Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Nihayet 20 yıl sonra toplumumuz gerçekleri görmeye başladı

featured

Yokuş aşağı saldığımız bir ay daha gerimizde kalmak üzere. Hatıra raflarının tozlu katmanları kalınlaşmaya devam ediyor. Üflemeye , tekrar yaşamaya ne gücümüz var ne de mecalimiz. Hüzün aylarını daha da pekiştirmeye gerek var mı , bence yok… En iyisi Hazine dairesine değil , halihazır duruma odaklanmak… Hepinize Merhabalar can dostlarım…

Nihayet yirmi yıl sonra bazı gerçekleri görmeye başladık… İsmi ile icraatinin ne kadar ters olduğunu neredeyse kendileride , bazı mazetler eşliğinde kabûl ediyorlar. Adaletin bittiğini , biat ehli beyni satılıklar bile görüyor ama söyleyemiyor. Yoksa , çakma şeyhlerini kızdırırlar , mazAllah taş oluverirler. Kalkınma masalıda , sayısı mahdut kişilerin , dışında kalanlarla alakalı değil…

Toplumumuzun görmeye başladığı başka birşeyde , türban denilen kıyafetin , nasıl maksadı dışında ve hangi amaçlarla kullanılmaya başlandığı… Seneler önce faal yönetmenlik günlerimde , türban konusunda çok sıkı yasaklar olduğu zamanlar ki ona da şiddetle karşı çıkardık , mutat uygulama , bir miktar stajyer , programıma gönderildi… Kızlardan birisi çok sıkıntıdaydı. Sordum anlattı. Bina içine , türbanla sokmadıklarını söyledi… Sordum ona… Bunu inançların için mi ,yoksa , Cumhuriyet’ e başkaldırı üniforması olarak mı takıyorsun ,dediğimde ” İnançlarım için ” dedi. İfadesini samimi bulduğumdan , ” Kapıdan girdikten sonra , yanımızda takabilirsin , mesuliyet bana ait ” dedim. Sevincini görmenizi isterdim… Çarpıtmak isteyenlere de örnek olsun. Bizim yaklaşımımız bu ama asla , ajandasında farklı ve inançlarıyla alakalı şeyler olmayanların yanında olamayız. Bu ,Yüce Allah’ ın emirlerine karşı olduğumuz anlamında değerlendirilemez… Biz Allah adınaymış gibi görünerek , Allah’ ın emir ve haramlarına karşı gelenlerle uğraşıyoruz… Hepimiz biliyor ki , Cenab-ı Allah , yalanı , rüşveti , iltiması , liyakatsizliği , çalmayı çırpmayı , adaletsizliği , kayırmacılığı vs. vs yasak etmiştir. Peki , şu an ki gidişat bunlardan muaf görünüyor mu. Koskoca bir hayır… Bunda hemfikirsek , olanlar din adına yapılıyormuş havası verilince , en büyük zararı ne görüyor… Tabiiki kutsal ve yüce dinimiz… Etrafımızda sürekli duyduğumuz laflar bu çercevede… Çalıyor , çırpıyor , arkasından namaza gidiyor gibi laflar en çok bizleri üzüyor. Benim , toz konduramadığım Dinim nelerin mezesi oluyor… Toplum artık , başörtülü pardon turbanlı diyelim çünkü boyundan fiyonklu örtünme bizim asıl usulümüzdür. Bunun dışındaki , ithal uygulamaları gördüğünde , malının mülkünün üzerine kapaklanıyor… En son örnekte , taşkesenler. Taşı düzgün kesmedikleri yan kestikleri hepinizin malûmu oldu. Öteden beri sürekli söyledik. Dinimize en büyük zararı bunlar veriyor. Sağlam dini altyapıları olmayanlar , bunlara bakarak dinden çıkıyor… Turgut Özal döneminde bir anket yapılıyor. Bu ankette ; insanlara , ani bir seyahat olursa çocuğunu hangi meslek grubunda ki komşusuna emanet edeceği soruluyor… Birinci sırada ” Din Adamı ” çıkıyor. Aynısı yeni yapıldı , sonuç korkunç. Din adamı son sırada çıktı… Eskiden bütün bağışlar makbuz karşılığı olurdu. Ben küçükken , Ankara’ da inşaatına başlanılan Kocatepe Camii için kendi imkânlarımla çok bağış yaptım. Hepsine de makbuz verdiler… Ya şimdi… Camiler adeta kayıt dışı ticaretin merkezi oldu. Bir tane boş yok. Her hafta , Cuma Namaz’ ı sonrası mutlaka bir vesileyle , misal , Şebinkarahisar Kuran Kursu gibi bahanelerle çıkışa bir sepet konuyor , miktarı belirsiz ve makbuzsuz paralar meçhul bir kaynağa doğru kanalize oluyor. Müezzin , iki rekat farzın sonunda herkesten önce kapıya fırlayarak çığırtkanlık yapıyor. İnsanoğlu kendisine yaramayacak bir şey için , bu kadar gayret göstermez , gösteriyorsa da , altında birşeyler aramak doğal olur… Bunları uyduruyorsun , sende Almanya gibi yapılanları kıskanıyorsun diyerek söylediklerine kendileri de inananlara , Emniyet verilerini incelemelerini tavsiye edeceğim. Son yirmi yıl içinde , yüz kızartıcı suçlar kaç kat artmış… Çocuklara taciz kaç kat artmış… Kadına siddet kaç kat artmış… Dolandırıcılık , gasp , sahtecilik vs vs kaçar kat artmış , lütfen inceleyin. Artık her evde İnternet var. İnsanlar oturduğu yerden bütün kaynaklara kolayca ulaşabiliyor , itiraz edeceğinize erinmeyin bakın… Türkiye’ nin en büyük cemaatlerinden birinin , genelin yanında ufacıkta kalsa birtakım pislikleri çıkmadı mı. Meğerse , başa geçmesi muhtemel kişi için seks kumpasları kurulmuş ve olaylar bütün pisliğiyle kasete alınmış… Bir zamanlar Almanya’ da , Hollanda’ da Camilerde toplanan paralar ne oldu. İsim zikretmeyeyim , kurulan holdingler ne oldu , bu paralar nerde. Hatta , CB Yardımcımızın bile kurtaramadığı (!) Yimpaş’ a ne oldu… İhlas Holding’in , rahmetli Baba’m dahil topladığı ve cebellezine edilen paralar nerde. Yoksa ABD Vatandaşı olan dini bütün oğlu Mücahİt tarafından ABD , İmam hatiplerle mi (!) donatılıyor… İmam hatip denilince aklıma geldi… Bir zamanlar 17-25 i hatırlayın evinde ki ayakkabı kutularında dövizler çıkan bir banka müdürü can havliyle ne demişti ” Bu paralarla İmam Hatip yapacaktık ” hatırladınız mı… En son ,

