Ülke işsizlik, terör ve Ortadoğu bataklığı ile uğraşırken, Sayın Bahçeli’nin fiili durumu hukuki duruma uyduralım fikri; ülkeyi bir baştan bir başa gerdi…
Hukuki durum, Sayın Erdoğan’ın mevcut Anayasa sınırları içinde kalmayıp şahsi davranış ve hareketleri ile fiili bir durum oluşturması ve diplomasının tartışılması idi.
Yeni Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı, ÜLKÜCÜ iradenin % 95’nin kabul etmediği ve asla benimsemediği bir sistem ve girişimdir.
Ben hukukçu değilim. Ama okuyan, araştıran ve düşünen emekli bir eğitimciyim.
Türk devlet ve Türk demokrasi geleneği, parlamenter demokratik sistem esaslıdır. Yıllar önce Atatürk’ün saraydan alıp halka verdiği, “ kendi kendini yönet” sistemi olan demokratik sistemin tekrar halktan alınarak saraya verilmek istenmesinedir itirazım.
Elbette Anayasalar yapılır, değiştirilir…
Lakin ülkede hem “sıkıyönetim” var… Hem de maddeler vekillerden ve halktan sır gibi saklanmış… Taslağı gören vicdanlı kimi AKP’li vekiller bile itiraz ettiler ve kimi maddeler komisyonda geri çekildi.
Anayasalar uzlaşmayla ve yüksek katılımla değiştirilmelidir. Anaysa yapmanın ilkesi budur. Katılım yüksek olacak, uzlaşma sağlanacak ki, kabul görsün.
Kavgayla ve itirazlarla yapılmaya çalışılan bir Anayasa’nın ömrünü ve saygınlığını siz düşünün.
Sayın Bahçeli, Kasım 2015 seçim beyannamesinde, Başkanlığa da, yeni Anayasaya da hayır diyeceğiz ve asla kabul etmeyeceğiz taahhüdünde bulunmuştu…
Ne, neden değişti de bugün Başkanlık ve yeni Anayasa’nın mimarı konumuna geliverdi? O günkü Bahçeli mi yanlış düşünmekteydi, bugünkü Bahçeli mi?
Bu gayret asla ve asla “ÜLKÜCÜ İRADENİN” görüş ve düşüncesi değildir.
Yeni Anayasa ve “Başkanlık” sisteminde,
Başbakan yok,
Hükümet yok,
TBMM yok,
Milletvekilleri yok (yetkisi ve etkisi olmayan vekillik var sayılır mı?)
Cumhurbaşkanı yok.
Çok partili demokratik sistem ve partiler de yok. Zaten S. Burhan Kuzu, açık açık söyledi, “ Adı ne olursa olsun bu bir Başkanlık sistemidir. Parlamentoda da iki parti olacak”
Peki bütün bunlar gerçek ve olacaksa; MHP ne olacak?
Ülkücü irade ve ülkücü görüş ne olacak?
Sayın Bahçeli, “Kendi bacağına kurşunu, kendi sıkan siyasi lider olarak tarihte yerini alacak mı?”
Bahçeli nereye?
Esen kalınız.