ATA İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan, seçim güvenliği konusunda Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştü. Normal nüfus artışı dışında seçmen fazlası, yabancı seçmen, deprem bölgesindeki seçmenlerin kayıt altına alınmaması ve mühürsüz oy pusulası konularında endişelerinin olduğunu belirten Oğan, “Bizim tespitlerimiz, bizim öngörülerimiz ülkemizin bu en önemli seçiminde hala karanlık noktaların, gri alanların olduğu yönündedir. Bunun ortadan kaldırılması için hem Sayın Muharrem İnce’den hem Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan da randevu talep edip; kabul ettikleri takdirde de kendilerini de ziyaret edeceğiz” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün ATA İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan ile seçim güvenliği hakkında CHP Genel Merkezi’ndeki makamında görüştü. Görüşme sonrasında açıklamalarda bulunan Oğan, şunları söyledi:
“SEÇİM GÜVENLİĞİYLE İLGİLİ ENDİŞELERİMİZİ PAYLAŞMAK İÇİN KENDİSİNİ ZİYARET ETTİK”
“Seçim güvenliği konulu sayın cumhurbaşkanı adaylarından bulunduğumuz randevu talebine Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir nezaket göstererek olumlu cevap verdi ve bugün seçim güvenliğiyle ilgili endişelerimizi paylaşmak için kendisini ziyaret ettik. Kendilerinin Millet İttifakı olarak, Cumhuriyet Halk Partisi olarak yapmış oldukları çalışmalardan bahsettiler. Bununla ilgili karşılıklı olarak veri alışverişinde bulunmak için arkadaşları görevlendirdik.
Bu seçimin selameti için bundan sonra da diyalog kapılarını açık tutacağımızı ifade ettik. Bizim başlıca endişelerimiz hem geçmiş dönem verilerine baktığımızda yaklaşık 1 milyon civarında normal nüfus artışının dışında bir seçmen fazlasının olduğunu görüyoruz. İkinci olarak; yabancı seçmenlerin ağırlıkta olduğu yönünde endişelerimiz var. Geçtiğimiz günlerde sadece bir binada yayınlanan seçmen listesinde oldukça fazla sayıda Suriyeli, Iraklı, başka bölgelerden Afganistanlı, Pakistanlı seçmenlerin olduğunu tespit ettik. Bizim de zaten bu yönde çalışmalarımız ve bu yönde endişelerimiz var.
“ÜÇÜNCÜ ENDİŞE KAYNAĞIMIZ; DEPREM DOLAYISIYLA BÖLGEYİ TERK EDEN 2 MİLYONUN ÜZERİNDEKİ SEÇMENLERİN SADECE 450 BİNİNİN KAYIT ALTINA ALINMASI”
Üçüncü endişe kaynağımız; deprem dolayısıyla bölgeyi terk eden 2 milyonun üzerindeki seçmenlerin sadece 450 bininin kayıt altına alınması. Yani oy kullanacak bir noktaya getirilmesi ama 1 milyon 626 bin seçmenin ise kayıt yaptırmamış olmasıdır. Bu hem demokrasiye, seçmen iradesinin sandığa yansıması noktasında büyük bir sıkıntıdır hem de seçimlerde, seçim güvenliğini sıkıntıya sokacak bir konudur. Açıklanan depremdeki kayıp sayılarının biz daha üzerinde bir kayıp olduğunu düşünüyoruz. Sayın Naci Görür’le bu konuyla ilgili genel olarak bir deprem brifingi aldığımda sayın Görür’ün de kayıp sayısının çok daha fazla olduğu yönünde ifadeleri vardı.
Mühürsüz oy meselesi konusunda da son yayınlanan yönetmelikte yine açıkların olduğunu görüyoruz. Deniyor ki, ‘Eğer sandık görevlileri iyi niyetle mühür basmayı unutmuşsa o zaman onlar geçerli sayılacak.’ Sandık görevlilerinin iyi niyetini nasıl tespit edecek Yüksek Seçim Kurulu, doğrusunu isterseniz merak ediyoruz. Biz Türkiye’nin demokratik bir ortamda seçim güvenliğinin sağlanmış olduğu ve vatandaşların aklında herhangi bir soru işaretinin olmadığı bir seçime gitmek istiyoruz.
“RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DAN DA RANDEVU TALEP EDİP; KABUL ETTİKLERİ TAKDİRDE DE KENDİLERİNİ DE ZİYARET EDECEĞİZ”
ATA İttifakı ve onu oluşturan siyasi partilerle beraber biz ciddi bir sandık görevlisi, müşahit kartı, Oy ve Ötesi gibi farklı sivil toplum kuruluşlarıyla çalışmalar yapıyoruz. Ancak daha önce seçime girilmediği için sadece yanlış bilmiyorsam 4 siyasi parti sandık başı görevlisi tayin edecek. 5’inci görevli kısmı boş kalacak. Bizim tespitlerimiz, bizim öngörülerimiz ülkemizin bu en önemli seçiminde hala karanlık noktaların, gri alanların olduğu yönündedir. Bunun ortadan kaldırılması için hem Sayın Muharrem İnce’den hem Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan da randevu talep edip kabul ettikleri takdirde de kendilerini de ziyaret edeceğiz.
Gündemimiz tek bir başlıktadır. Seçim güvenliğiyle ilgilidir. Onun dışında herhangi bir konuda ne Sayın Kılıçdaroğlu’yla ne diğer adaylarla görüşmemiz olmadı ve diğerleriyle de başka konuları görüşmeyeceğiz. Dört cumhurbaşkanı adayı olarak sandık güvenliğini sağladığımız takdirde Türkiye’de millet iradesinin sandığa yansımasını sağlamış olacağız.”
“MAALESEF BİZE DÖNÜK MEDYA AMBARGOSU VAR VE BU MEDYA AMBARGOSUNUN ARTIK KALDIRILMASI GEREKİYOR”
Oğan, açıklamalarının ardından basın mensuplarını sorularını yanıtladı. Oğan, “Televizyonlardaki tartışma programlarına diğer adayları davet edecek misiniz veya davet edilecek misiniz?” Sorusuna şu yanıtı verdi:
“Maalesef bize dönük medya ambargosu var ve bu medya ambargosunun artık kaldırılması gerekiyor. Geçtiğimiz günlerde RTÜK önünde bir itiraz mitingi toplantısı yaptık. RTÜK’e çağrıda bulunduk. Anayasal olarak bizim de diğer bütün adaylar kadar televizyonlarda gösterilme hakkımız var. Bize de mikrofon uzatılması gerekiyor. Ancak Türkiye’de maalesef bu sağlanmıyor. Biz parmak boyasını da defalarca Yüksek Seçim Kurulu’na önerdik ama parmak boyası da kabul edilmedi. Bütün medyanın seçilmiş kişileri önünde dört cumhurbaşkanı adayı olarak çıkalım konuşalım. Madem bizi göstermiyorsunuz o zaman hepimizi birden davet edin memleketin meselelerini biz konuşalım vatandaşın kalbi, gönlü, aklı terazidir. Doğrusunu onlar değerlendirecektir.
Türkiye’nin demokrasisini gelin beraber yükseltelim. Hepimize eşit şartlarda imkan sağlayın. Sayın Cumhurbaşkanıyla biz eşit şartlarda yarışmıyoruz. Maddi olarak da yarışmıyoruz. Biz Hazine’den yardım almıyoruz. Biz çok cüzi miktarlarla bu seçim yarışını götürüyoruz. Bir de eğer siz basın mensupları bize yer vermezseniz o zaman adalet sağlanmamış olur. O zaman demokrasinin dışında kalmış oluruz.”
“İKİNCİ TURDA KAZANMAYI DÜŞÜNÜYORUZ”
Seçimlerin ikinci tura kalması halinde ATA İttifakı’nın yol haritasının sorulması üzerine Oğan, “İkinci tura seçimler kaldığı takdirde; biz kalacağını düşünüyoruz. İkinci turda kazanmayı düşünüyoruz” dedi.
“Ekstra nasıl önlem alınabilir” sorusuna ise Oğan şu yanıtı verdi: “ATA İttifakı’nı oluşturan siyasi partilerinden temsiliyeti maalesef sandık kurulunda yok. Müşahit kartı vererek bunu gidermeye çalışacağız. Ancak buradan YSK’yı uyarıyorum. Seçim hakimi ilk bulduğu vatandaşa, ‘seni dördüncü, beşinci sandık görevlisi ilan ediyorum’ diyebiliyor. AKP’den veya herhangi yandaş birisini orada yedekte bekletip onu da beşinci sandık görevlisi olarak orada kullanmasınlar. Diğer temsil edilmeyen ittifaklara orada boş olan yeri versinler.”