Başkan Şentop, “Şüphesiz ki, her konuda uzlaşmak mecburiyetinde değiliz, ne var ki uzlaşmanın mümkün olduğu durumlarda da çözümü gündelik siyasete feda etmemek gerekir” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 27. Dönem 5. Yasama Yılı’nın başladı.
Yasama yılının açılışı dolayısıyla ilk tören, Meclis’teki Atatürk Anıtı’nda düzenlendi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un anıta çelenk bırakmasının ardından bando eşliğinde saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı okundu. Törene, TBMM Başkanvekilleri Süreyya Sadi Bilgiç, Haydar Akar, Celal Adan ve Nimetullah Erdoğmuş ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, partilerin grup başkanvekilleri, milletvekilleri ve TBMM bürokratları katıldı.
Özel oturumla toplanan Genel Kurul’un açılış konuşmasını yapan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye ve dünya gündemini değerlendirerek, Türkiye’deki huzur ortamının önemine dikkat çekti.
Konuşmasının başında pandemi sürecindeki gayretli çalışmaları nedeniyle sağlık çalışanlarına teşekkür ederek, okulların açılmasından duyduğu memnuniyeti belirten Şentop, daha sonra, “Günümüzde savaşların şekil değiştirdiğini, düşmanların dost kılığına gizlendiğini ve bu nedenle huzuru ve barışı korumanın her zamankinden zor ve önemli olduğunu” ifade ederek “Bugün artık güçlü devletlerin sömürü ilişkileri gizlenemez hoyratlığa ulaşmıştır. Onlara ‘dur’ diyen, mazlum milletlerin sesi ve direnci olmak için gayret eden güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti vardır” dedi.
“Hainlerin planlarını darmadağın ettik”
Şentop, TBMM’nin “kahraman, gazi, fedakâr ve idealist bir Meclis” olduğunu belirterek, Meclis’in “her düşman saldırısında ayrılıklarını bırakıp bir araya geldiğini, anlaşmazlıkları unutup birlik olduğunu” söyledi.
“Bu duruma en son 15 Temmuz hain darbe girişiminde şahit olduk” diyen Şentop, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın cesaretli ve kararlı liderliğinde hainlerin planlarını, tıpkı geçmişte ordularını darmadağın ettiğimiz gibi darmadağın ettik. Ülkemiz üzerine yapılan planlarda darbelerden medet umanların bir an evvel kabul etmesi gereken gerçek; demokratik olgunluğumuzun ve demokrasimizin geldiği noktanın darbeler döneminin ülkemiz için artık kapanmış olduğudur.”
İçinde bulunulan sürecin Birinci Meclis’in şartlarına benzer özellikler gösterdiğini ifade eden Şentop, “Dünya yeniden şekillenmekte, yeni sınırlar çizilmekte, sömürü ilişkileri yeniden tanzim edilmektedir. Kuşkusuz ki dış saldırıların şekli ve yöntemi değişmiştir, ne var ki sömürgeci emellerin içeriği değişmemiştir” dedi.
“Her konuda uzlaşmak mecburiyetinde değiliz”
TBMM çalışmalarında usül ve üslubun önemine ve örnek teşkil etmesine de dikkat çeken Şentop “Ülkemizin kaderine hep birlikte yön verme sorumluluğumuz, birbirimizle kurduğumuz diyaloglara da yansımalıdır. Şüphesiz ki, her konuda uzlaşmak mecburiyetinde değiliz, ne var ki uzlaşmanın mümkün olduğu durumlarda da çözümü gündelik siyasete feda etmemek gerekir” diye konuştu.
“Anlaşmazlığa düşülen konularda yaklaşımlarımızın milletin aziz varlığını temsil eden bir vakara sahip olması, Meclisimizin maneviyatı için önem arz etmektedir” diyen Şentop, “Bu çatı altında hiç kimse, bu güzel ve mukaddes ülkemizi daha çok sevme konusunda yarışamaz” ifadesini kullandı.
“Demokratik rekabetin, insani nezaketin ve milli bütünlüğün sınırları içerisinde hareket etmeye büyük ihtimam göstermenin elzem olduğunu” belirten Şentop, yeni teknolojilerin herkesin cam duvarlar arkasında yaşamasına neden olduğunu söyledi.
Mültecilerin ülkelerine dönmeleri konusuna da değinen Şentop, “Ülkesizlik bir insanın başına gelebilecek en kötü şeydir” dedi.
Kaynak: AjansBizim