Hükümet ve S. Başbakan, ortalığa saçılan pisliğin kokusundan o kadar rahatsız, o kadar huzursuzlar ki, panik ataktalar.
Ne yaptıklarını ne yapacaklarını bilemez haldeler.
AKP iktidarına şöyle bir bakalım:
Bu iktidar zamanında, seks ve seks kasetleri gündem de. Çocuğa-Kadına taciz ve istismar gündem de. Çocuk gelinler, namus konuları öncelikli gündem de.
Neden acaba?
Bu iktidar döneminde;
Rüşvet almak-vermek gündem de.
İmar planları üzerinde oynama, okul ve hastane alanlarına; villa-konak- AVM yaptırılması gündem de.
Vakıf eserlerini paylaşma, ihlal etme gündem de.
Kültür varlıkları ve SİT alanları talan ve yağma gündem de.
TOKİ ve BANKA yağmacılığı gündem de.
Altın kaçakçılığı gündem de.
İmar yasasına muhalefet ve tahrif gündem de.
İthalat ve ihracat işlerinde rüşvet ve fesat gündem de.
Özelleştirme yapımlarında yolsuzluk-usulsüzlük gündem de.
Devlet imkânlarını (kamu mallarını) şahsi ve siyasi alanlarda kullanma gündem de.
Mali suç ve kusurlar gündem de.
Çete kurmak ve yönetmek gündem de. Kara para aklamak gündem de.
İlaç ve hastane yolsuzlukları gündem de.
Vatandaşı hor görme, muhalefete gaz ve tazyikli su gündem de.
Paşalara, ben bu ülkeyi seviyorum diyenlere, sindirme-korkutma, fişleme gündem de.
Çıkar amaçlı suç işlemek, örgüt kurmak ve yönetmek gündem de.
Yöneticilerin akrabası, eniştesi- oğlu- damadı, eşi, gelini gündem de.
Hükümetin her başarısında; bu bizim ustalığımızdır, biz yaparsak böyle yaparız gurur ve kibri gündem de.
Neden acaba?
Her başarısızlığında, her baltayı taşa vurduklarında da:
Ergenekon’un işidir.
Derin devletin işidir. (Gerçi bu iki şık bitti artık)
Faiz lobisinin işidir,
Vaiz lobisinin işidir.
Dış güçlerin işidir.
İsrail’in, dış güçlerin işidir.
Diyelim ki hepsi doğru. Siz haklısınız:
Peki bu HIRSIZLIKLARI yapan, RÜŞVET çarkını döndüren, İHALELERE fesat karıştıran, İMAR planlarıyla oynayan, bakan çocuklarının evlerine kutu kutu para koyan, banka müdürünün evine milyon dolar saklayan KİMLER?
CIA mı, MOSSAD mı, FBI mı? Bahçeli mi, Kılıçdaroğlu mu, Ergenekon mu?
Biz bekliyorduk ki, “ Bunları yapan babamın oğlu da olsa sonuna kadar üzerine gideceğiz” diyen Başbakandan, Bakanları derhal görevden alıp, soruşturmanın selameti için gerekli bütün fiziki ve moral yardımları yapmasıydı.
Gelinen nokta; rüşvet, hırsızlık, kara para aklama gitti.. Bunu kim neden yaptı, bize bir komplo yapıldı işine döndü.
Siz emniyet müdürlerini görevden almakla,”Evet bir pislik var amma, üzerini kapatmaya çalışıyoruz” imajı vermiyor musunuz?
Herkes suçlu, herkes görevi kötüye kullanıyor da, bu RÜŞVET çarkını döndürenlerin hiç mi SUÇU yok?
Hükümet ve Başbakan, Cemaatle papaz olduktan sonra TÜRK YRGISI sanki daha bir bağımsız oldu gibi.
Bu olaylarda, kopan toz-dumanda S. Cumhurbaşkanı nerede? Diyanet işleri Başkanı nerede? Neden fikir beyan etmezler, görüş sunmazlar.
Hayret ki ne hayret.. Susmak, suçu kabullenmek mi oluyordu?
“Herkes yapıyor, birazda bunlar yapsın” diyen kardeşim; Yolunu şaşırmış kişiye, “ İyi gidiyorsun” demek büyük günahtır unutma!
“Kula bela gelmez HAK yazmayınca. HAK, bela yazmaz kul azmayınca!!”
Yazımı, “Allah’ın izni olmadan hiçbir musibet başa gelmez. Her kim de Allah’a iman ederse, O, onun kalbini doğruya götürür. Allah her şeyi bilir.” (Tegabün: 11) Ayetinin anlamıyla sonlandırıyorum.
Abdestinden şüphesi olmayanlara naçizane hatırlatalım dedik.
Esen kalınız
