Merkez Bankası, “Yakın döneme ilişkin göstergeler yurtiçi talebin, halen enflasyonist düzeyde olmakla birlikte, yavaşlamaya devam ettiğini teyit etmektedir” değerlendirmesinde bulunarak ‘aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana, beklentiler öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikasının sürdürüleceğini’ bildirdi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu’nun (PPK) 23 Temmuz’daki toplantısına ilişkin özet yayınlandı.
Özette, yakın döneme ilişkin göstergelerin yurt içi talebin, halen enflasyonist düzeyde olmakla birlikte, yavaşlamaya devam ettiğini teyit ettiği belirtildi.
Mayıs ayında perakende satış hacim endeksinin, aylık ve çeyreklik bazda düşüş kaydettiği anımsatılan özette, aynı dönemde, ticaret satış hacim endeksinde daha yüksek oranlı bir düşüş gerçekleştiği, perakende ticaretin yanı sıra endeksin diğer iki ana kalemi olan motorlu taşıtların ticareti ve toptan ticarette de azalış izlendiği ifade edildi.
Özette, ilk çeyrekte ılımlı artış gösteren hizmet üretim endeksinin, mayıs ayı itibarıyla çeyreklik bazda sınırlı azalış kaydettiği belirtilerek, ikinci çeyrekte imalat sanayi firmalarına yönelik anket verilerinin, iç piyasa siparişlerinde çeyreklik bazda azalış olduğunu gösterdiğini kaydedildi.
Firma görüşmelerinden edinilen tüketim harcamalarına ilişkin tespitlerin de iç talepte yavaşlamaya işaret ettiği aktarılan özette, şu ifadeler yer aldı:
‘Öncü göstergeler, imalat sanayi kapasite kullanım oranında temmuz ayında bir miktar düşüşe işaret etmektedir’
Özette, mayısta sanayi üretim endeksinin, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış olarak aylık bazda yüzde 1,7 artarken, takvim etkilerinden arındırılmış olarak yıllık bazda sınırlı gerilediği anımsatıldı.
Çeyreklik bazda sanayi üretiminin yüzde 3,4 azaldığı aktarılan özette, nisan ayında üretimdeki azalışta Ramazan Bayramı tatilinin idari kararla uzatılması sonucu gerçekleşen köprü günleri de rol oynarken mayıs ayında gerçekleşen telafi niteliğindeki artışın sınırlı olduğu belirtildi.
Özette, “Tipik olarak yüksek oynaklık sergileyen sektörler dışlandığında ise, ikinci çeyrekte sanayi üretimindeki düşüşün genel endeksin ima ettiğinden daha az olduğu değerlendirilmektedir. Öncü göstergeler, imalat sanayi kapasite kullanım oranında temmuz ayında bir miktar düşüşe işaret etmektedir” ifadeleri kullanıldı.
Mayıs ayı itibarıyla mevsimsellikten arındırılmış istihdamın, çeyreklik bazda yüzde 0,9 artarak 32.8 milyon kişi seviyesinde gerçekleştiği kaydedilen özette, “Bu dönemde, iş gücüne katılım oranı 0.3 puan artarken, işsizlik oranı 0.3 puan gerileyerek yüzde 8,4 düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu çerçevede, temel iş gücü göstergeleri, iş gücü piyasasının ikinci çeyrek itibarıyla gücünü koruduğunu göstermektedir. Anket göstergeleri ise, imalat sanayi firmalarının geleceğe yönelik istihdam beklentilerinde düşüşe işaret etmektedir” denildi.
Özette, mayısta cari işlemler açığının aylık bazda 1.2 milyar doları olarak gerçekleştiği, yıllıklandırılmış olarak ise 6.5 milyar dolar düşüşle 25.2 milyar dolara gerilediği belirtilerek, söz konusu gerilemede, büyük ölçüde altın ve enerji hariç dış ticaret açığındaki düşüşün etkili olduğu ifade edildi.
Diğer yandan, enerji dış ticaret açığındaki iyileşmenin sınırlı olduğu, altın dış ticaret açığının ise önceki aya kıyasla azaldığı aktarılan özette, bu dönemde, yıllıklandırılmış hizmetler dengesi fazlasının bir önceki aya göre artış kaydettiği belirtildi.
‘Yurtdışı borçlanma imkanları, bir önceki aya kıyasla bir miktar iyileşti’
Özette, geçici dış ticaret verilerinin, haziranda mevsimsellikten arındırılmış olarak ihracatta düşüşe, ithalatta ise artışa işaret ettiği ifade edilerek, şu değerlendirmelere yer verildi:
Haziran ayına ilişkin geçici dış ticaret verilerinin temmuz ayı için yüksek frekanslı verilerle beraber değerlendirildiğinde, üç aylık ortalama eğilimlerin, ihracatta daha ılımlı olmak üzere hem ihracat hem de ithalatta azalış ima ettiği vurgulanan özette, tüketim malı ithalatının seyrinin, parasal sıkılaştırmanın iç talep üzerindeki etkilerinin değerlendirilebilmesi açısından, çeşitli diğer göstergeler ile beraber yakından takip edildiği bildirildi.
Özette, cari açığın finansmanı tarafında ise, bankacılık sektörünün yıllıklandırılmış uzun vadeli borç çevirme oranının, mayıs ayında yüzde 128 civarında gerçekleştiği belirtilerek, söz konusu oranın, bankacılık sektörü dışındaki firmalarda yaklaşık yüzde 100 olduğu, bu çerçevede, yurt dışı borçlanma imkanlarının bir önceki aya kıyasla bir miktar iyileştiğinin gözlendiği kaydedildi.