Yusuf Dülger
Yusuf Dülger

Yangın Şebekesi

featured

Yusuf Dülger’in bu yazısı, Türkiye’de meydana gelen orman yangınları konusunu ele almaktadır. Yazar, bu yangınlardan yöneticileri ve özellikle AKP hükümetini sorumlu tutmaktadır. Kaynak, orman yangınlarının sadece ağaçların yanmasıyla sınırlı olmadığını, aynı zamanda devlet kurumlarının işleyişi, ekonomi, aile değerleri ve kültürel varlıklar gibi alanlarda da bir “yanma” veya çöküş yaşandığını belirtmektedir. Ayrıca, düşünce özgürlüğünün kısıtlanması ve toplumdaki kutuplaşmanın da farklı bir yangın türü olarak değerlendirildiği görülmektedir. Metin, bu sorunların AKP iktidarı döneminde arttığını ve bu duruma karşı bir toplumsal sorumluluk ve bilinçlenme çağrısı yapmaktadır.

Ormanlarımız yanıyor. Ormanlarımızla birlikte devlet, ekonomi, aile, kültür varlıklarımız da yanıyor. Bundan hepimiz sorumluyuz. Herkes sorumluluk duygusu taşısaydı, yangınlar bu kadar yaygınlaşmazdı.

Yangınların baş sorumluları yöneticilerdir. Emekli bir subayımız orman yangınlarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Eskiden doğal afetlerde (sel, deprem, yangın, çığ vb.) görev yapmak için TSK’nın her biriminde eğitilmiş ekipler vardı, hemen harekete geçerlerdi. Orman köylülerinde orman mükellefiyeti vardı. AKP bunları kaldırdı. Türk Hava Kurumu beş tonluk yangın uçaklarıyla yangına müdahale ederdi. AKP bu kapasiteyi iki yüz elli kilo artırdı kendi uçaklarımızı devre dışı bıraktı. Sonra AKP kendi uçaklarımızın bakım reorganizasyonunu sağlayacağı yerde onları bıraktı, yangın çıktıkça Rusya’dan yangın uçağı kiraladı.[1]

Bunlar önemli tespitler. Üzerlerinde düşünmek gerek. AKP iktidar olduktan sonra yanan ormanlıkların çoğu zenginlere peşkeş çekildi, verimli ve yeşillik alanlarmadencilikgerekçesiyle elden çıkarıldı. Ben Ankara’da öğrenci iken Beştepe’nin yeri ormanlıktı. Recep Erdoğan geldi, Atatürk Orman Çiftliği’nin bir bölümündeki ağaçlar kesildi, yerine “Kaçak Saray” yapıldı.

 Orman yangınları konusunda duyarsızız. Bu konuda kim bizi duyarlı hâle getirecek? Bizi yeşillik gönüllüsü yapma görevi öncelikle devletindir. AKP’de bu bilinç yok, olsaydı 23 yıldır bilinç kaybına uğramazdık.

Devlet, ekonomi, aile, kültür gibi alanlarda da yandığımızı söyledim. Yirmi üç yıl geriye gedelim, oradan günümüze kadar gelelim. Devleti devlet yapan kurum ve kuruluşlarda devlet geleneği kalmadı. Söz sahibi ve sorumluların çoğu çıkarcı, ayrıştırıcı, bindiği dalı kesiyor, oturduğu koltuğu kirletiyor. İçlerinde bir sürü devlet (Türkiye Cumhuriyeti) ve ulus düşmanı var.

Ahlak, maneviyat” diyerek söz sahibi olanlar millî ve ahlaki değerlerimizi kirletiyorlar; dönüştürdükleri yayın organlarında yayınladıkları kadın-aile programlarıyla terbiyemizi bozuyorlar, fuhşu yaygınlaştırıyorlar. İnsanlarımızdan bir yarısının yarısı görünüşüyle bile çok edepsiz. Hayvanat bahçesinde gezmek caddelerde gezmekten daha rahat. Bu da bir yangın.

Turan Çömez şu bilgileri veriyor: “Diyanet Amerika’da yüz milyon dolara bina aldı. AKP’nin Washington’daki iki binası on bir milyon dolar. Vazgeçilen elektrikli traktör projesi kırk milyon dolar yaktı. Bunlarla on beş modern yangın uçağı alınırdı. Her şeye para var yangın uçaklarına yok.” Demek Diyanet de yanıyor.

Kimi yöneticiler iktidarda kalmak için halkı kutuplaştırıyorlar. Bu bir fitnedir. Fitne (yarma, ayrıştırma, birliği bozma) adam öldürmekten daha tehlikeli bir yangındır.

Türkiye’de demokrasi ve cumhuriyetten tek adam (kral, sultan, padişah) rejimine geçme, hukuku çiğneme, düşünceyi baskılama arttı. Herkes korkuyor. Korku da bir yangındır.

Orman yangınlarından kıyılarımızın belli kesimlere geçmesine, kamu mallarının özelleştirilmesine, zenginlerin daha zengin yoksulların daha yoksul olmasına, devlet ve kamu düzenimizin bozulmasına, sosyal ve kültürel çöküntülerin artmasına kadar her alanda bir gerileme ve çöküş yaşıyoruz. Buna BÜYÜK YANGIN diyebiliriz. Büyük yangınlar meliklik/krallık/despotluk dönemlerinde çıkar. Tek başına bir kişi bu yangını çıkaramaz. Ülkemizdeki büyük yangını AKP’nin kurucu ve yöneticileri çıkardı. YANGIN ŞEBEKESİ (ağı, örgütü, teşkilatı, kenetlileri) diyebileceğimiz bu ekibi başta AKP seçmeni olmak üzere devre dışı bırakma görevimiz var.

 


[1] Bu protokolün adı EMASYA Protokolü idi.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.