Prof. Dr. Vahit Türk
Prof. Dr. Vahit Türk

Prof. Dr. M. Muhiddinov ve Gönül Hayretleri

featured

Prof. Muhitdinov’un eseri bütün olarak değerlendirildiğinde belirgin biçimde çıkan sonuç; Ali Şîr Nevâyî’nin edebî mirasını tahlil ve yorum ile anlamaya çalıştığı, aydınlatıcı mısraların özüne nüfuz etmek için çaba gösterdiği, onu tanıtmak istediği ve bilim insanlarını bu bitmez tükenmez hazine üzerinde yeni araştırmalar yapmaya teşvik ettiğini söylemek, bir gerçeğin ifadesi olacaktır.

Özbekistan’a son olarak 2025 yılının Nisan ayında iki haftalığına Semerkant’ta bulunan Özbekistan Devleti Finlandiya Pedagoji Enstitüsünde ders vermek üzere gittim. Buhara’yı görmemi, Semerkant’ı yaşamamı sağlayan bu seyahat, benim için oldukça güzel bir tecrübe oldu. Afrasyap’tan bugüne Türklerin gönlünde çok özel bir yeri olan bu tarihî kentte geçirdiğim bu sürede kenti tanımaya, Türkistan havasını doyasıya teneffüs etmeye, burada yaşayan insanlarla mümkün olduğunca fazlaca görüşüp konuşmaya, sohbet etmeye çaba gösterdim ve böylece gençlik hayallerimden birini gerçekleştirmiş oldum.

Bu kent; bağrında barındırdığı pek çok mütefekkir, aydın, kâmil insan, din bilgini, büyük mutasavvıf ile bütün Türk halkları için son derece önemli tarihî bir yerdir. Kentin her sokağında, her köşesinde sizi bir büyük bilginin, bilgenin, velinin izi ya da anısı karşılar. Bu kentin benim için ayrı bir özelliği ve önemi de yıllardır yazdıklarını anlama çabasında olduğum, Türkiye’de pek çok eserini yayınladığım, “Türklüğün Kutup Yıldızı Ali Şir Nevâyî” adıyla hayat hikâyesini ve çalışmalarını (biyografisini) yazmaya çalıştığım Ali Şir Nevâyî’nin hayatının bir dönemini burada geçirmiş olması, bu kentte eğitim alması, kentin sokaklarında dolaşmış olmasıdır. Bu kentte onun izinden yürümeye, pek çok tarihî mekân yanında zor zamanında onu koruyup gözeten, kol kanat geren büyük din bilgini olan ve ikinci Ebu Hanife diye anılan Ebulleys Semerkandî’nin türbesini ve eğitim gördüğü medreseleri ziyaret ederek onunla aynı havayı teneffüs etmeye çalıştım.

Bu kentte Hz. Nevâyî’nin izinde yürürken çok özel kişilerle de tanıştım. Bunlardan biri, incelemelerinde kâmil insan düşüncesinin klasik edebiyattaki edebî yansımalarının tahlilini yapan, hemen bütün hayatını Ali Şîr Nevâyî’nin eserlerini araştırmaya ve “hamse yazma geleneği“ni araştırmaya adamış, Şarof Raşidov adını taşıyan Semerkand Devlet Üniversitesi Filoloji Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. M.K. Muhiddinov idi. Bu büyük bilgin ile tanıştım ve üstat, “Köŋil Hayretleri” adlı kitabını adıma imzalamak lütfunda bulundu. Prof. Dr. Muhiddinov, bize hem kapısını ve sofrasını hem de gönlünü açtı. Bugüne kadar hiç karşılaşmamış ve tanışmamış iki bilim adamı yüzyıllar önce sonsuzluk yurduna göçmüş olan Hz. Nevâyî adı ile tanışıp sohbet etti, birbirine gönlünü açtı, gönül sözlerini paylaştı. Yüce Tanrı’nın Türk ulusuna bir lütfu olan Hz. Nevâyî, sağlığında olduğu gibi Tanrı’nın rahmetine doğru atlanışından 524 yıl sonra da Semerkant ile İstanbul arasında bir gönül köprüsü kurdu, bizi yine birbirimize bağladı.

Gönül Hayretleri” adlı bu monografi, Prof. Dr. Muslihiddin Muhiddinov’un edebiyat bilimi ve Nevâyî araştırmaları alanındaki önemli konulara dair çalışmalarının bir derlemesi olarak yayımlanmış. Kitap, bu büyük Nevâyîşinas bilginin 2017-2020 yıllarında yürütülen OT-F1-138 numaralı “Timurîler Döneminde Yazılmış Hamselerin Karşılaştırmalı Analizi” başlıklı temel araştırma projesi (proje yöneticisi Prof. M.K. Muhiddinov) çerçevesinde gerçekleştirdiği “Hamse yazma geleneği”, mesnevilerin bilimsel ve eğitimsel çözümleme ve yorumu, Nevâyî’nin edebî mirası ile ilgili gelenekleri, eserlerine özgü olan yönleri ele alan bilimsel değerlendirmeleri içermektedir.

