Faşizm, sadece baskı ve susturmak değildir. Susturmak, sindirmek ve kendisi gibi konuşmayı sağlamaktır.
Bugün Türk toplumunun % 50’nin geldiği nokta:
Açılım süreci devam ederken, sürece tepki gösteren bizleri, “Hayvanlar bile anladı çözüm sürecini de sizler anlayamadınız!?” diyerek suçlayan ve bu süreci alkışlayan zihniyet, süreç sonlandırılıp, süreçle mücadeleye başlanıp ve HDP’liler tutuklanırken de alkış tutuyorsa:
Gerisini siz düşünün ve yorumu da sizler yapın!
Yargıtay açıkladı: Yargıya güven % 85 den, % 30 a kadar düşmüş!
“Adaletin kestiği parmak acımaz” diyen bir güvenden güveni,% 30 a düşürenler kim acaba?
Asil ve necip Türk halkı, yargıya güvenini neden kaybetti?
El Nusra ve El Kaide, “Türkiye dünyadan izole edilirse; nefes alamaz ve işi biter.” Derken Türkiye’de el Nusra ve El Kaide sempatisini nasıl izah edeceğiz? Akıl terazimizin neresiyle tartacağız?
Cumhurbaşkanı halkı sokağa çağırıyorsa, HDP halkı sokağa çağırıyorsa ve bu halk birbirinin boğazına sarılıp ülkeyi, kan gölüne çevirmiyorsa; bu halkın nesini gösterir. Aptallığını mı, asaletini mi, kardeşliğini mi?
Evet! Bu asil millet, birbirinin boğazına sarılmıyorsa bu, ülkemiz için, devletimiz için, demokrasimiz için büyük bir kazançtır.
Türk toplumunun güvene ihtiyacı vardır.
Bu güven muhakkak verilmelidir.
1-Maaşımı alacağım,
2- Kredi kartımı ve borcumu ödeyeceğim,
3-Hayatımı güven içinde sürdüreceğim.
Umudunu kaybettirmeyeceğiz. Ona umut verip, güven ve garanti içinde olduğunu hissettireceğiz. AKP biterse Sayın Erdoğan, Erdoğan biterse AKP biter, AKP biterse ülke batar algı ve hesabı yerine güven vermeliyiz.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, kökleri sağlam ulu bir çınar olduğunu; ekonomik ve sosyal olarak güçlü ve çağdaş bir devlet olduğunu bu asil millete anlatmalıyız.
Bu millet, yaşadığı onca terör saldırı ve eylemlerine rağmen yıkılmamıştır. FETÖ alçak kalkışmasında, Ordu-Millet, Millet-Polis dayanışmasını sağduyu ile göstermiş ve hain kalkışmaya canı ve kanı pahasına yol vermemiştir.
Hainler, satılmışlar, ihanet içinde olanlar, terör destekçileri hariç; seçimle gelenler elbette seçimle gitmelidirler.
Bizim yapmamız gereken! Eğer dansı beğenmiyorsak müziği değiştirmeliyiz. Müzik değiştiğinde dans kendiliğinden değişecektir.
Esen kalınız.