Mehmetçik Feneri’nden Akdeniz’e Çıkış Rotası

Mehmetçik Feneri’nden Akdeniz’e Çıkış Rotası

Batı komşumuzda işler hiç de iç açıcı değil. Alman ekonomik sömürgesi işaretleri veren bir ülke konumunda. İpsala hudut kapısına 55 km. mesafedeki Dedeağaç (Alexandroupolis) ise bugünkü haliyle Rusya’ya gözünü dikmiş, kara/ hava ve deniz üsleri ile donatımı devam eden güçlü bir Amerikan üssü olma yolunda.

Dakika bir gol bir misali, dün başkan oldu, bugün ( Şubat 2021 son haftası) Defence Europe 21 ( Avrupayı Koruma 21) tatbikatı ile işe başladı. Dedeağaç’a çıkarma yapan ABD, 135 helikopter, 1 800 zırhlı araç ve 20 binden fazla askerin iştiraki ile yapılan bu emperyalist güç gösterisi ile Balkanları ve Ege’yi ateşe atmasın! 

Katolik Başkan Joe Biden, siyasette ömrü boyunca hep Ortodoks Yunanistan’ı destekledi. 2016’da Yunan kökenli Amerikalılar onu “Oxi Day Fountation” onur ödülü ile pohpohlayıp şereflendirdiler. O da tabii ki gerekeni yapacak.

Askeri üssün güçlendirilmesi, büyük bir çıkarma tatbikatı, sadece Rusya’ya göz dağı vermekle izah edilemez. Kuzeyden inen Rus doğal gazına alternatif, onun önünü kesmeye yönelik Dedeağaç (Alexandroupolis) LPG yüzer depolama tesislerinin kurulma çalışmaları da sürüyor. Belki daha da genişletilecek.

Bu tesisler Dedeağaç limanının 17 km. güney batısında, 170 bin M3 LNG depolama kapasitesinde ve 5.5 milyar M3 / yıl doğal gaz tedarik kapasitesinde olacak.

O dev tesis, işte bu Amerikan üssü ile korunacak.

 

T.C.G. ÇEŞME’NİN FALİYETLERİNİ DURDURUN

Defence Europa 21, Amerikan çıkarma tatbikatı devam ederken (22 Şubat 2021) TCG.Çeşme adlı araştırma gemimiz Limni adasının batısında önceden ilan edilen koordinatlarda (yetkililerin ifadelerine göre) depremle alakalı bilimsel teknik bir çalışma yapıyordu. Bu saha orta Ege de uluslararası sulardan Dedeağaç’a 72 deniz mili mesafede. Komşu rahatsız, 4 adet F -16 ile ikaz ediyor. Ve hatta bir milletvekili Başbakan Kiriakos Miçotakis’e: bu gemi acilen faaliyetlerini durdursun ve bölgeden çekilsin, diyor.

Onların bu sularda Türk bayraklı yüzen hiçbir tekneye tahammülleri yok. Bunun için ne gerekiyorsa yaparız mı demek istiyorlar?

Üç krizli bölgemiz var: Ege, Güney Batı Anadolu ve Doğu Akdeniz / Kıbrıs.

Sabahın seher vakti, hava soğuk, denizde hafif bir çırpıntı var. İskelede Kumkale, sancakta Seddülbahir bordolandı. Hala sancakta kıça doğru kayan kasabanın, uzakta kalan kısık ışıkları parlıyor…Boğaz çıkışına doğru ilerliyorsunuz. Gene sancak başomuzlukta, uzaklarda, ünlü Mehmetçik Feneri tarihe göz kırpar gibi bütün haşmeti ile çakıyor. Bu fener denizden ister muhrip (fırkateyn), denizaltı veya Hisar sınıfı gemi ile ister dökme yük, tanker veya yolcu gemisi ile ülkeye ister giriş, ister çıkış yapın, sanki denizden hudut kapısı gibidir. Öyle bir his uyandırır. Bazen sevinç bazen de buruk bir üzüntü kaplar benliğinizi.

Uzun uzun nasıl anlatılır bilmiyorum ama, realite olarak bugün sadece Orta Ege değil tüm Ege Yunan kontrolündedir. Türkiye sadece kıta uzantısı ve Çanakkale Boğaz çıkışında 2 ada ile bölgede vardır.

Limni Adası’nın batısında çalışma yapan TCG.Çeşme’nin bölgede bizi güçlü kılan Foça Amfibi (Deniz Piyade) Tuğayı’na uzaklığı yaklaşık kuşuçuşu 114 deniz mili.

 

ORTA EGE’DE KRİZ ÇIKARSA

Orta Ege’de seyr-i sefer yapan bir gemi Iskiri (Skyros) Adası’nın doğusu ile Sakız Adası arasında seyrederken rotasını eğer Akdeniz’de Mısır’a  – Süveyş Kanalı’na gidecekse Orta Ege’de Rodos’un batısına, yok rotasını Avrupa’ya ve Cebelitarık Boğazına çevirecekse Iskiri’yı sancakta bıraktıktan sonra Girit’in batısına rotayı çevirir.

Bir krizde, bir askeri gemi bu bölgede nasıl, ne zorluklarla hareket eder nasıl korunur, nereden sonra sıcak çatışma başlar; bugün afaki bir şey söylenemez.

