2009 Yılında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a ‘suikast’ iddiasıyla Genelkurmay’a bağlı ‘Kozmik oda’ya girilip 25 gün arama yapıldıktan sonra açılan soruşturmada takipsizlik verildi. Açıklama sıradan sanki! 1,5 terabaytlık 130 milyon sayfaya denk “askeri sır bilgi” kopyalanıp çalınmış.
*
Devletin yatak odasına girilmiş!
Ne sır kalmış, ne plan, ne namus, ne devlet!..
Bin yıllar devlet geleneği olan, Dünyaya Devlet nedir, Millet nedir öğretmiş, Asker Millet Yüce Türk Milletinin en gizli askeri bilgilerinin saklandığı kozmik odaya rahatça, ellerini kollarını sallaya, sallaya, uluorta girip “işi” bitirmişler.
…………….
İhbar sahte, suikast yalan, izin hazır, girmek kolay, aramak pervasız, çalmak basit, satmak hınzırca!..
*
Şimdi kozmik suçlama, pardon kozmik sıyrılma, sıvışma savaşları başladı, suç duyurusu falan işte! “O yaptı, ben yapmadım, şüphelenmiştim zaten, bunlar böyle ey milletim” v.s.
Hatta çok geçmeden birileri çıkar kanal, kanal rahatlatır bizleri… “Ne olmuş yani! Irak’ta tüm tarihi vesikalar yağmalandı de birşey mi oldu. Hem orda silahla, kanla yaptılar, bizde ne silah ne kan, her şey demokratik… Irak gibimi olsaydı!..”
*
Hâlbuki ne günlerdi, o günler!
Güzide medyamızın âlicenap yazarçizer aydınları, ağızlarında salyaları, lağım kokulu kalemleriyle ne methiyeler düzmüşlerdi. Pırasadan suikast silahı üretecek kadar teknolojide dahi ne kadar ileri gitmişlerdi. Yeni Türkiye’nin mimarları vesayeti bitiriyoruz naraları atıp, ne nutuklar çekmişlerdi. Yatak odamıza girildiği anlarda biz toplumca, tüm Dünyanın gıpta ile baktığı ülke olarak Dünya lideri çıkarmanın ‘hazzını’ yaşıyorduk ne güzel…
*
İhanetin en büyüklerindendir yaşanan!
Vicdanı sızlayan, beyni kanayan, başını eğen, istifa eden yok…
Bunlar ne yapmış, nasıl yapmış, ne yapıyor diyen yok.
………….
Askerin gelecekle ilgili gizli planları, savaş taktikleri, hazırlıkları yok.
Hafızası yok…
Devlet sırrı yok!
………….
Artık tek bir kozmik sırrımız var bundan böyle!
Kim çaldı, kime sattı!..