İstanbul 38. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya, 16 tutuklu sanık ve bazı tutuksuz sanıklar ile 6 şikayetçi ve taraf avukatları katıldı.
Duruşmada savunma yapan sanık Mesut Baraj, Balat’ta hiç kimseyle bir sorunun olmadığını ve hiçbir iddiayı kabul etmediğini söyledi. Baraj, “Sanıklardan yakın olanlarımla zaten beraber iş yaparız. Sanıkların bir kısmı çalışanımızdır, bir kısmı komşumuzdur, bir kısmını hiç tanımam ve kimseyle emir, talimat ilişkimiz yoktur. Oturduğumuz semtte Ramazan ayında bir iftar yemeği verdik. Mahalleliyi tanımıyorduk, bize de önyargılıydılar. Bu yüzden düzenledik. İftar yemeğine kim geldiyse örgüt üyesi ilan etmişler” dedi. Baraj, Ortaköy’de bir barda yaşanan kavga olayıyla alakalı ise “Ortaköy’deki eğlence mekanına doğum günü kutlamaya gitmiştik. İçeri girdik, sözde biz Seda Sayan’ın kocasına çarpmışız. Bizi tanımadıkları için, oranın müşterileri seçkinmiş diye bizi kapı dışarı çıkardılar. Bize ‘Siz olay çıkarırsınız, gergin duruyorsunuz’ dediler. Ben de kendimi tutamadım bir tane kafa attım” şeklinde konuştu.
ENES KAYA ŞİKAYETÇİ OLMADI
Arazisinin zorla alındığını ileri süren şikayetçi Hayrettin Korkmaz, “Arazimde üç tane şahıs vardı ne yaptıklarını sordum. Otopark işi dediler. Kimliğimi aldılar parçaladılar. Telefonumu gasp ettiler. Telefonumu duvardan duvara vurdular” dedi. Yaşanan olayların ardından ilk iş polise gittiğini söyleyen Hayrettin Korkmaz, mahkemede sanıklardan hakkında “Mağduriyetimi giderdiler. Gençler hata yapıyorlar, bu yüzden davamı geri çektim” diyerek şikayetçi olmadığını söyledi.
Şikayetçi iş insanı Levent Ortaköylüoğlu, boş evlere çöküp kiraya verdiklerini, çete olduklarını hatta kendisine ait evin kapısını söktüklerini belirterek sanıklardan şikayetçi oldu. Sinemasal Kültür Sanat Derneği Başkanı Enes Kaya ise “Sanıklardan Recep Çetin, bir yer açmak istiyordu ben de kiraladığım yerleri çocuklara yönelik olduğu için olamayacağını söyledim. İşlerimin yoğunluğu nedeniyle oraları birilerinin kullanıp kullanmadığına bakamadım. Sonra Recep Çetin beni yaraladı, kendisinden şikayetçi oldum. Bundan sonraki süreçte iş buralara kadar geldi. Eşimin iş yerinin camını kırdılar. Taşlama olayından sonra örgütsel bir yapıyla karşı karşıya olduğumu düşündüm. Şikâyetlerde bulundum. Ancak sonradan üst üste gelen olayların örgütsel olmadığını, münferit olduğum fark ettim. Şahısların örgütsel bir amacı olmadığını anladım. Gerek yaralanmam veya diğer konularla ilgili bir şikâyetim yoktur” dedi. Mahkeme Başkanı, “Korkutan oldu mu sizi?” şeklindeki sorusuna Enes Kaya, “Hayır, benim korkmayacağımı bilirler” diye cevap verdi.
