Tebriz Seyahati

Geçtiğimiz hafta ailece İran Türklüğünün siyasi ve kültürel merkezi Tebriz’e gittik. Gürbulak sınır kapısından girerek karayoluyla gerçekleştirdiğimiz bu yolculuk sırasındaki gözlemlerimi sizlerle paylaşmak isterim.
 
Öncelikle Gürbulak Tebriz arası karayolunun Petrol zengini bir ülkeye yakışmadığını söylemeliyim. Zira Önemli bir uluslararası yol olan bu güzergâhın daha geniş ve bakımlı olması gerekir.
 
Bilindiği üzere İran sadece bölgenin değil, dünyanın da en önemli ülkelerinden birisidir. Tarihte kurulmuş sayılı medeniyetler arasında İran medeniyetini de saymak gerekir. İran İslam Cumhuriyeti  Hâlihazırda dünyanın 18.büyük ülkesi konumundadır. Ülkede İran asıllı farsların yanısıra, yaklaşık 30 milyonluk nüfusu ile Azerbaycan Türkleri önemli bir yere sahiptir. İran Türkleri kitlesel olarak Tebriz, Erdebil, Zencan, Kazvin ve Hemedan bölgelerinde yaşamaktadırlar.
 
 Tebriz,  zengin tarihi ve kültürel mirası, büyüklüğü, kentsel yapısı, tarihi eserleri ve bütün yönleriyle İran Türklüğünün merkezi konumundadır. İran siyasal yaşamında ve gelişmelerinde çok önemli bir yere sahiptir. İran tarihi boyunca hemen hemen bütün önemli siyasal gelişme ve toplumsal hareketler Tebriz merkezli gerçekleşmiştir.

Tebriz Şah döneminde geri bırakılmış durumdaymış. Şimdi ise şanlı tarihine yakışır bir gelişme içerisindedir. Kültür saraylarına, zengin müzelere, gökdelenlere, modern alışveriş merkezlerine, konaklama tesislerine ve benzeri imkânlara kavuşan bir kent konumuna gelmiştir.
 
 İran’ın genelinde olan kentin trafik sorunu, Tebriz’de de vardır. Bitme aşamasına gelen metronun hizmete girmesiyle trafik sorunu da çözülecek gibi görünüyor. 
 
Tebriz eskiden beri İran’ın en önemli siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik ve sanayi merkezlerinden birisidir. Kentte kurulu bulunan ulusal çaptaki dev sanayi tesisleri, traktör fabrikası, ağır makine sanayi ve diğer fabrikalar, petrol rafinerisi, üniversiteler, askeri birlikler ve benzeri kuruluşlar sayesinde çok stratejik bir konumdadır.
 
Dünyanın en büyük kapalı çarşısı Tebriz’dedir. Bu çarşı UNESCO tarafından korunması gereken dünya kültürel mirası listesinde yer almıştır. Tebriz’in Kapalı Çarşısı’ bünyesinde barındırdığı onlarca çarşı, han, cami, külliye ve başka tarihi kalıntılarıyla mutlaka gezilmelidir. 
 
Türk ürünlerinin Tebriz çarşılarında ve alışveriş merkezlerinde büyük varlık gösterdiğini ve en çok beğenilen ve satın alınan malların başını çektiğine şahit oldum. Türk malı hazır giyim ürünleri, perde ve mefruşat, giyim, beyaz eşya, halı, mobilya, yiyecek, temizlik ürünleri, su ve elektrik mamulleri ve akla gelen her türlü sanayi ve ticari ürünümüz Tebriz’deki tezgâhları doldurmuş durumdadır

Türkiye’den geldiğimizi öğrenen Tebrizliler bizi sımsıcak duygu ve içtenlikle karşılamış, ülkemize duydukları yakın ilgi ve alakayı her fırsatta dile getirmişlerdir. Bindiğimiz taksilerin şoförleri ile yaptığımız sohbette Türklük sevgisi ve şuurunun son derece canlı olduğunu gördük. Bütün bölgede olduğu gibi Türk televizyon dizileri burada da büyük ilgi ve heyecanla izlenmektedir. Türk dizilerindeki konular ve dizi kahramanları pek çok ailenin günlük yaşantısının normal parçası haline gelmiştir.
 
 Tebriz’deki tarihi bina ve yapıların mükemmel ve başarılı bir biçimde aslına uygun olarak onarılmaktadır. Bu hususta Şairler Anıtı, Tebriz Kapalı Çarşısı, Göy Mescit, kaçar Müzesi ve diğer görülecek yerler ve benzeri tarihi yapıların aslına uygun olarak büyük emeklerle restore edildiğine şahit olduk. Özellikle uzun süre bakımsız bırakıldığı her halinden belli olan Göy Mescid’de hummalı bir çalışma sürmektedir.
 
Ne var ki, tarihi eserlerin etrafı koruma altına alınmadığından bu muhteşem eserlerin görkemini örten yeni yapıların inşaatı da içimizi acıtmadı değil. Özellikle Kaçar müzesinin hemen girişinde yapılan inşaat kelimenin tam anlamıyla facia.
 
Tebriz Azerbaycan müzesini, Kaçar müzesini, Göymescid’i gezerken milletimiz ve medeniyetimizle ne kadar gurur duysak azdır diye düşündük.
 
Yakın tarihin en büyük Türk şairlerinden Mir Muhammed Hüseyin ŞEHRİYAR’ın yaşadığı evi gezdik.  Tebriz belediyesi tarafından müzeye çevrilen, şairin kitapları ve özel eşyalarının sergilendiği ev ziyaretçi akınına uğruyor.
 
400 büyük şair ve yazarın mezarının bulunduğu şairler anıtında ŞEHRİYARI’ın kabrini ziyaret ettik. Müze girişinde fonda sürekli olarak Üstad’ın “Heyder baba”isimli manzum eseri kendi sesinden ziyaretçilere dinletilmektedir.
 
Konakladığımız Pars Otel’in hemen yanı başında bulunan El Gölü, Kaçar Hanedanı döneminde inşa edilmiş. Bu mesire yeri suni gölü ve gölün ortasındaki tarihi binayla dikkat çekmektedir. Halen Tebrizlilerin en önemli eğlence ve gezi alanlarından biri olup Tebriz’e gidenlerin mutlaka görmesi gereken keyifli mekânlardan birisidir.
 
Şehrin çeşitli yerlerindeSerdare Milli” yani ulusal komutan unvanına sahip meşrutiyet kahramanı Settar Han’ın, Bağır Han’ın, Hagani’nin heykellerinin bulunması, isimlerinin cadde ve meydanlara verilmesini, Türkçe’nin okullarda yasak olduğu dikkate alındığında önemsememiz gerekir diye düşündük.
 
Yemekleri geleneksel Türk sofrasıdır. Cilov (pilav) ve lüle kebap(bizim Adana kebap) vazgeçilmezleridir.
 
Fırsatı olan herkese bu güzel ecdat diyarını mutlaka görmelerini tavsiye ederiz.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!