Dünyadaki tüm Katoliklerin dinî kurumu Vatikan’ın bütçesi 300 milyon Euro iken Ali Efendi’nin bakanlık pardon başkanlık bütçesi 3 milyar dolar. Tabi her cuma toplanan cami ve Kur’an kursu paralarının 1/3 ünü saymazsak… Ali Efendi’nin itibarından neyi eksik olsun ki???
Dışişleri Güçlendirme Vakfı kuruluyor. Vakıf denince son yıllarda şeytanın aklına gelmeyen düzenlemeler geliyor. Vakıf yapılıp yurt içi ve dışına milyarlar aktarılıyor, Denetimlerden amade bu kurumlarca… Şimdi bu vakıfta dış ülkelerdeki Konsolosluk dahil her türlü taşınmazların satışlarını da yapabilecekmiş .Ne güzel yurt içi satışları bitti sıra yurt dışında satın aldığımız binalara geldi. Yakında uzaya niçin gittiği meçhul astronotumuz boş bir arsa bulursa hiç şaşmayalım. Akape döneminde olmaz olmaz bal gibi olur.
Ergenekon, Balyoz gibi davalara benzer bir tutuklama da 28 Şubat davamız daha doğrusu davaları vardı. Beş yıl sonra açılan ama zamanın siyasi liderlerinden rahmetli Erbakan’ın bile mağdur olmadığı bu dava yurdun birlik ve beraberliğine bir darbe girişimiymiş. Dün sabah 80 ve 90 yaşlarındaki Türk ordusuna şerefle hizmet edilen paşalar 1000 gün sonra Erdoğan’ın “affıyla” hücrelerinden çıkarıldılar. Bu paşalardan Çetin Doğan bunun bir af değil “Anayasal hak” ve “tahliye” olduğunu belirtti. Daha önce Sivas katliamında elinde benzin bidonuyla en ön saflarda yürüyen kara suratlı birisi yaşı(75civarında)sağlık ve yaşlılık nedeniyle tahliye edilmişti.
Son tasarruf tedbirlerine Diyanetbaşı Ali Efendi de uydu. Günlük kirası 4 emekli maaşı eden sevgili Audi 8 arabasına veda etti. Geçen hafta yurt dışında küffara İslamiyet’i anlatıyordu .Geçen günlerde beş yıldızlı otellerde mide ziyafetleri çekerlerken menüde bir kuş sütü yoktu. Fakir fukaranın verdiği vergilerle yenen yemek sonu umarım yemek duası da eksik edilmemiştir.
Dünyadaki tüm Katoliklerin dinî kurumu Vatikan’ın bütçesi 300 milyon Euro iken Ali Efendi’nin bakanlık pardon başkanlık bütçesi 3 milyar dolar. Tabi her cuma toplanan cami ve Kur’an kursu paralarının 1/3 ünü saymazsak… Ali Efendi’nin itibarından neyi eksik olsun ki???
ENGEL/SİZSİNİZ
Akape’nin tek yaptığı iyilik engelli vatandaşlarımıza sınavla işe almak olmuştu(O zamanlar her dilde torpil demek olan mülâkat yoktu). Bir tanıdığım kırk yaşından sonra girdiği sınavda Türkiye 5.olup öğretmen olarak atanmıştı, hem de bipolar bozukluğu olduğu halde…
Üç yıldır büyük bir fedakârlık göstererek girdiği uygulamalı dersinde maalesef gittikçe artan haksızlıklara sessiz kalınarak çok sevdiği mesleğinden memuriyete geçmesi adeta teşvik edilmektedir.
Okullar eğitim yuvası olmaktan çıkmış tam bir tımarhaneye dönüşmüştür Kutsal öğretmenlik mesleği itibarsızlaştırılarak paspas duruma düşürülmüştür
Sınıfta kalmanın kaldırıldığı sistemde üniversitelerin iki yıllık çocuk gelişimi bölümlerine eksi puanla öğrenci bile alınabilmektedir. Zevkle izlediğim “Bilgi yarışmaları” tam bir bilgisizlik yarışmalarına döndü. Üniversiteye ilk yüzde girenler bile yolun yarısında sapır sapır dökülüyorlar.
Hep yazdığım gibi bugün bir avuç Yahudi milyonluk Müslümanları ezim ezim eziyorsa eğitimine verdiği önem sayesindedir Bizde okullar hızla imam hatiplere dönüştürülürken onlarda okulların %85’ten fazlası bilim ve teknik üzerine… Kahrolsun denerek kola dökerek İsrail’i yeneceklerini sananlar bu eğitimin ürünleri değil mi?
Başta engellileri hayata yeniden bağlayacak eğitimdeki tüm engeller kaldırılarak çağdaş bir düzenlemeye acilen ihtiyacımız gelip geçiyor!
