Görür’ün paylaşımları şöyle:
“Antalya aktif bir fay zonu üzerinde oturmuyor, içinden bir fay geçmiyor ama birçok aktif faya (deprem kaynağına) yakın. Doğusunda Akşehir, batısında Fethiye-Burdur, güneyinde Helen-Kıbrıs Dalma-Batma zonu ve kuzeyinde ise göller bölgesine ait faylar var. Bu faylar genellikle eğim atımlı normal faylar. Genellikle kente 100 kilometren daha yakın olup büyük depremler üretebilirler ve bu depremler de belli ölçüde Antalya’yı etkileyebilirler
2- Antalya’nın dağ bölgesinde zemin çok sağlam. Kentin oturduğu ova bölgesinde ise durum farklı. Ova bölgesinin batısında yaygın olarak travertenler yer alır. Bunlar da sağlam ve kuru zeminlerdir. Ovanın batısında çoğu kez kırıntılı genç çökeller ve alüvyonlar bulunur. Bol sulu olan bu birimler kötü kalitede zeminlerdir. Mümkünse buralar çok betona boğulmamalı, ağır ve çok katlı binalar yapılmamalıdır. Özellikle D-B aksında kent genişlememeli ve fay zonlarına yaklaşılmamalıdır.”
Antalya’da deprem dirençli kentler konusunda bir panele katıldım. Hala bazı arkadaşlar konuşmamın içeriğini soruyor. Basitçe şöyle özetlenebilir: 1-Antalya aktif bir fay zonu üzerinde oturmuyor, içinden bir fay geçmiyor ama birçok aktif faya (deprem kaynağına) yakın. Doğusunda…
— Prof. Dr. Naci Görür (@nacigorur) June 12, 2023