Gelelim sayın Devlet Bahçeli konusuna. Partili Cumhurbaşkanı “Ne dese onaylayan ve arka çıkan” sayın Bahçeli, “Mecliste DEM Parti Eş Başkanlarıyla” boşuna elini uzatmamıştır diye düşündüm. Ayrıca Partili Cumhurbaşkanı bir gün önce sayın Bahçeli ile görüşmüştü. Yeni bir süreç mi başlayacak diye düşünürken, Salı günü grup toplantısında sayın Devlet Bahçeli, Çarşamba günü de Partili Cumhurbaşkanı ağızlarındaki baklayı çıkarıverdiler…!
Değerli okuyucularımız merhaba.
Ekim ayı geldi, hoş geldi. Bu ayın en önemli özelliği “Meclisin Açılması”… Meclis bir açıldı pir açıldı. Ekim ayının “Siyasi Yıldızı MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli’dir…” Uzak ara hem de… MHP Genel Başkanı’nın saat saat anlatalım ki, olaylar çorba olmasın… Saat 10:45 dolaylarında yaptığı grup konuşmasında CHP Genel Başkanı Özgür’e Özel’e ağzına geleni söyledi. Bunda ne var diyebilirsiniz, haklısınız. Geçmişe Gidersek “CHPKK” sıfatı ile seslenmişti, yani “CHP=PKK” demeye getirmişti. Aylarca “DEM Parti kapatılsın” diye feveran ederken, “Anayasa Mahkemesi kapatılmalı” demişti. Neyse saatler 14:50’yi gösterirken, sayın Devlet Bahçeli Meclis Genel Kurulu’nda DEM Parti Grubu’na doğru yöneldi ve DEM Parti’nin Eş Başkanlarının elini sıktı…! Yanlış okumadınız ve yanlış görmediniz…! MHP’nin sayın Genel Başkanı kendi sözleriyle “Teröristlerle el sıkıştı…!” Türkçe’nin güzel bir deyimi vardır “Eniştem beni niye öptü…!” İşte ondan…
Sayın Devlet Bahçeli’nin şovu bununla da bitmedi. Akşam resepsiyonda, grup toplantısında CHP Genel Başkanı sayın Özgür Özel’e kameraların önünde “Umarım incinmemişsinizdir, sabah söylediklerimiz siyasetendir…!” deyiverdi, CHP Lideri Özgür Özel de “Ne demek, önemli değil…!” yanıtını verdi.
Değerli okurlarım bu görüntüler bize neyi anlatıyor dersiniz? Türk Halk Kültürü’nde “Ortaoyunu” var ya, işte o. Biri bu ülkenin “Milliyetçi-Ülkücü Geleneğin” Partisi MHP, diğeri “Ulu Önder Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu” Parti CHP…
Bu arada Ana Muhalefet Partisi, “Açılış Oturumunda, Partili Cumhurbaşkanı sayın Tayyip Erdoğan geldiği zaman” Milletvekillerinin çoğunluğu otururken, Genel Başkan ve onun yağcı milletvekilleri ayağa kalktı. Maşallah diyorum. Ulusal Solcu biri olarak CHP Genel Başkanı sayın Özgür Özel’den utanıyorum. Açık ve net…! Ey Muhalefet sizde Zafer Partisi Genel Başkanı sayın Ümit Özdağ kadar bilinç ve onur yok mu? Yumuşaya yumuşaya yok olacaksınız ya da “Kurultay ile alaşağı olacaksınız…!”
Bugün de çıkmış “Kaybedersek ben kaybedeceğim” diyorsunuz. Sayın Özgür Özel, siz ne dediğinizin farkında mısınız? CHP kaybederse, “Sen değil ülke kaybedecek…!” Yeter artık kendinize gelin. Orası sizin babanızın partisi değil, o koltuk Mustafa Kemal Atatürk’ten, İsmet İnönü’den, Bülent Ecevit’ten emanet. Ne konuştuğunu kulakların duysun…! Partili Cumhurbaşkanına yağcılık etmeyi bırak, Ana Muhalefet Partisi Başkanı olduğunu, altında oturduğun koltuğun “Kurucu Değerlerden” aldığın bir emanet olduğunu UNUTMA…!
Gelelim sayın Devlet Bahçeli konusuna. Partili Cumhurbaşkanı “Ne dese onaylayan ve arka çıkan” sayın Bahçeli, “Mecliste DEM Parti Eş Başkanlarıyla” boşuna elini uzatmamıştır diye düşündüm. Ayrıca Partili Cumhurbaşkanı bir gün önce sayın Bahçeli ile görüşmüştü. Yeni bir süreç mi başlayacak diye düşünürken, Salı günü grup toplantısında sayın Devlet Bahçeli, Çarşamba günü de Partili Cumhurbaşkanı ağızlarındaki baklayı çıkarıverdiler…!
