Adalet mülkün temelidir!
Adalet denilince aklımıza hep iki kolu terazi gelir.
Bugünlerde terazinin bir tarafı oldukça ağır basıyor. Gerçi 2002’den bu yana yavaş yavaş terazi bozulmaya başlamıştı ama neyse…
Bizler yazıp çiziyoruz bir taraftan; lakin devletimi babasının malı gibi kullananlar almış başını gidiyor.
Türk Silahlı Kuvvetlerine güvendik hepsini hapise attılar. Canlarını vermekten kaçınmadıkları devletleri tarafından suçlu damgasını yediler.
Emniyet dedik, güvendik, gecesinde emniyet müdürleri değişti. Geri kalanlar da sürgün edildi ya da açığa alındı.
Demokratik ülkede yaşıyoruz. Hakkımız, hukukumuz var; bir şey olmaz, dedik.
Ne hak kaldı ne hukuk!
Bugün gelmişler HSYK için kanun teklifi veriyorlar.
Ne var o teklifte?
Hakimleri ve Savcıları Adalet Bakanlığına bağlı kılmak.
Neden?
Hortumcuları, hırsızları aklayabilmek için.
17 Aralık 2013’ü tarih sayfalarından silmek için.
Doğru yapıyorsunuz.
Yapın yapabildiklerinizi sonuna kadar. Gün sizin gününüz.
Ben sizin ne bacanağınızım ne oğlunuzum ne kuyumcunuzum ne de Halk Bankanızın müdürüyüm.
Ben milletim.
Ben devletim.
İşte bu millet ve devlet lambaya püf demesini de bilir, siz hiç merak etmeyin.
İşte o gün ne Gürcistan’a kaçabileceksiniz ne de Hz. Ömer’in adaletinden kurtulabileceksiniz!
SAYGILAR…