Demokrat Olmak Nasıl Bir Şey

Almanya yıllarımdı. Çalıştığım bölgede CDU’nun Gerda diye bir bayan bölge temsilcisi vardı.
 
Zaman zaman bir birimizi ziyaret eder, sohbette bulunurduk. Almanya-Türkiye ilişkilerinden, dünya ilişkilerine kadar geniş bir yelpazemiz vardı.
 
Bir Pazar günüydü.
 
Gerda’yı, iki kızı ve köpeği ile kaldırımda okula doğru giderken gördüm. Merhabalaştık. Kızlarını ve köpeğini sevdim.
 
“Hayırdır Gerda, bu ne gezmesi, nereye?” diye sorunca.
 
“Bay Peker Auswahl-seçim var. Oy kullanmaya gidiyorum.” Dedi.
 
Bunun üzerine kendilerine, “De sene Bay Kohl, bir oy daha alacak!” deyince; Gerda’dan hiç beklemediğim bir yanıt geldi.
 
“Hayır Bay Peker. Bu kez oyumu CDU’ya vermeyeceğim. Die Grüne-Yeşillere vereceğim” Bunun üzerine ben hayretler içinde kaldım ve sordum.
 
“Ama Bayan Gerda siz CDU’nun bölge temsilcisi değil misiniz, bu nasıl olacak?”
 
Gerda gayet soğukkanlı ve normal bir şekilde: “Evet ben CDU’nun bölge temsilcisi ve yetkilisiyim.”
 
Bir an duraksadım. Şaşırmıştım. Kendime gelince, “Bu nasıl olur? Neden CDU’ya oyunu vermeyeceksin?” sorusunu sordum.
 
Gerda hiç düşünmeden, “Bay Peker Helmut KOHL ve CDU iyi yapmıyorlar. Enflasyonu: % 3.50 den: 3. 65 e çıkardılar. Biraz kendilerine gelmeleri gerekli; sanırım kendilerine ya çok güveniyorlar ya da biraz şımardılar. Bana güvenmesinler. Ben onların sırtıma basacakları bir kimse değilim”
 
İnanın hayretten ne yapacağımı ne diyeceğimi bilemedim ve Türkiye’mi düşündüm. Benim ülkemde hangi yiğit, hangi yetkili kendi partisi dışında bir partiye ve lidere oy verebilirdi?
 
Gerda’nın yaptığı mı doğru yoksa bizlerin partimize ölümüne verdiğimiz destek mi?
 
Gerda’ya sordum: “Yeşillere verdiğin duyulursa sen CDU’dan atmazlar mı?” Bu sorumu anlamakta çok zorlandı: düşündü düşündü ve” Neden Bay Peker? “dedi. Evet, neden sevgili okurlarım?
 
Bizde Genel Başkanlar neden şımarırlar, neden yolsuzluk ve rüşvetle anılır olurlar? Kimlere güvenirler
 
Acaba diyorum, bizde Gerda gibi yapsak: partimizi ve liderimizi şımartmasak, aşırı destek vermesek; gerektiği zaman tenkit edebilsek: daha doğru daha iyi mi yönetiliriz diye düşünüyorum.
 
Siz ne dersiniz sevgili okurlarım?
 
O günden beri hep düşündüm; acaba DEMOKRASİ nasıl bir şey diye? Kohl’ün yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet, iltimas, ihaleye fesat karıştırma, oğul ve yeğenine haksız çıkar sağlama, para sıfırlama, yandaşa ihale verme gibi suçlaması da yoktu.
 
Tek suçu; enflasyonu: 0.15 artırmış olmasıydı. Vah Kohl vah! Yanlış ülkede iktidar olmuşsun!
 
Ne olur, körü körüne inatla partileri ve liderleri desteklemekten ve savunmaktan vaz geçelim. Vaz geçelim ki, onlarda bizlere güvenip yanlış ve hatalar yapmasınlar. “Evde şu kadarı zor tutuyorum” demesinler, bizlere güvenip şımarmasınlar. “Ben koltuğu bırakmam, kongrede yapmam.” diyemesinler
 
Demokrasi işte böyle olursa: demokrat olunur.
 
Esen kalınız.