlama gibi birçok belirsizliğin baskısı hissedildi.
Bankalar, bu dönemde kredilerini büyütmek için sabit faizli menkul kıymet uygulamasına başvurdu. Fakat bu uygulama karlılığı olumsuz etkilediği ve kredi kalitesini riske attığı için sona erdirildi.
Dünya’nın haberine göre yılın son haftasına girerken banka genel müdürleri, 2024 yılına dair beklentilerini ve öngörülerini açıkladı.
Akbank Genel Müdürü Gür: Risk primindeki iyileşme olumlu etkileyebilir
Akbank Genel Müdürü Kaan Gür, birçok olumsuz faktöre rağmen Türkiye ekonomisinin ilk üç çeyrekte yüzde 4,7 büyüme gösterdiğini söyledi. Politika faizinde gerçekleştirilen artışların yanı sıra borçlanma maliyetlerinin iç talebi ve dolarizasyonu azalttığını, cari dengeyi iyileştirdiğini ve hedeflenen dezenflasyon patikasını desteklediğini ifade etti.
2024’te de istikrar kazandırıcı adımların devamını beklediklerini aktaran Gür, ülke risk primindeki iyileşmenin de Türkiye’ye yönelecek sermaye akımlarını olumlu etkileyebileceğini dile getirdi.
Faizlerdeki artışla kredi büyümesi yavaşlasa da net faiz marjlarındaki artışın, kredi arzının iyileşmesini sağlayarak bankacılık sektörünün ana faaliyeti üzerinden kar elde etmesine imkan sağladığını, önümüzdeki dönemde faiz oranlarındaki belirgin yükselişin varlık kalitesine etkileri olabileceğini aktardı.
TSKB Genel Müdürü Bilgiç: Enflasyon kritik önemde
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Genel Müdürü Murat Bilgiç, “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) ve genel olarak ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığının 2024 görünümü açısından kritik önemde olduğunu değerlendiriyoruz” dedi.
Sabit faizli menkul kıymet uygulamasının, bankaların kredi büyümelerinde ve karlılıkları üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturduğunu, bunun sona ermesiyle toplam kredilerde ve TÜFE’ye endeksli menkul kıymet tutarlarında artış beklediklerini açıkladı.
ING Türkiye Genel Müdürü Gökgöz: Risk yönetimini iyi yapan öne çıkacak
Kredi ve mevduat piyasasında normalleşme ile birlikte bankalar, asli faaliyet alanlarına daha fazla odaklanacağını söyleyen ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz ise bu dönemde risk yönetimini iyi yapan kurumların öne çıkacağını ifade etti.
Risk yönetiminin artık daha önemli hale geldiğini, enflasyon endeksli tahviller ve hazine işlemleri başta olmak üzere bazı alanların bankacılık gelirlerini yukarı taşıyıp, bunlar dışındaki gelirlerin daha dalgalı olduğunu sözlerine ekledi.
Atılan adımların etkisinin 2024 yılında daha net görülmeye başlanacağını, risk yönetimini iyi yapan kurumların bu dönemde öne çıkacağını dile getirdi.