Düşüncem: değil Yunanistan’ın karasularını 12 d. miline çıkarması, aleyhimize denizde Türk bayraklı herhangi bir gemiye veya balıkçı teknesine yapılacak ters bir davranış ( saldırı demiyorum) mutlak onu bir daha öyle bir durum yaratmasına pişman olacak şekilde cezalandırılmalı. Pire (Atina) liman çıkışında korkudan 2 defa haç çıkartmalıyız…

“Türkiye Ege’de ödeyeceği bütün bedelleri ödedi. “Kıta sahillerine, Anadolu’nun batı eteklerine kadar gelen Helen rüzgarlarını durdurma zamanının geldiğini de, bu Yunanistan’a idrak ettirmeliyiz…

  Şimdilik TCG. Çeşme’nin harekâtında alulala bir sıkıntı yok. Ancak geçmişte bu bölgede aşağıdaki benzeri problemleri de üzülerek yaşadık:

3 ay önce, 23 Kasım 2020’de Libya – Misurata’ya insani yardım götüren Türk bandıralı Rosalina – A gemisine, Girit Adası’nın güney batısında, devam eden İrini Operasyonu sırasında Yunanlı komutanın emri ile Alman fırkateynı müdahele etti. Bu geminin aranması, yolundan alıkonması, uluslararası deniz hukuku teamüllerine aykırıydı.

Balkan Harbi devam ediyor. Yunan Donanması Çanakkale Boğazı’nı kapattı. Bizi mahzur bıraktı. Ta ki H. Rauf Orbay’ın Hamidiye zırhlısı ile 13 Ocak 1913’te kuşatmayı yararak Ege’ye çıkışı durum değiştirdi. Zorlu, çatışmalı geçen 5 günün sonunda ünlü – şanlı Hamidiye yakıt-kömür ihtiyacını karşılamak üzere 18 Ocak 1913’te Beyrut limanına girdi. Göz yaşları ile alkışlandı. Bu atak, Türk Dünyası ve denizciliğinin o sıkıntılı günlerinde ilaç gibi gelen bir başarıydı.

 

BİZ EGE’DE PETROL ARIYORUZ

TCG.Çandarlı (A- 593), Ege’de uluslararası sularda sismik araştırma yapıyor. Rahmetli Bülent Ecevit’in 3’üncü Başbakanlığını yaptığı dönem. Halk, tek radyo ve televizyonun olduğu bu dönemde, TRT radyolarından Başbakan’ın “…Biz Ege’de petrol arıyoruz…” sözlerini duyduğunda gururlandığı, umutlandığı günler. Akşam ajans haberlerinden sonra Seyir Hidrografi Oşinografi Başkanlığı’ndan bildirilmiştir: “Denizcilere ve Havacılara…sayılı bildiri” anonsunu duymadan yatmıyor halk.

Evet, o günlerde, o TCG.Çandarlı’da ben de vardım. Çevremizde bir Türk muhribi, daha açıklarda, bazen radar skopun da zor görülen bizi devamlı takip eden bir de Yunan muhribi olurdu.  Ege’de esen o sert rüzgarları, o günlerde solumak başka bir duyguydu. Şimdi TCG.Çeşme’nin konumu ve görev şartları farklı.

*****

 Mehmetçik Feneri’ni sancakta bırakarak Ege’ye çıkan, kıçında veya gönderinde Türk bayrağı dalgalandıran gemi orta Ege’den salimen Akdeniz’e çıkacaksa devam eden Yunan tehdidi bedeli ne olursa olsun durdurulmalı, susturulmalıdır. Zira bedelsiz kazanç, bedelsiz nimet olmaz. Tarih hep tekerrür eder denir, eğer edecekse de T.C.’nin aleyhine etmemeli, ettirmemeli.

 

 Not – I –  Sayın İlhan Aliyev ve Azerbaycan yetkilileri, Türk Dünyası’na hizmet etmek istiyorsanız, Bakü – Haydar Aliyev (eski adı Bine) Uluslar arası Havalimanı ile Kıbrıs – Ercan Havaalanı hattını uçuşlara karşılıklı açın. Açın ki KKTC’ye yıllardır uygulanan haksız uçuş boykotu (yasağı) kırılsın. Ve bizde (Türk Dünyası) sizi canı gönülden alkışlayalım.

   II – TSK’dan bir şekilde ayrılmış, emekli olmuş, 2300 civarında binbaşı var. Yıllar yılı hakları olan makam ve görev tazminatlarını alamıyorlar. TBMM ve STK’larında hangi kapıyı çaldılarsa, kendilerini anlattılarsa dinlendiler, ilgilenen parti ve kişiler de oldu. Ama sonuç getirici, neticeye gitmesi gereken haklı talepleri, gerçekleşmedi. Onlar bu ülkeye hizmet etmiş emekli askerler olarak kanuni haklarını talep ediyorlar. İktidar ve muhalefet ayırımı yapmadan, bu hakların telafisinde siz parlamenterlerden de yardım ve ilgi bekliyorlar. Bu adaletsizliğin giderilmesine lütfen yardımcı olun.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!