“Allah fakirleri sever. Onlar cennete zenginlerden 500 sene önce girecek”, peygamberimizin makarnanın asırlar önce olduğunu unutup, “makarna suyuna ekmeğini bandırıyor” demesi nasıl bir zekâ ürünü. Hazret 5,6,7 yıldızlı otellerde seminer ve konferanslar verirken halkın çoğunun adını bilmediği et yemekleri menülerinde eksik olmaz… Bu dünyada fakir halka cenneti vaat eden diyanet olası hicretleri (!) için Amerika’da gökdelenler, villalar, çiftlikler satın alıyor.
Halk TV de bir programı gözümü kırpmadan bir saatten fazla izledim. Edirne’de hakimlik yapan bir bayan tabiri caizse tam suç makinası… Rüşvet, tehdit ve şantajları olağanlaşınca Adana ya gönderiliyor.
Dallas dizisinin yerli versiyonunda bir iş adamı ve vali yardımcısı eşiyle birlikte yaşıyor(!). İş adamı hakimenin oğluna gübre fabrikası hediye ediyor(Tam gübrelik durum). Orada da icrai faaliyetlerine devam ediyor. Corona zamanı adliyedeki emanet uyuşturucuyla demleniyor. İş adamı bütün bunları yukarı makamlara ilettiğini söylüyor…
Söz adaletten açılmışken laik cumhuriyetin Adalet Bakanı sosyal medyada şeriatla ilgili yorum yapan gençler için acilen tutuklama talebi isteyip kırmızı bülten çıkartıyor. Bir an kendimi İran veya Afganistan da hissetmedim desem yalan olur. Bu olaylar üzerine cihat, şeriat diye höykürerek güvenlik güçlerinin önünde İsrail’i protesto etmek için mekân basıp ortalığı dağıtıyorlar. Birileri çıkmıyor mu, “Koçyiğitler İsrail AVM’lerde değil Gazze’de katliam yapıyor” diye. 15 temmuzda çatılardan uçaklara kafa atanlar, tankın egzozuna bez tıkayıp durduranlar bu yiğitlerin soyu değil mi?
Bütün bunlar olurken “Allah fakirleri sever. Onlar cennete zenginlerden 500 sene önce girecek”, peygamberimizin makarnanın asırlar önce olduğunu unutup, “makarna suyuna ekmeğini bandırıyor” demesi nasıl bir zekâ ürünü. Hazret 5,6,7 yıldızlı otellerde seminer ve konferanslar verirken halkın çoğunun adını bilmediği et yemekleri menülerinde eksik olmaz… Bu dünyada fakir halka cenneti vaat eden diyanet olası hicretleri (!) için Amerika’da gökdelenler, villalar, çiftlikler satın alıyor.
Bunlar olurken Fener Ortodoks Patriği Fatih kaymakamlığına bağlı bir memur olduğu tanımamazlıktan gelip Avrupa’daki toplantıda bizim Dışişleri Bakanımızın karşısında ne yetkiyle yer alabiliyor. Daha önce Patrikliğin Fatih de epey arazi satın alıp kendi Vatikanlığını ilan edeceğini düşünenler çoktu. Hele İstanbul kanalında ısrar edilmesi Ekümenlikle ilişkisine yorumlayan münafık muhalefetin uydurması dendi.
Yani her tarafımız dökülüyor…Allah yardımcımız olsun.
