Nazım Peker
Nazım Peker

Kuran Diliyle Terör ve Tedbirleri

 Ülkenin öncelikli sorunu terör ve terör belasıdır.

 Bu muhteremler; “Çözüm Süreci “ adı altında terörün önünü açtılar. Ona şehirlere yerleşme, silahlanma ve dağ kadrolarını ve birimlerini takviye imkânı verdiler.

 Bugün Türk insanı, metrolardan, tren istasyonlarından, AVM’lerden, kalabalık yerlerden uzak duruyor. Sebebi: TERÖR ve terör korkusu!

 Bizi yönetenler, terörün sırtını sıvazlayarak, bebek katilini şirin göstererek oy toplamaya, iktidarda kalmaya özen gösterdiler. Bu istedikleri bir yere kadar da oldu. Hesapları tuttu, iktidarda kaldılar.

 Ya güzel ülkemiz? Ya bu güzel ülkenin insanları? Ya bu ülkenin huzuru için gece-gündüz canları pahasına gayret gösteren asker ve polislerimiz?

 Her gün gelen şehitlerin; eşleri, çocukları, ana ve babaları. Onların akıttıkları gözyaşlarını nereye koyacağız? Hangi sevap hanemize iliştireceğiz?

 Hamd olsun biz bu konuda mürekkep yaladık diyenlere; acizane terör konusunda KURAN’ın ne dediğini bir hatırlatayım istedim: ”Allah’a ve Resulüne savaş açanların ve yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışanların cezası; ancak öldürülmeleri, yahut asılmaları veya ellerinin çaprazlama kesilmesi, yahut o yerden sürülmeleridir. Bu cezalar onlar için dünyadaki bir rezilliktir. Ahirette de onlara büyük bir azap vardır.” Maide:33

 Ayet ne güzel açıklamış, ne güzel de öneri sunmuş. Sizler bu ayetleri okumadınız mı? Yoksa buraya kadar gelmeden okuldan mı ayrıldınız?

 Ayetin dip notunda: tarif edilen suç: “terör, yol kesme, kan dökme, eşkıyalık, yağma,  masum insanları öldürme gibi toplumun huzurunu bozan meşru olmayan eylemlerin” ne derece tehlikeli olduğuna işaret etmektedir.”

 Hani sizde rehber Kuran idi? Hani her işte ona müracaat gerekliydi?

 Bakın Kuran daha neler yazıyor: “ Onda (Tevrat) üzerlerine şunu da yazdık. Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş kısas edilir. Yaralar da kısasa tabidir…………..” Maide:45

 Kuran’ın açık seçik tarif ettiği teröre karşı siz ülkeyi yönetenler; hangi yetki ile terör ve terörist başıyla görüşmeler yaptınız? Hangi gerekçe ile aynı masada oturarak sözde barış (!) görüşmeleri müzakere ettiniz?

 Anaların gözyaşı akmasın diye diye terörü neden şımarttınız da; şimdi polisin ve askerin kanı ve canı pahasına; “Sokak sokak terörü temizlemeye” uğraşmaktasınız?
 Şimdi akan gözyaşları sizi boğmayacak mı sanırsınız? Rahat rahat uyacağınızı mı ummaktasınız?

 Biz affetsek, bağışlasak bile: Kuran emrini göz ardı ettiğiniz için Allah sizi affedecek mi bilemem!?

 Esen kalınız.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!