Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Suyu görünce kurbağa, kırı görünce tosbağa

Suyu görünce kurbağa, kırı görünce tosbağa

Kış günlerinin bizlere zevk ; fakir fukaraya ,acı vererek geçtiği günlerin içindeyiz. Bu yüzden , garip gurebaya nazaran daha çok şükürler içinde olmamız gerekiyor…Şükrederken de , onların bizlerden beklentisi olan tepkilerimize aralıksız devam etmeliyiz. Bu hem , dilsiz şeytanlığımızı bertaraf eder hemde mazlûmların üzerimizdeki haklarına karşı gelir… Hepinize merhabalar olsun canlarım…

Geçtiğimiz hafta yapılan , Asgari ücret ve emekli zamlarını , birde benim penceremden seyrediniz… Olay her iki koldan da iktidara fayda maksatlı. Yapılan , tam , katışıksız şark kurnazlığı… İlk önce Asgari ücret… Ne kadar yüksek tutarsanız , sınırsız faydaları vardır… Buna bağlı diğer ücretlerde artacağı için , gelir vergisi olarak , büyük bir kaynak elde edersiniz… İkinci olarak , sigorta primlerinden , yüksek miktarlar elde edilebilir. Örnek : Aralıkta 2000 TL. prim ödeyen bir kimse , Ocak’ ta 3000 TL. yatırmaya başladı… Üçüncü olarak , piyasaya , işverenlerin kesesinden süreceğiniz paraları , ” Namert Vergileriyle ” geri toplarsınız. Bunun için KDV ve ÖTV oranlarında yapacağımız ufacık ayarlamalar kâfidir… Gelelim ikinci kısma yani kamu kesimine , yani memur ve emeklisine. Burada işler farklı yürüyor. El kesesinden saçma , yerini kısmaya bırakıyor. Atalar ne demiş , en kolay harcanan para , başkasının parasıdır. İş kendi Parana geldiğinde , ani bir fren oluyor. Memur ve emekli zammını bu pencereden değerlendiriniz… Bu olay siyasetin her kademesinde değişik versiyonlarda karşımıza çıkıyor. Yani ” Suyu görünce kurbağa , kırı görünce tosbağa ” olayı… Şark kurnazı münafıklar gene başkasının parası ve malı üzerinden kabadayılık yapmaya devam ederek gözünüze girmeye ve de ” Son kere , ne olur esirgemeyin ” yalvarmalarıyla da oyunuzu kapmaya uğraşıyorlar. Örnek mi ? Kendilerine gelecek vergilere ÜFE oranında , %123 ama özel okul ücretlerine TÜFE oranında %65 ; kendilerine gelecek , ceza ve harçlara %123 ama başkasının geliri kısmında ki kiralara %25 zam… Onlara da aşırı zam gelsin diye savunmuyorum. Sakın yanlış anlaşılmasın… Sadece her yerde adalet ve aynı yaklaşımları bekliyorum.

Bir ara 2023 hedefleri vardı… Henüz yıllar varken atması , sallaması kolaydı… E belli günler çabuk geçer. 2023 geldi üstümüze çöktü. “Ecek , acak ” ustaları gene boş durmuyor ama artık tecrübeliyiz… Hangi hedef tuttu. GSMH da kişi başı 40 bin dolar ufkumuzda bile yok…Fazlayı bırakın , cari açıkta rekorlar kırılıyor…Enflasyon…tek rakamı bırakın , iki haneden vazgeçin , üç hanelere çıkmış…En gelişmiş On’ u beklerken Yirmiden de düşmüş , yirmi ikilerde tutunmaya çalışıyoruz… Hangi birini sayayım , hiç birinin kıyısında bile değiliz. Tutan bir tahmin gerçekleşen bir vaat söyleyin , sonrakilere önyargısız yaklaşacağım… Hallettik dedikleri , öğündükleri Sağlık olayına bakmamız kâfidir…Hastanelerden sıra almak , randevu almak neredeyse şansa kalmış durumda… Sizlerle dalga geçer gibi , yüz km. ilerideki ilçe hastaneleri tavsiye ediliyor. Hadi randevuyu aldınız , MR çektirmeniz gerekiyor , ameliyatınız şart , yandınız. Bu sefer daha zor bir uğraşıya girmeniz lazım.

