Nazım Peker
Nazım Peker

Silahları Gömmek Suç Değil Mi?

Benim candan aziz okurlarım. Gündem iyice karıştı. Hükümet sıkıştı. S. Başbakanın uykuları kaçmakta. Çünkü dedikleri tarihte (YENİ ANAYASA’yı) yapamadılar. S. Başbakan bir türlü kendini garantiye alamadı, huzursuz.

  Açılım süreci ve devletin kuruluşlarından T:C’nin silinmesine yönelik çalışmaların hızlandırılmasına karşın halkın verdiği, isimlerinin başına T:C yazmaları tepkisi; birilerini korkuttu. Geri adım atıldı. Silinen T:C’ler yeniden yazıldı. Böylece Hükümet ve Başbakan (0), asil Türk milleti (1) olarak öne geçti.
  S. Başbakan sık sık, “Biz yetkiyi halkımızdan aldık. Sadece ona sorumluyuz!” gibi ne anlama geldiği bilinmeyen söylemlerde bulunuyor. Zaman zamanda, “Biz güçlüyüz, bu gücü halkımızdan alıyoruz!” demekte. İkincisi açık ve net; güç halktan alınıyor.

  Doğru. Doğrusuda budur. Bir iktidar gücünü halkından almıyorsa o iktidar sorunludur.

  Şimdi bir soru soralım: madem oyunuzu devamlı artırıyorsunuz, madem muhalefetin adı bile yok. Yavru ve çeyrekler, madem halk hükümetin yanında, hükümetten memnun, madem yapılan zamları eleştirmiyor kabulleniyor, madem ‘En büyük sensin! Seninle gurur duyuyoruz diye seni bağrına basıyor.

  Öyle ise Silivri’de adalet istiyoruz diyen guruba, biber gazlı tazyikli suyu neden sıkarsınız?
Geçinemiyoruz biraz merhamet diyen emekliye neden ‘Allah gözünüzü doyursun’ dersiniz?

  Madem işler ayna, madem halk hükümetin yanında bu gaddarlık bu merhametsizlik, bu vicdansızlık niye? Neden insanları biber gazlı tazyikli suya boğarsınız? Nedendir bu hoşgörüsüzlüğünüz?

  Anayasa’nın 141 Mddesi, “Mahkemelerde duruşmalar herkese açıktır” açık ibaresine rağmen Silivri’ye koşan,  birazcık adalet isteyen Türk insanını neden üç kilometrede indirip, yaya yürütüp, biber gazlı tazyikli suyla boğmaya teşebbüs edersiniz?

  PKK silahları neden bırakacak? Otuz yıldır canhıraş savaş veren Pkk, hiçbir şey almadan silah bırakacak öyle mi? PKK’yı, Kandili, Apo’yu siz bu kadar ebleh, bu kadar salak mı sanırsınız? Neyin karşılığı silahlar bırakılacak?

  S. Başbakan, “Silahları bırakın ve gömün!” diyerek güya Pkk’lı militanlara akıl veriyor, yer gösteriyor. Silivri’deki davaların ana suç maddesi zanlıların ısrarla, “Bu silah ve mühimmatlar bize ait değildir” Feryat ve itirazlarına rağmen toprak altından çıkan silahlar oluşturmuyor mu?

  Bu durumda S. Başbakan acaba suç işlemiyor mu? Yarın öbür gün devran dönüp iktidar el değiştirip bu silahlar da gömüldükleri yerlerden çıkarılırsa; acaba kim ya da kimler ne ile nasıl suçlanır, bunların hesabı yapıldı mı?

  Türkiye Cumhuriyeti’nin herkesin uyması zorunlu olan yasaları var. Bu yaslar halen yürürlükteler.  Pkklıların geçişleri hangi yasanın hangi maddesine uydurulacak? Hangi savcı buna nasıl göz yumacak?

  S. Başbakan, Asya gezisinde, “ Türk Silahlı Kuvvetleri hükümetin kendisine vereceği kadar görev yapacak” dedi. Tamam da bu görevi hangi hükümet yetkilisi hangi yasanın hangi maddesine göre verecek? Görevini yapmayan savcı, görevini yapmayan asker sorumlu olmayacak mı? Bunu nasıl halledeceksiniz? Yoksa siz, Türkiye Cumhuriyeti Devletini bir aşiret devleti mi sanmaktasınız?
  Şu asla unutulmasın. Tarih buna şahittir. “Ayarını bozduğunuz kantar gün gelir sizi de tartar.”

  Bu milletin sinir uçlarıyla fazla oynamayınız. Bu millete yeniden TÜRKÇÜLÜK yaptırmayınız. Aklınızı başınıza alınız. Tuttuğunuz yol gittiğiniz yön yanlıştır.

  Yanlıştan dönmek bir erdemdir.

  Bu millete zulm etmeyiniz! Bu milletin ayranlığını kabartmayınız. Her türlü acıya rağmen 12 Eylülün getirdiği huzur ve kardeşlik ortamını bozmayınız. Et ile tırnağı ‘ETNİSİTEYİ’ kaşıyarak bozmayınız.

  Unutmayınız ki, sele ilk kapılanlar daima bendi yıkanlar olur.

  Esen kalınız. 

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!