Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Türk Halkı Bozuk Düzene Alıştı

featured

Orta direk,  orta direk diye Özal Döneminde başlayan katliam RT döneminde semeresini verdi. Herkesin gözü aydın, artık yoklar… Zengin, hatta çok zengin ve fakir, hatta çok fakirden müteşekkil bir toplum oluştu. Pazar artıkları kapış kapış giderken, harcamakla bitmeyen paralara sahip, aşırı israf içindeki kitleler ortaya çıktı… Yolların arabadan geçilmemesi, AVM’lerin doluluğu, Jeeplerin bolluğu, %20’lik bir topluluğun varlığından kaynaklanıyor. Bunun yanında pazarcı mal satamamaktan şikâyet ediyor. Türkiye bu tezatları yaşamaya, en kötüsü kabul ederek yaşamaya başladı… Çok para çok kolay kazanılırken, az paraya ulaşmak büyük dert oldu.

Uzun ince yolda, menzile yaklaştık. Katettiğimiz mesafeye bakınca bunu daha iyi anlar olduk…Yokluklar, çileler, kavgalar, döğüşlerle geçen ömrün sonunu da her şeyi bildiğini söyleyen ama hiçbir şey bilmeyen biriyle heba ediyoruz. Anlaşılan 68 kuşağı da denilen bizler gün yüzü görmeden boyut değiştireceğiz… Hepinize merhabalar olsun.

Orta direkorta direk diye Özal Döneminde başlayan katliam RT döneminde semeresini verdi. Herkesin gözü aydın, artık yoklarZengin, hatta çok zengin ve fakir, hatta çok fakirden müteşekkil bir toplum oluştu. Pazar artıkları kapış kapış giderken, harcamakla bitmeyen paralara sahip, aşırı israf içindeki kitleler ortaya çıktı… Yolların arabadan geçilmemesi, AVM’lerin doluluğu, Jeeplerin bolluğu, %20’lik bir topluluğun varlığından kaynaklanıyor. Bunun yanında pazarcı mal satamamaktan şikâyet ediyor. Türkiye bu tezatları yaşamaya, en kötüsü kabul ederek yaşamaya başladıÇok para çok kolay kazanılırken, az paraya ulaşmak büyük dert oldu. Tıpkı asgari ücret gibi… İki fabrikatör oturmuş sohbet ediyor. Biri diğerine “Benim oğluma bir iş ver, hayatı öğrensin” deyince diğeri, “Yarın gelsin, Genel Müdür olarak başlasın.” der. Adam “Yok yok, biraz burnu sürtsün daha basit bir iş olsun.” deyince, “Üretim Müdürlüğü boş” cevabını alır… Gene, aynı gerekçelerle kabul görmeyince “Boş gece bekçiliği işi var ama, imtihanla” der… ülkemizde durum bundan ibaret.

Ülke, bu soygunu, bu talanı, bu yokluğu kaldıramayacak noktaya geldi. Geçenlerde otobüs durağındaki yaşlı bir karı kocayı çaktırmadan göz hapsine aldım… Belli ki biraz ilerideki halk ekmekten, bir tane francala almışlar… Poşetin içinden kadın bir parça koparıp ağzına atıyor, sonra diğeri… Yüzlerini inceledim. O kadar mutluydular ki anlatamam… Artık, katıksız ekmek, yeterli sevinç kaynağı olabiliyor. Aklıma, geçen dönem TBMM’de “Kuru ekmek buluyorlarsa, aç değillerdir” diyen Denizli Milletvekili geldi… Emekli derneklerinden birini yöneten boyu devrilesi Kazım Amca’mız da gözümün önünden geçiverdi… Nasıl tenkit ediyordu, tam,  helal olsun demek üzereyken, Saray’daki yemekte yaptığı konuşması ortaya çıktı. Yalakalığın, bobiliğin de bir adabı ve de sınırı vardır. Kazım Efendi, bir yemeğe değer miydi?

Ülkede, doğru dürüst giden tek iş, malûm kimselerin kayrılması ve de muhtemelen onlar üzerinden siyasetin finansmanının sağlanması. Gelirin %70-80’ini alan %20’lik kesimi de çıktığınızda, büyük çoğunluk fakr-u zaruret içinde. Bu durumu sosyal patlamalar noktasına getirmemek için, etkili ve tek silah olan “Din” tekrar devreye sokuldu… Eski Bakan ve Büyükelçi, “Bakara – Makara” Egemen’in taktiği her zaman prim yapar… Asgari ücreti, azami rezillikle açıklayan, Çalışma Bakamayanı, durumu kotarmak için, Peygamber Efendi’mizin sözlerine baş vurdu, şükür edebiyatıyla devam etti… Ağası daha da ileri gitti TBMM’deki grup toplantısını, “Fetih Suresi”yle açtı… Bir Afrika  ülkesindeki kanaat önderlerinden birinin dediği aklıma geldi. Diyor ki “Avrupalılar geldiğinde, ellerinde sadece İncil vardı, bütün zengin kaynaklar bize aitti… Şimdi ise, İncil bizim elimizde , bütün kaynaklar onların oldu…” Şu anki duruma aynen uyuyor değil mi? Bizim elimize sadece “Din” uygun görülüyor ama her şeye onlar sahip…

Dezenformasyonla mücadele sistemi maalesef tek yönlü çalışıyor… Sadece muhalefeti yalanlama olarak devreye giriyor ama İktidar tarafına uğramıyor… İspat çok da RT’nin son söyledikleri bardağı taşırdı… Bakın RT muhalefete neler demiş? Bunlar ESET sevici. Fırsatını bulsalar mersiye yazacaklar… Bunlar, ellerindeki koz gitmesin diye sığınmacıların dönüşünü de istemiyor… Yahu, sen başımız üzerlerinde yerleri var derken, muhalefet hemen gitmelerini istiyor… Sen ESET iktidardayken, konuşmak için bin takla attın ama O kabul etmedi, yani, ESET sevici aranırsa en yakın olan sensin…

Ekonomiden anlamayan, ekonomist nasıl varsa, futboldan anlamayan imparator da var… Hepimize müjde Fatih, Suudi Arabistan’a gitti. Gitsin de içime kurt düştü. Gene bir fon falan oluştu, işler sarpa sardı da hazret göz önünden kaçırılıyor mu? Gene iş, garip bir bankacının sırtına yıkılacak, saadet zincirleri devam mı edecek. Durun bakalım, kokusu çıkar…

Hepiniz Yaradan’a emanet olun. Hoşça kalınız…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!