Hadi , maratonu hayatta kalarak tamamladınız, geldik ilaç olayına. Bulamazsınız… Bulsanız bile , eczane kuyruğuna girmeniz gerekir. Neticede bu da oldu. Eczane sıraları , kuyruklarıyla da tanıştık… Bu konuda halledilen tek şey , torunlarımızı bile borç batağına sokan , içleri doktorsuz boş ve gösterişli binalar… Eski Sovyet dönemi gibi. Baba , uzay istasyonunda , Anne lahana kuyruğunda. Binalar dıştan çok güzel ama içleri virane…

Ekrem Başkan’ ı harcayıp , seçim öncesi İBB ye çökerek , imkanlarını kullanmaya niyetli , gözünü karartmış bir iktidar ve onun sopası ve işbirlikçisi mahkemelerde çok komik olaylar cereyan ediyor. Kerrat cetveli bilgisinden uzak , liyakat şahaseri hakimlerimizin yaptığı dört işlem hataları savcıdan dönüyor ama komiklik , ağlanacak halimizin önüne geçiyor. Ne mi oluyor…Saray’ ın , pardon TC nin savcısı , ” İzne çıkacağım , kararı düzeltip hemen yolla ” diyor… Hakim de cevap yazıyor… ” Şu an lavobodayım , çıkınca yollayacağım ” Birinci kısım gerçek ama ikinci kısım , benim tahminim… İşler ne hale geldi görüyorsunuz değil mi… Biraz sonra da İstinaf’ ın hakimi , çocuğu doktora götüreceğim , yarın yollayın diyebilir mi… der mi der , artık bu Ülke’ de herşeyin mümkün olabileceğine kanaatim sabitlendi gibi…

Ali Koç gibi , pırıl pırıl bir insan , bu memleketin umudu ve istikbali , nadir yetişmiş insanı , nasıl olurda bu kadar kör olur. Ben gibi bu işten fazla anlamayan birinin bile gördüklerini , göremez. Akıl alacak gibi değil… Okurlarım bilir. Son üç senedir yazdıklarım satır satır çıktı , tabiri caiz ise , dilimde tüy bitti ama , Ali Efendi , ayağına sıkmaktan vazgeçmedi… Bu sene tamam diyenlere , hele durum demiştim. Fazla beklenmedi…Giresun , Trabzon , Galatasaray maçları , Fenerbahçe’miz arayı son hız kapattı ve moduna döndü… Bundan sonra olacakları yazmayacağım çünkü aynıları tekrar edecek , sadece ekranları başına yeni gelenler için kısa bir özet yapayım… Jesus’ la görüşülecek , güvenler tazelenecek , sıfır tüketilince seyirci ve kamuoyu baskısına dayanamayacaklar , Tatilciye kaç senelik kontratı varsa , bavul bavul parası verilecek , takımın başına da Emre Blözoğlu , İsmail Kartal gibi birisi getirilecek. Yeninin çabalarıyla enkaz kalkacak son maça kadar şampiyonluğa ortaklıkla devam edecek , seyirci ve oyuncular onu çok sevecek ama yeni sezon başı başka bir tatilci gelince şutlanacak… En akıllılarımızdan birinin senelerdir yaptığı bu , biz adam olur muyuz…

Yarın , hep birlikte gene aynı noktadayız. Yazıyı okumadan ekmeğe saldırmak yok ama bir bardak çay içebilirsiniz… Hepiniz Cenab-ı Allah’ a emanetsiniz. Hoşça kalınız…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!