Zafer Partisi Basın Sözcüsü Lütfü Şahsuvaroğlu gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Ayçiçek tarlalarındaki çağır tırtılı istilası hakkında etkilenen alanların Bakanlık tarafından açıklanması gerektiğini söyledi. Şahsuvaroğlu ayrıca; İsmailağa Cemaati’ndeki post kavgasına da değindi. Tahran’da yapılan Suriye konulu Rusya – İran – Türkiye zirvesinde Suriye hükümetinin davet edilmemesini de eleştirdi.

Lütfü Şahsuvaroğlu:

“Bitmeyen/bitirilemeyen terör, dış politikada yaşadığımız sıkışmışlık ve beraberinde yaşadığımız ekonomik kriz ülkemizi adım adım çöküşe sürüklerken, iktidar yapay gündemlerle başarısızlığının üstünü örtmeye çalışmaktadır. Kredi risk puanımız (CDS) 900’ü aştı.”

“Dolar kuru kontrol altına alınmış değil. Üretim maliyetleri kura bağlı olarak her gün yükseliyor, Üretici enflasyonu %138,31, tüketici enflasyonu %78,62 olmuş, her şey ateş pahası. Ama iktidar uydurduğu şehir efsaneleri ile ekonominin yolunda gittiğini ve gelecek yılın şubat mart aylarında enflasyonun düşmeye başlayacağını söylüyor.”

“Bakanlıklarda yıllardır yapılan yolsuzluk ve usulsüzlükler su yüzüne çıkmaya başladı. Bozuk düzen devleti çürütüyor. Ovalarımız, derelerimiz kirleniyor, altın madenleri zehir kusuyor.”

“Trakya’da binlerce dekar alanda ayçiçeği tarlaları ‘çayır tırtılı’ istilasına uğradı. Bitkinin kökünden başlayarak yaprak ile çekirdek kısmına kadar zarar veren çayır tırtılına karşı Tarım ve Orman Bakanlığı tehlikeyi önceden tespit edememiş, mücadelede geç kalmış çiftçiyi yalnız bırakmıştır.”

“Bakanlık geçen yıl Karadeniz’den gelecek ayçiçeği gemilerini unutmuş olmalı ki tıpkı orman yangınlarında olduğu gibi olaylarının gerisine düşmüştür.”

Çayır tırtılı istilası

“Acaba ayçiçeği tarlalarını saran çayır tırtılı istilasını neden ve sonuçlarını Tarım ve Orman Bakanlığı biliyor mu?”

“Ne kadarlık ekim alanını etkiledi ve rekolteyi nasıl etkileyecek olası yansıması nasıl olacak?”

“Ayçiçeği fiyatı üreticilerin beklentilerini karşılanabilecek mi? Bakan Vahit Kirişçi bu sorular kamuoyu önünde cevap vermelidir.”

İsmail Ağa Cemaatinde Post Kavgası

İsmail Ağa Cemaatinde Post Kavgası: Mahmut Ustaosmanoğlu’nun ölümünün ardından İsmail Ağa cemaatinde dikkat çeken tartışmalar yaşanmaya başladı. Mahmut Ustaosmanoğlu’nun yeğeni Saadettin Ustaosmanoğlu, kamuoyunda ‘Cübbeli Ahmet’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’ ye ‘Erkeksen şeyhliğini ilan et de kasetlerini patlatalım’ ifadeleri ile seslendi. Bu kavgada öne çıkan hususlar şunlardır;

1.Nefis tezkiyesine ve tasavvufa önem verdiklerini söyleyenler bu kasetleri nasıl elde etmişlerdir, bugüne kadar neden bekletmişlerdir, şantaj yapmak suç değil midir?

2.Diyanet İşleri Başkanlığı bu tür cemaatler ile neden mücadele etmez, Eski Başkan Ali Bardakoğlu tarafından hazırlatılan cemaatler raporunu dikkate almaz.

3.Fetö kalkışmasına benzer tehlikeler içeren, birçoğu yabancı servislerin güdümünde olan 4 milyona yakın müridi olan onlarca cemaat ve tarikat için devlet denetim mekanizmalarını niçin harekete geçirmez?

4.Devlet Suriyeli sığınmacılar ve Türk vatandaşları arasında Selefilik’in ne kadar yaygın olduğunu biliyor mu? Bu grupların silahlandıkları doğru mudur?

Şeyhlikleri için kaset pazarlığı yapılan tarikat ve cemaatlerin İslam Dini ile ilgisi olabilir mi?

Tahran’da yapılan Rusya-Türkiye-İran zirvesi

Tahran’da yapılan Rusya-Türkiye-İran zirvesinde Suriye’nin toprak bütünlüğünün altı çizilmiş olmasına rağmen Suriye ile görüşme konusunda katil ilan edilen Suudi Arabistan ve 15 Temmuzun arkasında varsayılan BAE ile yakınlaşma kadar bile hassasiyet gösterilmedi. Sonuçta komşumuz ve onun toprak bütünlüğü terörün önlenmesi için olmazsa olmaz.

Zafer Partisi genel Başkan yardımcısı değerli bakanımız Şükrü Sina Gürel’in dün yaptığı basın toplantısında dile getirdiği gibi samimiyet çözüm için çok önemli. Yazılan, deklare edilen ile niyet arasında uçurum olmamalıdır. Zafer Partisi iktidara gelmeden gerek terörle mücadelede, gerek sığınmacılar sorununun çözümü için Suriye ile Sayın Gürel’in de tecrübesi ışığında Suriye ile ilişkileri geliştirmeye başladı.

Amaç gerçekten Suriye’nin toprak bütünlüğü ise işte tam da Tahran Zirvesi sonrasında hemen komşumuz ile geç kalan iyi komşuluk ilişkilerini yeniden tesis edebilmeliyiz. Tel Rıfat ve Münbiç’in YPG’den arındırılması için de buna ihtiyaç var.

Değerli Basın Mensupları Son zamanlarda komşumuz Yunanistan da ateşle oynamaya başlamış ve yeniden emperyalizmin kışkırtması ile Türkiye’ye adeta saldırı planlarını deşifre etmekten bile imtina etmemeye cüret etmiştir. Yine bu batının kuklası ülkeye en güzel cevabı değerli bakanımız Şükrü Sina Gürel vermiştir Yeniden şamar oğlanı olmak istemiyorsa Yunanistan Batının kışkırtmalarına kulak asmamalıdır.