Yusuf Dülger
Yusuf Dülger

Türkiye Hedefli Bir Siyaset

featured

Türkiye’de yıllardır bencil, zümreci ve ideolojik bir siyaset yapılıyor. Bu siyaseti yapanlar dar kafalı, çıkarcı, dinci ve toplumdan uzak oldukları için sorunlarımızı artırıyor, devletimizi sıkıştırıyorlar.

Atatürk’ün hazırlayıp uyguladığı CHP programı gerçekçi, Türkiye’nin gerçeklerine uygun olduğundan o yıllarda Türkiye güçlenmiş, halk mutlu olmuş, T.C. saygınlık kazanmıştı.

Atatürk’ten bir süre sonra Türkiye’de geri dönüşe başladı. Bugün borç batağına saplandık, hayat pahalılığı çekilmez oldu, üretim durdu, aile ve toplum yapımız bozuldu, eğitimimiz ilkelleşti, partilerimiz çürüdü, bizi bilinçlendirip kalkındıracak politikacı kalmadı, olanlar kenara itildi.

Bunda hepimizin sorumsuzluğu, yetersizliği ve suçu var ama asıl suçlu bizi yönetenlerdir, iktidar ve muhalefetiyle siyasi partilerdir. Yetersiz ve yeteneksiz kaptanlarla yapılan yolculukların tehlikeli olduğunu herkes bilir.

Bu düşüncelerimi Atatürk dönemini esas alarak, günümüzdeki siyasi liderlere ve çevresindekilere bakarak görmeye çalışalım.

Bugün, iktidar ve muhalefetteki partilerimizin başkan ve çevreleri bencil, ilkesiz, kaba ve kavgacılar. Sürekli; “Benim başkanlığım, benim partim, benim seçmenim, benim geleceğim” diyorlar. Asla, “Bizim ülkemiz, bizim ulusumuz” demiyorlar; bölerek, iterek, çalarak siyaset yapıyorlar. Bu yüzden, Türkiye ve halkımızdaki mutsuzluğun baş sorumlusu bunlar.

1923-1938’li yılları gözlerimizin önüne getirince, oradaki felsefenin “ben değil biz”, “tüketim değil üretim”, “elden çıkarma değil elde etme”, “kavga değil barış”, “istismar değil içtenlik”, “siliklik değil kişilik” olduğunu görürüz.

O yılların Cumhurbaşkanı sırf CHP ve CHP’lilerin Cumhurbaşkanı değil, tüm parti ve partililerin cumhurbaşkanıydı. O, birbirine sataşan parti başkanlarını Çankaya Köşkü’ne çağırır, aralarını bulur, Türkiye için seferberlikler başlatırdı. O çalmazdı. O din sömürüsü yapmazdı. O topraklarımızı satmazdı. Ya şimdikiler? Şimdikilerin çoğu kavgacı, ayrıştırıcı, din bezirgânı, tüccar, iflas etmiş bir tüccar. Unutmayalım, bu tablonun oluşmasında bizim de sorumluluğumuz var.

1923-1938 arası dönemin Cumhurbaşkanı Atatürk, kurduğu partiyi “kavga, zümre, koltuk, benlik” aracı olarak görmemiş, partiyi herkesin ana ocağı, devleti yüceltme mevzii olarak değerlendirmişti. Mustafa Kemal 1927’de, CHF’nın Nizamnamesine şunları yazmıştı:

Madde 2: Fırka, Türk milletinin itibar ve refah mevkiine devamlı yükseltmekte olan ve her türlü istibdat ve tahakküm idaresi imkânını kaplayan yegâne devlet idaresi şeklinin milli hakimiyetin en gelişmiş şekli olan Cumhuriyet olduğunu ve Cumhuriyet’in bugün ve gelecekte her türlü tehlike ve taarruzlardan korunmuş bulundurulmasının en yüce bir milli ve vatani vazife bulunduğunu en esaslı bir kanaat ve siyasi gaye olarak kabul ve ilan eder.”

Şu ideal ve hedeflere bakın, Atatürk devleti ve milleti kendisi yahut partisi için kullanmıyor; partisini devlet, millet ve vatanın hizmetine veriyor.

Başta AKP ve “Atatürk’ün partisiyiz” diyen CHP’nin birçok üst düzey yönetici ve çevrelerindeki kişiler ile diğer partilerde bu ideal ve ilkeler yok. Öyleyse, bugünkülerle biz daha da kötüye gideriz. Bu tehlikeyi aşmanın yolu bunları devre dışı bırakmaktan, kaderimize el koymaktan geçer.

Bunu yaparız. Bu bir ütopya filan değildir. Halkımız Kurtuluş Savaşı’nda dışarıdan gelen işgalcilerle birlikte içindeki Vahdettinleri, Damat Feritleri, Ali Kemalleri, Nemrut Mustafaları (iki tarafı birden) nasıl temizlemişse, bugün içindeki Padişah ve Hürriyet ve İtilâf kalıntılarını da temizler, temizlemeli.

Partimizle Türkiye’miz eşit değildir. Türkiye’miz partimizden daha kıymetli, daha önemli değildir. Partimiz, partimizin başkanı veya çevresi Türkiye’yi savunamıyorlarsa, hepimizin parti taassubunu aşarak TÜRKİYE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ safında olmamız akıllıca bir tutum olur.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!