Gönül Hayretleri” kitabında Doğu klasik şiirinde önemli bir yere sahip olan “Hamse yazma geleneği” ele alınır ve dört büyük deha — Nizâmi Gencevî, Emîr Hüsrev Dehlevî, Abdurrahman Cami ve Ali Şîr Nevâyî’nin hamselerindeki ilk mesnevileri karşılaştırmalı olarak incelenir. İncelemelerin ana teması kâmil insandır. Mesneviler, bu konu çerçevesinde incelenerek dört yazarın ortak yönleri ve yenilikçi yaklaşımları ayrıntılı biçimde değerlendirilir. Yapılan bu araştırma, büyük şahsiyetlerin kâmil insan fikrine yaklaşımlarını, ortaya koydukları ilke ve düşüncelerin günümüzde de geçerliliğini koruduğunu kanıtlamıştır.

Monografi, konularına göre bölümlere ayrılmaktadır. Örneğin hamselerin ilk mesnevilerinde kâmil insan kavramının işlendiği ilk bölümde Nevâyî ve seleflerinin eserlerinde peygamberler, evliyalar ve sufilerin simaları, kâmil insan Hz. Peygamber’in tasviri, tasavvufî bir tahlil çerçevesinde sunulmaktadır. Mesnevilerde gönül sembolü, insan ahlakı ve olgunluk anlayışında geleneksellik ve yaratıcı özgünlük meselelerinin işlendiği bu bölümde, mesnevilerde edebiyatın ideali olan kâmil insan imgesinin ön planda olduğu vurgulanmaktadır.

Özbek klasik edebiyatında “Behram ve Dilaram” ve “Behram ve Gülendam” serisi mesnevilerinin karşılaştırmalı analizinin yapıldığı bölümde Firdevsî, Nizâmî, Hüsrev Dehlevî, Ali Şîr Nevâyî, Saykalî, Garibî gibi büyük Doğu şairlerinin “Behram Gur” hikâyesine dayalı eserleri geniş biçimde incelenmiş; bu sembolün Doğu halklarının edebiyatındaki farklı şekilleri ve Özbek versiyonundaki gelişim süreçleri yeni kaynaklara dayanılarak ele alınmıştır.

Prof. Dr. Muhiddinov’un bazı akademik makalelerinden oluşan “Hayret Uçkunları” başlıklı bölümde ise Nevâyî’nin eserlerinde geçen hamt (övgü) hikmetlerinin incelenmesiyle edebî geleneklerin ölçütleri çağdaş okurun gözü önünde canlanmaktadır. Araştırmacının gözlemlerine göre Nevâyî’nin sanatı, ışık saçan bir kaynak gibi aşkta saflığın yüceltilmesini, vefada sadakat ve imanda bütünlüğün önemini vurgulayarak insanları bilinçli olmaya çağırmaktadır.

Nevâyî’nin edebî mirası ve etkisi, çeviri geleneği, bilimsel-edebî okulların oluşum dinamikleri gibi zaman ve mekân tanımayan Nevâyî araştırmalarında güncel sorunları inceleme konusu olması ve günümüz edebiyat biliminin öncelikli görevleri olarak da gösterilmektedir.

Muhammed Rıza Agahi’nin, Nizâmî’nin “Heft Peyker” (Yedi Güzel) mesnevisindeki çeviri ustalığı ve 20. yüzyıl Özbek edebiyatının güçlü şairlerinden Gafur Gulom’un şiirlerinde Ali Şîr Nevâyî’nin edebî mirasını iyi bir şekilde öğrenmesi sonucunda ortaya çıkan edebi yaratıcılığı, klasik poetik sanatlardan faydalanma becerisi ve büyük şairin gazeline bağlı olarak yazdığı muhammesler tahlil edilmiştir.

