Sıraya Dizilen Sadece Polisler mi!

Dörtyol Emniyet müdürlüğünde polis memurlarının sıraya dizilip, vekilin oğluna teşhis için yapılan anlaşılamaz işlemin öncesi olayda geçen konuşmalar/atışmalar şu şekilde gerçekleşiyor.
 
Ö. Uzun: Beni tanımıyor musun? Ben AKP’nin Gençlik kolları başkanıyım. Benimle sürtüşme yoksa senin için kötü olur.
 
Polis A. Atilla: Kötü olsa ne yaparsın
 
Ö. Uzun: Üzerindeki üniformayı çıkarttırırım.
 
İ.Türkoğlu (Vekilin oğlu): Bak Alper Atilla gözlerime iyi bak. Bu gözleri iyi tanımıyorsun. Tanıdıktan sonra kim olduğumu anlayacaksın.
 
Polis A.Atilla: Seni tanıyorum gözlerinin içine de bakıyorum.
 
İ. Türkoğlu: Gözlerimin içine baktıysan bundan sonra Dörtyol da duramayacaksın.
 
Komiser M. Emer: Sen kim oluyorsun da personelimi tehdit ediyorsun. Vekil oğlu değil vekil olsan da personelimi tehdit edemezsin.

***

Tartışma sonrası koldan tutarak sürükleme dışında bir darp hadisesinin olmadığı kamera görüntüleri ile sabit olan hadisede, savcılık talimatı ile polisler apar topar emniyete çağırılıp teşhis işlemi gerçekleştiriliyor. Savcının talimatı rekor hızda hazırlaması çok manidar ve dikkat çekici oluşu gözlerden kaçmıyor. İşlemi yapan emniyet müdürünün tarafgir davranış ve sözleri, kendi personelini hedef alışı ise insanın kanını donduracak boyutlarda sergileniyor.
 
Tüm emniyet camiasının son derece rahatsız olduğu bu onur kırıcı davranış şekli vatandaşlarımız nezdindede büyük tepkileri beraberinde getirirken, tüm hukukçular ittifakla,  yapılan işlemde 4 temel konuda yasalara aykırılık tespit ediyorlar.

1-  Teşhis işlemini gerektirecek bir olay kesinlikle yok, her şey açık ve şikâyet dilekçesinde de bilgiler mevcut.
2-  Teşhis işleminin uygulanış şekli yasada belirtilen şekilden çok uzak şekilde gerçekleştiriliyor.
3-  Memurlara tutuklama cezası verilemediğinin gerekçe yazılarak belirtilmesi bu tip cezai durumlarda bir ilk olma özelliği taşıdığı belirtilerek hangi amaçla yapıldığı irdeleniyor.
4-  Memura yapılan tehdidin daha ağır ceza-i müeyyide gerektirdiği ve polis memurunun şikâyetçi olmasa bile bu davanın da işleme konulması gerektiği ifade ediliyor.

Ardından iki memur önce açığa alınıyor, sonra tepkiler nedeniyle açığa alma işlemi iptal ediliyor, başka bir ilçeye sürülüyor.  Buraya kadar olanları son derece kabul edilemez, işgüzarlık, iktidar gücünün kullanıldığı, tarafgir bir çerçevede değerlendirip nasılsa yetkililer müdahale eder hak yerini bulur diye bekliyorsunuz.

Bu aşamadan sonraki gelişmeler ise vahametin ne kadar kanıksandığı ve meşrulaştığını gösteriyor bizlere; çürümenin yerel olmadığını tüm bedeni sardığını müşahede ediyoruz, irkilerek!

Emniyet Müdürü işlemi savunuyor, vali her şey normal diyor, savcı rahat, iktidar vekili hala polisi suçlamakta, bakan olayı hafife almanın rahatlığını sergilemekte…

Sonrasında ise şaka gibi bir gelişme rütbe söküp personelini sıraya dizen müdür rütbe alıp terfi ediyor. Sonradan öğreniyoruz ki görüntüler televizyonlarda yayınlandıktan sonra tatil günü yine polisleri karakola çağırıp sıraya dizmiş ve görüntüleri kim verdi diye bir sıra olayı daha gerçekleşmiş.

Bir bilgi daha geliyor. Sayın Vali vekil oğlunun nikâh şahidi imiş.

***

Sıraya dizilen- çiğnenen; sadece polisin gururu değildir artık!.

Sıraya dizilen-çiğnenen aynı zamanda;

—Devletin onuru, adaletin kutsiyeti

—Hukukun üstünlüğü, eşitliğin kudreti

—Sosyal barış, toplumsal ahenk

—Vicdan, insaf, sağduyu

—Yetimin güveni, zayıfın sığınağı

—Davranışlarımızda istikametimizi aldığımız vatandaşlık ruhu
-Hakkaniyetin belirleyici gücü olmuştur.
Bundan böyle tüm emniyet vakalarında; bir tarafın “iktidar gücü arkamızda” naralarını, diğer tarafın ise “ biz iktidar yanlısı değiliz de onun için mi, haykırışlarını” duyacağımız günlerimi çağırıyorsunuz.

İmtihanlar şaibeli, atamalar tarafgir, ihaleler olmadık söylentilere gebeydi zaten!
Şimdide adli vakalar…

“Güçlünün hukukuna” hoş geldin demekteyiz hep birlikte.

Kantarın topuzu fazlasıyla kaçmış durumdadır.

Bedel hepimizce çok ağır ödenecektir, ödenmektedir.

Bu tahribatın onarımı son derece zor ve güçtür.

Bu tek kelimeyle zulümdür. Zulümse adaletin zıddıdır.

Zulme – zulme razı olanlara – zulme razı olanlara rıza gösterenlere yazıklar olsun..!  

NOT: Yazının yayına verileceği anlarda yeni bir gelişme yaşanmıştır. Günler öncesinden yaşanan olay basına yansıdıktan 4 gün sonra, kamuoyunun ve medyanın ısrarlı baskısı sonucu Bakanlar kurulu nezdinde ele alınmış ve Müdürün ataması dondurulurken araştırma talimatı verilmiştir. Böylesi akıl almaz açık seçik bir ihlalin tüm kademelerin ilgisizliği yanında, ihlali yapanlara sahip çıkılması sonucunda meselenin Bakanlar kuruluna kadar gelmesi, tespit ve endişelerimizi teyit eder niteliktedir.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!