Neymiş “Toplumun barışa, huzura ihtiyacı varmış…!” Rahmetli Süleyman Demirel ne demişti? “Dün Dündür, bugün bugündür…!” Allah rahmet eylesin Erbakan Hoca “Biz Tayyip Bey’i otuz yılda öğrettiklerimizi, ABD ve İsrail beş günde öğrettiklerimizi unutturdu, demek ki Hocalığı iyi yapamamışız…!” demişti. Hep demişimdir “Erbakan Hoca millidir…” diye. Maalesef öğrencisi işine geldiğinde “Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına alan”, işine geldiğinde “Türk Milliyetçiliği bekâsı hayati önem taşır…” Peki durup dururken “DEM Parti” aşkı nerden çıktı? Çok basit “Ülke her bakımdan batakta…!” Yani “Gündemi unutturmak…!” Yanıt çok basit, Emekli can çekişiyor, yolsuzluk tavan yapmış, Dünya kaynıyor “İktidar görünürde Gazze’nin, perde arkasında İsrail’in arkasında…!” Hazine tamtakır, beşli çetenin “Bir yılda alacakları dört kez yeniden belirleniyor…!” Para emekliye, dar gelirliye, memura ve asgari ücretliye gelince yok…! Okullarda temizlik yapılamıyor, muhalefet belediyeleri biz yapalım diyor “Onlar hayır deniyor…!” Küçük yaştaki evlatlarımız katlediliyor, kadınlar öldürülüyor “İktidar laf üretiyor.” Daha neler neler…
“İslâmi usullerle kesilen domuzlar bile belirlendi…!” Bir nefeste kaç Sorun yazdık değil mi?
Peki, bu gündemleri nasıl gizleyeceksiniz?
Meclisteki Muhalefet deseniz Allahlık…! Partili Cumhurbaşkanı “İsrail’in hedefi biziz!” deyince, bizim akıllı Ana Muhalefet Partisi Başkanı sayın Özgür Özel de acilen “Mecliste Gizli Oturum” yapalım dedi. Muhalefetin her isteğine “Kayıtsız şartsız Hayır” demeye alışkın “Cumhur İttifakı” hemen tamam dedi…! CHP Genel Başkanı sayın Özgür Özel söyleyeceklerimden incinmeyeceğini bildiğim için şu soruyu soracağım “Allah akıl dağıtırken, siz neredeydiniz?”
Toplam nüfusu 10 milyon olan İsrail, “Üstün Hizmet Madalyası verdiği birisinin” ülkesine, İsrail’in “Petrol İhtiyacını” karşılayan Azerbaycan’ın petrolüne aracı olan ülkeye, bitmedi; topraklarında barındırdığı üslerle kendisini koruyan ülkeye mi saldıracak? Unutmayalım Türk Ordusu ne Arap Ordularına ne de başka ülkelerin ordusuna benzer…! Ayrıca unutmayalım ki, Türkiye NATO ülkesidir. Saldırıya uğrarsa ne olur? Ey sayın Bahçeli, ey sayın Özel ve ey Partili Cumhurbaşkanı “İsrail Türkiye’ye ASLA SALDIRMAZ, SALDIRAMAZ…!” Bilmem ANLADINIZ MI…!
Barış ve huzur lafları söyleyen Beyefendilere geçmişi anlatalım. Hani şu meşhur “Çözüm Süreci Rezaletine…!” Diyarbakır’da olanları herkes dün gibi anımsıyordur sanırım. O gün “Devletin savcı ve yargıçları bu sürece alet edilmişti…!” “Teröristlere savcılar, pişmansınız değil mi, diye sorduğunda, hayır demelerine karşın; tutanağa pişmandır yazılmıştı…!”. Anımsıyor musunuz “Devletin askeri, Sur semtinde teröristler hendekler kazarken, sayın Erdoğan’ın emriyle il valisi karışmayın diyordu…!” Sonra ne oldu? Teröristler ayaklanmıştı, bu başkaldırı sonucu asker ve polis yüzlerce evladımızı şehit olmuştu…!
Ey Cumhur İttifakı sen ne anlatıyorsun, sırf koltuğunuzu kaybetmemek için, gündemi karartmak için, her geçen gün eriyen oylarınızı tekrar çoğaltmak için girdiğiniz yolun farkında mısınız? Siz iyi misiniz? Hayırdır ne yapmaya çalışıyorsunuz? Sizin o yanlış ve saçma hayalleriniz yüzünden Suriye’de ABD destekli kurulan “PKK/PYD Bölgesi” de mi ders olmadı size…! Sizin bu el sıkmanıza PKK’dan yanıt gecikmedi…
PKK’nın yayın organı Medya Haber Televizyonu’na konuşan KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Besê Hozat kod adlı Hülya Oran denen terörist, “Devlet Bahçeli Tayyip Erdoğan’ı, Özgür Özel’i de yanına alsın, İmralı’ya gitsin. Önder Apo’yla müzakere etsin, Kürt sorununu demokratik temelde çözsünler.” Dedi…!
Eeee bu sözlere yanıtınız ne olacak sayın Cumhur İttifakı Liderleri…! Böyle bilinçsizce işler yaparsanız, sonuçta böyle yanıt alırsınız…! Hâlâ dün başka, bugün başka siyasetten vazgeçmediniz… Sayın Bahçeli siz gerçekten “Türk Milliyetçisi misiniz?” yoksa görünürde mi, lafta mı “Türk Milliyetçisi” oldunuz. Maalesef ikinci şık doğru gibi görünüyor…!
Ateşle oynuyorsunuz, o ateş “Ülkeyi uçuruma götürebilecek sonuçlara gebe…!” Son söz “Uzattığınız Elin” yol açtığı sonuçlara hazır mısınız sayın Bahçeli? Cumhur İttifakı olarak barış için “Ada Yolculuğu” yapmazsınız İnşallah.
NOT: Bize ulaşmak isteyen dostlar [email protected] adresine mail atabilir. Düşünce ve önerilerinizi bekliyoruz. Sevgiyle kalın.
