Nazım Peker
Nazım Peker

Ne Çekiyorsak Dincilerdendir

Sevgili okurlarım, mayınlı bir tarlaya girdiğimin farkında olarak; bazı açıklamalar yapmama izin veriniz. Sakın ola, başlığa bakıp, Beni ve yazımı din karşıtlığı ile suçlama gafletine düşmeyiniz. Bu satırların yazarı, 1970 yılından bu yana Allah’a tek rekât namaz borcu olmayan birisidir. Elhamdülillah 2005 yılında, TBMM başkanı Sayın Toptan, Konya milletvekili Sayın Angı, Konya Büyükşehir Belediye başkanı Sayın Akyürek, BBP genel Başkanı rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu, çocuk yaşta bir kıza tecavüzden tutuklu H. Üzmez’in de Haç farizasını yaptığı yıl ben de bu görevimi yapmış bulunmaktayım. Mekke’de Ummül Kurra otelinde beraberdik.
 
Onun için, Kuran’daki dine değil de, uydurulan dine tabi olanlara ve böylesine bir uydurma dini bize empoze etmeye ve dayatmaya çalışanlaradır sözüm.
 
İslâm dini cihan şumül-EVRENSEL-dir. Ülkeleri ve kıtaları, bütün ırkları muhatap alan, bütün insanlığa seslenen ve hitap eden bir dindir.
 
İslâm, hoş gören, bağışlayan, zorlaştırmayan-kolaylaştıran, nefret ettirmeyen-müjdeleyen bir özellik ve güzelliktedir.
 
Zaman zaman bazı menfaat guruplarınca, rayından çıkarılmasına rağmen; bazı cesaretli dindarlar tarafından omuzlanarak, Allah’ın Lütfi ve koruması ile tekrar tekrar asıl mecrasına oturtularak günümüze kadar getirilmiştir.
 
Dindarların, dinle bir alıp veremedikleri yoktur.
 
Asıl problem, dincilerle ve siyasal İslamcılarladır. Onların dünyadan dünyalık beklentileri vardır. Din, bu haksız ve acımasız isteklerine karşı çıktığı içindir ki bu kesimin din ile problemleri olagelmiştir. Onun içindir ki dine ve Allah’a giden hakikat yolunu, din ve Allah ile tıkamak istemişlerdir.
 
Buna canlı ve ibretlik bir örnek olarak; Elmalılı Tefsirini ve Buhari Tercüme Şerhini gösterebiliriz.
 
Dinciler ve siyasal İslamcılar el birliği ile Atatürk düşmanlığı ve kini yayarlar etrafa. Oysa bu zatı muhteremler, bizzat Atatürk’ün emri ve TBMM’sinin kararıyla Elmalı’ya, “ Kur’an’ı Türk diline tercüme ve tefsir edeceksin.” dediklerini unutarak; bugün onlarca baskılarını yaparak deli para kazandıklarını unutmuş görünmektedirler..
 
İşte Atatürk dine böyle bakıyordu.
 
Yine ardından Atatürk’ün ve TBMM’nin kararı ile 12 ciltlik, “Buharî Tercüme ve Şerhi” yaptırılmıştır.
 
Şimdi hangi yüz ve hangi İslâmi bilgi ile Atatürk’e ve onun TBMM’ne dil uzatılmaktadır. Bu, hangi gerçek dindarın yapabileceği bir hakarettir? Eğer yapıyorsa bilmediğindendir. Ama siyasal İslamcılar ve dinciler bile bile bir gerçeği ters yüz ederek, hakarette bulunmayı da dinin bir gereğiymiş gibi göstermektedirler. İnsan biraz utanır, insan biraz Allah’tan korkar değil mi efendim?
 
Efendim diyorlar ki, “Atatürk din adına ne yaptı?” Bu soru cahilce değilse biliniz ki haincedir. Doğruyu söylemeye yüreği ve menfaatı elvermeyenlere karşı ben söyleyeyim. Atatürk, Güzel İslâmı kanser gibi sarmış hurafeyi yıkarak yerine Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın ‘ Elmalılı Tefsirini’ koymuştur yetmiyor mu?
 
Bir gerçeği söylemeden edemeyeceğim. Sevgili okurlarım Kuran’ın içinde ki dinde; ne bizi ne de çağımızı rahatsız ve huzursuz edecek tek bir ayet yoktur.
 
Dinciler ve siyasal İslamcılar, halkımızı Kuran’dan uzaklaştırmanın ve uzak tutmanın yolunu böyle iftira mekanizmaları ile başarmak istemektedirler. Bilirler ki halk, Kuran’ı okursa aydınlık ortaya çıkacaktır. Aydınlığı ise sadece yarasalar sevmezler.
 
Türk insanı, kendini hurafelerin ve karanlığın içine hapsetmemelidir. Bizim ilk ve tek görevimiz; okuyup düşünerek, ufkumuzu ve çapımızı genişletmek olmalıdır. İslam’ın evrenselliğini küçültmeyi tercih edeceğimize, kendi idrak ve düşünce alanımızı büyütmeliyiz ki, yarasalar gizli inlerine çekilsinler.
 
Aydınlık beyinlere, hür iradeli bilim adamlarına ihtiyaç vardır. “Laik ülkenin okullarında din dersi verilemez diye diye!” bu güzelim dini merdiven altına ittirenlerden de umarım Allah hesap soracaktır.
 
Yazımı G. Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Allah (cc) kendi iradesini yeryüzüne hâkim kılmak için iyi insanları kullanır. Kötü insanlar ise kendi kötü iradelerini yeryüzüne hâkim kılmak için Allah’ı kullanırlar.” Sözüyle bitirmek istiyorum.
 
Esen kalınız.   
 
NOT: Bu son cümleye de itiraz edenler çıkacaktır.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!