23 SANIK BALAT’A GİREMEYECEK
Mahkeme heyeti, sanıklardan Eylem Daşdöğen ve Cihan Özkan hakkındaki yakalama kararlarının beklenmesine hükmetti. Sanıklardan Recep Çetin, Aziz Elçiboğa, İzzettin Hakan Kurtuluş’un ifadeleri alınmış olduğu için haklarındaki yakalama kararları kaldırıldı. Mahkeme heyeti, aralarında Mesut Baraj’ın bulunduğu tutuklu 16 sanığın bir kısım şikayetçilerin şikayetlerinden vazgeçmiş olmaları ve zararlarının giderilmiş olduğunu beyan etmeleri nedeniyle suç vasfının değişme ihtimali nedeniyle ayrı ayrı tahliyelerine karar verdi. Heyet, tüm sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı koydu. Sanıklar Mesut Baraj, Ozan Turan ve Ararat Özer hakkında ev hapsi uygulanmasına da hükmetti. Öte yandan 11’i tahliyesine karar verilen 23 tutuksuz sanık hakkında ise Balat Mahallesi sınırları içerisine girmemelerine karar verildi. Bu sanıklara Balat’a girmeleri halinde yeniden tutuklanabilecekleri ihtarında bulunuldu. Duruşma, tanık ve dinlenmeyen şikayetçilerin dinlenmesi için ertelendi.
Duruşma sonrasında şikayetinden vazgeçen Enes Kaya gazetecilerin sorularına, dava sürecinin devam etmekte olduğunu belirterek “Şu anda bir şey söylemem doğru değil. Mahkeme kararını verecektir” dedi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, sinemacı Enes Kaya’nın da yer aldığı 14 kişi şikayetçi olarak yer aldı. Mesut Baraj’ın örgüt lideri, Ozan Turan ve Ararat Özer’in de örgüt yöneticisi oldukları toplam 30 sanığın, Baraj’ın emir ve talimatları doğrultusunda yağma, hakkı olmayan yere tecavüz, trafik güvenliğini tehlikeye sokma gibi suçları işleyerek haksız kazanç sağladıkları belirtildi. Turizm açısından popülerliği artan Balat’ta Mesut Baraj liderliğinde hareket eden çetenin, hak sahibi olan kişilerin taşınmazlarını rızaları olmaksızın kullanmaya başladıkları, cebir ve tehdit uygulayarak bu taşınmazları ele geçirmeye çalıştıkları kaydedildi. Fikir ve eylem birlikteliği içerisinde hareket eden çetenin çevrede korku yaratıp şikayetçiler üzerinde baskı kurdukları belirlendiği anlatıldı.
CEZA İSTEMLERİ
İddianamede örgüt yöneticisi sanıklar Mesut Baraj, Ararat Özer ve Ozan Turan’ın “Silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek” suçundan 5’er yıldan 12’şer yıla kadar, diğer 27 sanığın ise “Silahlı suç örgütüne üye olmak” suçundan 2 yıl 6’şar aydan 6’şar yıla kadar hapisleri istendi. Sanıkların 14 ayrı başlık altında ele alınan suç faaliyetlerine ilişkin birden fazla kez “yağma”, “mala zarar verme”, “tehdit”, “ihaleye fesat karıştırma”, “yağmaya teşebbüs”, “birden fazla kişiyle birlikte ve var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanarak konut dokunulmazlığını ihlal etmek”, “kasten yaralama”, “ruhsatsız silah bulundurma”, “tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs etme” ve “parada sahtecilik” suçlarından da değişik oranlarda hapis istemiyle cezalandırılmaları istendi. Örgüt yöneticisi konumundaki 3 sanığın ise örgütsel faaliyet kapsamında işlenen tüm suçlar kapsamında cezalandırılmaları talep edildi.
SİNEMACI KAYA TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
Balat’ta 30 Temmuz 2021’de Sinemasal Kültür Sanat Derneği Başkanı Enes Kaya’yı silahla yaraladığı iddiasıyla yargılanan çete üyesi sanık Recep Çetin “Kasten yaralama” ve “Ruhsatsız silah taşıma” suçlarından toplam 4 yıl hapis ve 600 lira adli para cezasına çarptırılmıştı. Duruşma sonrası açıklama yapan Enes Kaya ise “Bu ceza insanları daha fazla cesaretlendirecek, insanların suç örgütü kurmasını teşvik edecek. Hak ve hakkaniyeti bu yolda doğru yere götürmeyecek” diyerek tepkisini dile getirmişti.