Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Ümit Özdağ’ın Tutuklanması Birleşmeye vesile Oldu…

featured

Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın, tutuklanmasına, siyaset yapmasına mâni olunmasına, O’nun üzerinden herkese korku salınmasına, isdibdat yaklaşımlarına, şiddetle karşı çıkıyorum. Tek tesellim Cenab-ı Allah’ın veya Efendimiz Hazretlerinin bize bıraktıkları… Bazı şer vardır ki, hayra sebep olur… Aynen katılıyorum… Hoca’mızın, tutuklanması, onun sevdiklerinden ayrılması, esasında birleşmeye vesile oldu… “Bütün Türk’ler Bir Ordu” gerçekleşmek üzere…

Hayat zor bir maraton. Burada rahat yok. İnsanoğlu imtihan için yollandığı yerde rahat etmek şansına sahip olabilir mi? Mal, mülk ve zenginlikte rahatımızı sağlayamaz. Onları elde tutabilmek kaybetmemek duyguları sürekli beyninizi kemirir. Nereye hangi ülkeye kaçırayım, alın terimle (!) kazandığım, kamyonet dolu aracı, yamyamların elinden nasıl koruyayım. Alın size manevi bir sıkıntı daha.  Bedenimiz, bizlere bahşedilmiş harika düzeneklerdir,  yapacağımız eziyet, mesela, sigara içmek, tembellik vs. gibi durumlar, ileri zamanlarda hesapta olmayan zorluklarla karşı karşıya kalmamıza sebep olabilir. Ömrümüzün son saniyelerine kadar, elden ayaktan düşmemek dileklerimle, hepinize merhabalar olsun…

Türkiye birden büyüktür, derken bu lafın klişeleşeceği, en azından beynimde klişeleşeceği aklıma gelmemişti. Şu anki durumlara bakarak, cümleyi, her yazımda yazmanın ihtiyaç olduğuna düşünmeye başladım… Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın, tutuklanmasına, siyaset yapmasına mâni olunmasına, O’nun üzerinden herkese korku salınmasına, isdibdat yaklaşımlarına, şiddetle karşı çıkıyorum. Tek tesellim Cenab-ı Allah’ın veya Efendimiz Hazretlerinin bize bıraktıkları… Bazı şer vardır ki, hayra sebep olur… Aynen katılıyorum… Hoca’mızın, tutuklanması, onun sevdiklerinden ayrılması, esasında birleşmeye vesile oldu… “Bütün Türk’ler Bir Ordu” gerçekleşmek üzere… “Ama abi bunlar Müslümancılar ve de akılsız Türkmenin de uyanması gerçekleri görmesi an meselesi…

Bağıra bağıra, boğazımız parçalandı. Ey ahali, hiç kimse sızlanıp durmasın. İktidara kızmayın, Türkiye’nin tek problemi, muhalefettir. Ülke siyasetini dizayn eden üst akıl, aldığı derslerden sonra, ilk önce muhalefeti elden geçirmenin gerektiğini görmüş ve bunun tedbirini almıştır. ABD’deki hamburgerci üzerinden yürütülen süreç, AKP hükümetinin devamı için elinden geleni yapıyor. Küçüğü, kartı ayırt etmeksizin bütün kriptolar gereken her şeyi hatta daha fazlasını ziyadesiyle yapıyor.  Bu çabalar, semeresini vermeye başladı. AKP bazı anketlerde birinci parti durumuna geldi. Normalde %’1 in altına düşmesi gerekirdi.  Geldi ama yetmez. İyice pekiştirmek lazım. Bunun için Küçük Kripto (KK) her türlü soytarılığa hız verdi. Kırmızı kart rezilliği, bana göre ilk değil, sonda olmayacak… Gerçi, kendi aralarında bile tutmadı. İsteksiz, isteksiz kırmızı kart çıkaranlar da gündemin yoğunluğundan yok olup gittiler. Bu böyle devam ettikçe ki anladığım kadarıyla da devam edecek. Bu sefer RT sandığı tez elden ortaya çıkarabilir… Türkiye’nin, “Daha dip yok“,  denilecek durumunda AKP zaman zaman birinci çıkıyorsa, bundan sonra ikiye inme ihtimali yoktur. Bu altın fırsat, genç, toy ve aptal bir kripto tarafından heba edildi ediliyor… Küçük Kripto, aynı zamanda ilk turu bağlamakla görevli. Peki ilk turun son görevi ne? Malûm sistemi hanedan haline getirmekÖnümüzdeki seçimler RT’in üçüncü kere seçilebilmesi olayını çoktan geçti. Artık ondan sonra, kimler, daha doğrusu Aileden kimler olacak konuşulacak. Ön yoklamaları zaman zaman da yapılıyor. KK, o zaman ne yapacak, “Adam kazandı” türü laflarla, kenara çekilecek, bizleri kaderimizle baş başa bırakacak. Bu gelişmeyi önleme gücümüz yok ama sahaya, bağlantısız bir aktör sokma hakkımız ve vaktimiz biraz geciksek de halâ var… “Bütün Türkler bir ordu” daveti derhal yapılmalı. derhal faaliyete geçmeli. Diğer partilerdeki Ülkücülerle birleşerek. Mansur Başkan fikri etrafında toplanılmalıdır. Bu durum KK’nın da oyununu bozar.  CHP içinden büyük çoğunluk, bu fikre yatkındır…

Padişahlarda bile olmayan yetkilerle donatılmış Sahip Efendimiz, yirmi yıllık klasik söylemlerinden birini daha yaparak, vatandaşı sabra ve metanete çağırdı. Bunda ne var, her zaman yapıyor diyenlere, iş öyle değil, diyerek başlamak gerekiyor… Bu sabır, vatandaşa değil. O zaten sabırla yoğrulmuş, şükür söylemleriyle uyutulmuş,  “Bir lokma bir hırka” felsefesiyle donatılmış, fakirlerin cennete daha önce girecekleri laflarıyla kandırılmış kimselere, değil… Bu sabır, bir türlü doymayan, sonradan görme zenginlere… Bazılarının beşli dediği ama 50-100 kişiyi geçmeyen mahdut miktardaki topluluk birkaç yıldır sabrediyor… TCMB rezervleri tekrar 128 milyar dolar seviyesine çıksa da, onu bir güzelce, cebellezine yapalım diye, sabır müptelası oldular. Rezervlerin henüz 45-50 milyar dolar seviyelerinde olduğu düşünülürse, biraz daha sabredecekleri anlaşılıyor. Eeee bu paraların hepsi, ortadaki bu kişilere mi gidiyor zannediyorsunuz. Tabii ki hayır. Aslan payı, ne alyansları kalınlaştırıyor, biliyor musunuz?

Yılbaşı’nda, Emekli memurla, işçi ve esnaf arasında zam farkı oluşunca, bütün ahmaklar, sırf muhalefet olsun diye ayağa kalktılar. Vay efendim, nasıl olurmuş, memur emeklisi niye daha çok alıyor, işçi ve esnaf emeklisi az alıyor, diye. Bilo’nun bile anlayacağı gibi anlatmamıza rağmen, duymazdan ve anlamamazlıktan geldiler. O avantajlı durum şimdi tersine döndü. Sebeplerini yazmıştım, tekrara girmeyeceğim… Memur emeklisi %11, diğerleri, %15 alacak. Ahmaklardan tepki var mı? Hadi şimdi de olur mu diye tepki gösterin…

Hafta sonu, inşallah, bütün beklentilerinizi karşılayarak geçer. Hepinizi Yaradan’ıma emanet ediyorum. Hoşça kalınız…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!