Michigan üniversitesindeki yüzlerce öğrencinin gripten rahatsız olması, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin “büyük ve ani” bir salgın olarak adlandırdığı şeyle ilgili bir soruşturmayı tetikledi.
6 Ekim’den bu yana Michigan Üniversitesi’nin Washtenaw County’deki Ann Arbor kampüsünde 528 vaka kaydedildi. Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, enfekte olanların yaklaşık dörtte üçü influenzaya karşı aşısızdı.
Dahası, Üniversite Sağlık Hizmetleri, vakaların çoğunluğunun yalnızca son iki hafta içinde bildirildiğini söyledi.
CDC’nin araştırmacıları, Washtenaw County Sağlık Departmanı, Michigan Sağlık ve İnsan Hizmetleri Departmanı ve üniversite yönetimi, aşının etkinliğini incelemenin yanı sıra gribin nasıl olduğu kadar hızlı yayıldığını anlamak için birlikte çalışacak.
Washtenaw County Sağlık Departmanı tıbbi direktörü Juan Luis Marquez yaptığı açıklamada, “Şimdi sık sık grip aktivitesi görmeye başlasak da, bu salgının boyutu olağandışı” dedi.
Daily News’in aktardığına göre; sağlık yetkilileri, aşı dağıtımının geçen yılın bu zamanına göre yaklaşık %26 oranında düştüğünü belirterek, vakalardaki son artışın ortasında sakinleri grip aşısı olmaya çağırdılar. COVID-19 vakalarının da arttığı konusunda uyardılar.
Michigan bu haftanın başlarında yine ülkenin koronavirüs vakaları için sıcak noktası haline geldi. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinden alınan en son verilere göre, Michigan, geçen hafta 50.311 yeni COVID-19 vakası kaydetti. Bu, 100.000 kişi başına ortalama 503.8 yeni enfeksiyon anlamına geliyor ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en yüksek enfeksiyon oranına işaret ediyor.
Devlet, bu yıl ikinci kez pandeminin üçüncü ve dördüncü dalgaları arasında Nisan ayında meydana gelen vakalarda ülkeye ikinci kez liderlik ediyor.
Bakanlık, “Bu salgın, Michigan’da COVID-19 enfeksiyonlarının tekrar yükseldiği, vaka oranlarının, pozitiflik oranlarının, hastaneye yatışların ve ölümlerin arttığı bir zamanda geliyor” dedi. “Eyalet ve yerel halk sağlığı yetkilileri, bu kış aynı zamanda COVID-19 ve grip vakalarının artması durumunda sağlık sistemleri üzerinde artan baskı potansiyelinden endişe duyuyorlar.”