Sevgili okurlarım idam alkışlanacak, beğenilecek bir ceza elbette değil. Gel gör ki haksız yere adam öldürmek, işkenceler yapmak, bebek ve kadınları katletmek, ırzlarına geçmek, yakmak, yıkmak da bir o kadar beğenilecek eylem değildir.
Zaten idam caydırırcı bir gerekçeyle yasamıza konmuş sevimsiz bir madde idi. Bunu kimse inkâr edemez. İdam gerekli midir sorusuna “elbette” demek biraz düşündürücüdür. Bütün insanlar elbette aynı vicdan ve merhamet sahibi değildirler. Öyle vicdansızları, acımasızları var ki yaptıkları tiksindirici ve canice olmaktadır; boşandığı hanımını kezzapla yakanlar, askerlerimizi acımasızca şehit edenler, belediye otobüsünü ateşe verip içindekileri cayır cayır yakanları görmezden gelmek de doğru mu?
Türkiye’de 1984 yılından bu yana idam cezaları uygulanmamaktadır.
Kalemlerini kırarak “İDAM” cezası vermek durumunda kalan değerli hâkimlerimizin verdikleri bu cezaların hiç biri o günden beri uygulanmamıştır. Pek çok dünya ülkesinde de bu ceza uygulanmıyor. Ama ABD gibi süper ülkeler uyguluyor. Bu onların medeni ve çağdaş olmadıkları manasına da gelmiyor.
Bizde 2002 de MHP’nin de içinde olduğu koalisyon hükümetince idam: terör, savaş, tehdit gibi haller dışında tamamen kaldırılmıştı. 2006 yılında S. Başbakan Erdoğan’ın imzasıyla terör, savaş hali, yakın tehdit gibi hallerde bırakılan idam cezaları da kaldırıldı.
S. Başbakan idamları kaldıran kendileri değilmiş gibi son günlerde “İDAM yeniden getirilsin!” demekte.
Acaba neden?
Bu isteğini söylerken Bakanlarıyla ya da AKP’nin MKYK ile konuşmuş mudur, görüşmüş müdür? Eğer öyle olsaydı S. Adalet Bakanı: “Bizim öyle bir çalışmamız yoktur.” der miydi? Gerçi Başbakan son günlerde böyle görüşmeleri yapmıyor olacak ki, Patriotlar konusunda da Dış İşleri bakanıyla ters düşmüştü.
Eylül 2012’de yapılan bir ankette (Konsenssüs’ün) idam cezasının getirilmesini isteyenler % 54.9, hayır getirilmesin diyenler: % 45.1iken Kasım başındaki anketlerde bu oran %70 gelsin % 30 gelmesin şeklinde çıkmıştır. Demek ki halkımız TERÖR olaylarından ve şehit sayılarından iyice bıkmış görünmektedir.
S. Başbakan her işi, 2014’e göre dizayn etmeye çalışmaktadır. MHP’nin: “ Haydi idam yasasını getir. TBMM’nde biz de destek verelim ve yasa çıktıktan sonra da yeni bir suçtan yargılama yaparak (Terörü yönetmek, ceza evinden emirler vermek gibi) APO’yu idam edelim. Hodri meydan” çıkışı S. Başbakan’ı zora sokmuştur. Hassasiyetleri yüksek milliyetçi ve muhafazakâr oyları kaçırmamak adına böyle çıkış yaptığı muhtemeldir.
Ben inanıyorum ki S. Başbakan böyle yasa teklifini asla TBMM’ne getiremez. Çünkü bu teklif, hem BDP’nin hem de AB’nin tepkisine uğrayacaktır. Başbakan bundan korkar. Oysa AB’nin ne özelliği kaldı? Bütün üye devletleri borç batağında ve iflasla boğuşmakta; AB’ye girip de onların ekonomik dertlerine ortak mı olalım?
Sevgili okurlarım özetle S. Başbakan getiremeyeceği “ İDAM CEZASI” geri getirilsin teklifi: Milliyetçi ve sağ oyların uçup gitmesine yönelik bir GAZ alma ve gönül okşama çıkışıdır. İdamı kaldıran bir insan yeniden getirir mi? Adama sormazlar mı?. “ Madem getirecektin neden kaldırdın?”
S. Başbakan: “ TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALAMAZ!”
Ama sizleri ve bizleri biraz oyalar. Kim bilir belki de başlatılan ve başını ağrıtan: “ÖLÜM ORUÇLARINA” bir tehdit de olamaz mı?
Sizce de idam geri getirilsin mi? Bana göre: “EVET” getirilsin
Esen kalınız.
