İktidar Partisi Olağanüstü Kongresini tüm “olağanüstü gelişmeleriyle” gerçekleştirirken, malumu da ilan etmiş oldu!
Fiili emrivaki ve dayatmalarla, yönetim şekli gecekondu mahallesine dönüşen ülkemizde, Başkanlık sistemini dahi mumla aratan ucube bir yönetim modeli alkışlarla meşruluk kazandı!..
“Tekel Yönetim Sistemi!”
*
Aslında, “İstifa edeceğini” dahi ‘Saraydan’ öğrenen Başbakan profili, devamındaki gelişmelerin de hangi ölçülerde cereyan edeceğini yeterince ifade eder durumdaydı.
Anayasa, Hukuk, Kurallar, Devlet adabı, Teamüller belli ki hiç kimsenin ne aklına geliyordu nede umurundaydı..
Nede soran vardı!
*
Divan Başkanından delegesine, azledileninden atanmış olanına, listelerinin yapılışı haliyle, üzüleniyle sevineniyle, gazetecileriyle, yorumcularıyla, “emredersiniz” serenatlarının ilan ve coşkusu, hiç bu kadar alkış tufanı içinde kutsanmamıştı!..
*
Bir gün öncesiydi.
İktidar Partisinin Genel Başkanını, Başbakanı belirleyen, tüm gidecek ve gelecekleri, tüm seçilecekleri belirleyen “”Doğal Lider” yanında, üç büyük Yargı Kurumunun Başkanlarıyla Rize’de ‘hasat” programında, TBMM ve Milletvekillerine ne yapacaklarını anlatmıştı.
*
Dahası MHP Olağanüstü Kurultayının tüm meşruluğuna rağmen bir türlü yapılamamasının bile bu merkezde şekillendiği günlerdir gündemin sıcak konusu!
Konuşmalarında lütfedip yıllardır ağır hakaretler sıraladığı MHP için, ortak hassasiyet vurgusu da bu müdahalelerin devamı olarak özel anlam taşıyor!..
*
Türkiye artık “Tek elden” yönetiliyor!
Tek kişi artık, her yerde daha fazla…
Yok yok… Fiili Başkanlık veya Partili Cumhurbaşkanlığı falan değil.
Hatta kuvvetler ayrılığından kuvvetler uyumuna geçişte değil!
Daha başka bir şey!
Tek kuvvetin yönettiği tüm kurumlar modeli!
Yetmez!
Sosyolojik, ekonomik, kültürel, sivil toplum kuruluşları, yaşama biçimi yönüyle de, ilgi alanı görülüp bizzat kendi uhdelerinde götürme niyetinin aşikâr gösterildiği, eşi benzeri görülmedik bir yönetme şekli!..
*
İtiraz edilemez, denetlenemez, sorgulanamaz, hesap sorulamaz, tartışılamaz mutlak bir güç inşa ediliyor!
*
Yüzyıllık planların masaya yatırıldığı kanlı dönemde, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin her türlü saldırıyla köşeye sıkıştırılma çabalarıyla güçsüzleştirilme operasyonlarının ortasındayız…
Türkiye dışarıya karşı güç kaybederken, içerde kurumları güç kaybediyor, değerleri güçsüz hale getiriliyor…
Tam da bu zaman diliminde tüm güçler tek merkeze toplanıyor.
“Tekel hükümranlığı” büyük bir hızla pekişip, meşrulaşıp, kurumsallaşıyor…
Felakete sürükleniyoruz!..
