Ya bir de faal olan devlet kurumlarımızın neredeyse üzerine para verip sattığımız olanlar var ki, babası oğluna vermez. Bir kâğıt fabrikamız içindeki malzemenin 1/10 fiyatına satılıyor(!) Alan firma on katından fazla arazisini satıyor. Bugün tuvalet kağıdımız bile küffardan geliyor. Kitaplar ateş pahası.
Anneannem merhum hesap kitaptan anlamazmış. Birgün pazara alışveriş için gidiyor. Pazarcının 5 lira dediği ürüne “olmaz çok pahalı 15 lira olsun” der. Eve kârlı (!) bir alışveriş yaptığını söyleyerek döner.
Tamam, anneannem okul yüzü görmemiş birisi olarak böyle bir alışveriş yapabilir; fakaattt kendilerine ekonomist, hesap adamı diyenlere ne demeli?
Uyguladıkları yap-işlet-mahvet, pardon devret metotlarıyla maliyeti 3 yıl mücahitte verilen parayla yapılabilecek yol, köprü, hastaneler için 20 yıl daha garantili dolar ödemek hangi dehaların işi?
Küçük bir kente nüfusunun on, hatta yüz katı yap işlet mahvet usulü mücahitlere verilir, bir saat uzaklıkta havalimanı neden yapılır?
Aynı kente bir saat uzaklıkta komşu kentlerin havaalanı yapmak hangi zekâ ürünü? Hele bir Zafer Havaalanı öyküsü var ki beyinler öldürür. %95 hesap hatasıyla gelir kaybı oluyor.
Ya bir de faal olan devlet kurumlarımızın neredeyse üzerine para verip sattığımız olanlar var ki, babası oğluna vermez. Bir kâğıt fabrikamız içindeki malzemenin 1/10 fiyatına satılıyor(!) Alan firma on katından fazla arazisini satıyor. Bugün tuvalet kağıdımız bile küffardan geliyor. Kitaplar ateş pahası.
Sayın Erdoğan devletin kasasından beş kuruş çıkmayacak dediği köprü geçişi araçlar için 400 lira olurken devlet cebimizden 1400 lira daha yapan firmaya veriyor. Tabi yıllarca dolar bazında çocuklar ve torunlarımız borçlandırılarak…
Bendeniz her yıl matematikten zar zor geçtim. Ben değil vasat bir ortaokul öğrencisi bile bu kadar hesap hatası yapmaz.
Böyle olunca insan sormadan edemiyor: Yaşananlar CEHALET Mİ? İHANET Mİ?
Bence bu kadar cehalet için mastır yapmak lazım. Sıradan cahil bu kadarını beceremez
