İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı ve iki ismin imzaladığı protokol metni için değerlendirmelerde bulundu.
“METİNDE BİZLERİ RAHATSIZ EDECEK BİR ŞEY YOK”
İlk tur seçimin ardından Kılıçdaroğlu’na, İnce, Özdağ ve Oğan ile ilişki kurmak, görüşme yapmak, iletişim kurmak ve onların talepleriyle ilgili tutum alma konusunda yetki verdiklerini belirten Akşener, “Dolayısıyla o yetki çerçevesi içinde yaptığı görüşmelerin sonunda bir noktaya gelindi. Bugün Zafer Partisi Genel Başkanı Sayın Özdağ, Millet İttifakı’nın içinde yer aldığını ve destekleyeceğini söyledi. 7 maddelik, CHP Genel Başkanı sıfatıyla Sayın Kılıçdaroğlu’nun imzasının olduğu, Zafer Partisi Genel Başkanı sıfatıyla da Sayın Özdağ’ın imzasının olduğu bir mutabakat metni yayınlandı. Dolayısıyla o metinde bizleri rahatsız edecek bir şey yok” dedi.
“SAYIN KILIÇDAROĞLU YETKİSİNİ YERİNE GETİRDİ”
Metnin iki siyasi partinin genel başkanları olarak yayımlandığını kaydeden Akşener, şöyle devam etti; “Millet İttifakı’nın ortaya koyduğu çeşitli mutabakat metinleri var. Onlarla ters düşen de bir madde yok içinde. Dolayısıyla böyle bir yetkisi vardı Sayın Kılıçdaroğlu’nun. O yetkiyi yerine getirdi. Hayırlı uğurlu olsun.”
“SEÇİMDEN SONRA BİR ARAYA GELİP GÖREVLENDİRMELER YAPACAĞIZ”
Akşener, Özdağ’ın “İçişleri Bakanı olarak sığınmacıları göndereceğim” şeklindeki paylaşımı üzerine gelen soruya ise şu yanıtı verdi; “Benim herhangi bir yorumum yok. Çünkü şöyle; biz henüz bakanlıklar konusunu hiçbir şekilde Millet İttifakı’nın bileşenleri olarak gelip bir araya konuşmadık. Ama bildiğim bir şey var, iki siyasi parti olarak biz ayrı ayrı girdik. Dolayısıyla alınan oy ve çıkarılan milletvekili sayısına göre öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi ve İyi Parti, seçimden sonra bir araya gelecek ve bu konuda görevlendirmeler yapılacak.
“ÖZDAĞ’A BÖYLE BİR GÖREVLENDİRME YAPILMIŞSA…”
Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi’nin görevlendirmeleri aldığı bakanlıkları, hangi siyasi partiye, ‘siz burada görev alın’ diyeceği İYİ Parti’yi ve onun genel başkanını bizleri ilgilendiren bir durum değildir. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanının ve parti kurullarının vereceği bir karardır. Ona da saygı duyuyorum. Dolayısıyla İçişleri Bakanlığı üzerinden Sayın Özdağ böyle bir görevlendirme Sayın Kılıçdaroğlu başından itibaren yapmışsa dediğim gibi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olarak verdiği bir karardır. Ben ona saygı duyuyorum.”