Nevâyî eserleri uzmanı bu kitabında sunduğu araştırma sonuçları ve gözlemlerin temelini oluşturan, Semerkant Nevâyî araştırmaları bilimsel okulunun tarih, edebiyat ve dil bilimindeki başarıları, önümüzdeki temel problemler ve görevler detaylı biçimde değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmelerin hedef ve görevleri şu şekilde gösterilmektedir:

  • Ali Şîr Nevâyî’nin eserlerini metin bilimi (filoloji) ve kaynak bilimi ölçütlerine bağlı olarak incelemek, yeni kaynakları araştırıp ortaya çıkarmak ve uygulamaya koymak, Ali Şîr Nevâyî’nin eserlerinin çeşitli baskı türlerini (bilimsel-eleştirel, derleme-karşılaştırmalı, akademik, faksimile, popüler vb.) hazırlayıp yayımlama çalışmalarını istikrarlı bir biçimde sürdürmek.
  • Ali Şîr Nevâyî’nin dönemi, hayatı ve faaliyetlerine dair edebî-tarihî kaynakları eleştirel şekilde araştırma yapmak ve bilimsel temelli sonuçlar çerçevesinde onun eksiksiz biyografisini oluşturmak;
  • Ali Şîr Nevâyî ile Semerkant’ın bilimlik-edebî çevresi arasındaki ilişkiyi daha derinden incelemek, 15–19. yüzyıllarda Semerkant’ta oluşturulan bilimlik ve edebî kaynaklarda Ali Şîr Nevâyî’nin şahsına ve eserlerine verilen değerlendirmeleri karşılaştırmalı-tipolojik yöntemle çözümlemek.
  • Ali Şîr Nevâyî’nin eserlerinin dilini dilbilimsel ve poetik ölçütler temelinde araştırmak ve bunun sayesinde Özbek edebî dilinin tarihsel gelişimi hakkında açık ve kesin sonuçlara ulaşmak.
  • Ali Şîr Nevâyî’nin eserleri üzerinden Özbek klasik edebiyatının kuramsal meselelerini incelemeyi sürdürmek.
  • Müslüman Doğu coğrafyasında güçlü biçimde gelişen Arap ve Fars-Tacik edebiyatı geleneklerini yaratıcı biçimde benimseyip yeni bir içerik ve anlamla zenginleştiren Ali Şîr Nevâyî’nin edebi mirası sayesinde ortaya çıkan üçüncü büyük edebî sürecin – Türk halkları edebiyatının gelişimi ilkelerini bilimin ölçütlerini esas alarak incelemek ve bu dönüşüm sürecinde büyük şair ve düşünürün eserlerinin yeri, konumu ve önemini ortaya koymak.
  • Çeviri bilimi ölçütlerine uygun olarak Ali Şîr Nevâyî’nin eserlerinin çeşitli dillere yapılmış çevirilerini araştırmak ve şairin eserlerinin yeni çevirilerini gerçekleştirmek;
  • Ali Şîr Nevâyî’nin edebî mirası üzerindeki yabancı araştırmacıların çalışmalarını Özbekçeye çevirmek ve tarafsız şekilde değerlendirmek.
  • Özbek tasavvuf şiirinde Ali Şîr Nevâyî edebi mirasının yerini, konumunu ve önemini bütüncül bir şekilde araştırmak, onun şiir ve nesir türündeki eserlerinde ilahiyat ve dinî eğitim konularını incelemek.
  • Ali Şîr Nevâyî ve edebî ilişkiler, gelenek ve yenilik meselelerini geniş bir çerçevede (Nevâyî’den önceki dönem, Nevâyî dönemi ve Nevâyî sonrası dönem olarak) tahlil etmek.
  • Ali Şîr Nevâyî’nin mesnevilerinin açıklamalı nesir anlatımlarını oluşturmak, lirik eserlerine açıklamalar yazmak, nesir türündeki eserlerini günümüz Özbek standart dili kurallarına uygun biçimde yeniden düzenlemek gibi yöntem ve araçlarla büyük şair ve düşünürün edebî dünyasına yaklaşmak ve genç kuşağın manevi dünyasını zenginleştirmenin etkili yollarını bulmak, bu vesileyle onun düşünce ve amaçlarını tanıtmak ve yaymak.
  • İki dilli şairin “Divân-ı Fânî”si başta olmak üzere diğer Farsça mirasını tercüme edip incelemek, onun klasik Fars-Tacik şiirinin gelişimi üzerindeki etkilerini araştırmak, gelenek ve yenilik, nazire (tetebbu), tarz (tavr) ve muhtara gazeller arasındaki benzerlik ve farkları belirlemek.

Prof. Muhitdinov’un eseri bütün olarak değerlendirildiğinde belirgin biçimde çıkan sonuç; Ali Şîr Nevâyî’nin edebî mirasını tahlil ve yorum ile anlamaya çalıştığı, aydınlatıcı mısraların özüne nüfuz etmek için çaba gösterdiği, onu tanıtmak istediği ve bilim insanlarını bu bitmez tükenmez hazine üzerinde yeni araştırmalar yapmaya teşvik ettiğini söylemek, bir gerçeğin ifadesi olacaktır.

Aziz üstadımıza nice sağlıklı yıllar diliyor, yeni eserlerini beklediğimizi de ifade etmek istiyorum…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!