başındaki çul ile pozlar veren bir kızımızın boy boy resimleri gazetelerimizi işgal etti. Bu kızımız eski AKP Kütahya MV. i çok değerli dini bütün (!!!) , kul hakkı yemeyen (!!!) muhterem bir kardeşimizin kızı. İlk önce istisnai memuriyetler sınıfından KPSS by-pass edilerek , Belediye’ ye Özel Kalem Md. ü yapılıyor. İşe gitmeden İnternet üzerinden kedi satarak kendisini bir meşkale buluyor , hemde maaşını hiç aksatmadan , biraz zahmetlice de olsa bankamatikten alıyor… Uzatmayayım , şimdi de TOKİ ye Uzman olarak atanmış… Siz soruları sürekli çalınan imtahanlarda sürünürken böyle ” Adalet ” örnekleri de , hız kesmeden hayata geçiyor… İşte ben bu yüzden nerde bir başı çullu , suratı sakallı görsem hemen malımı ve ırzını emniyete almaya uğraşıyorum…

Vedadan önce , Devitoğlu meselesi : hiç sevmem ama , yapılmayacak işler de var… Siz bu Ülke’ ye Başbakan’lık yapmış bir kimseyi , umuma açık bir yere almamazlık yapamazsınız. Sen , Erzurum Valisi ve Belediye Başkanı. Liyakatinizin hilafına getirildiğiniz O makamlar , bu Milleti ayrıştırma yerleri değildir. Siz bütünümüzün memurluğu yerine , bir siyasi kurumun bürokratlığını tercih etmişsiniz. Bunların hesabını mutlaka vereceksiniz. Bu yaptıklarınızı ayıbını , çocuklarınız ve torunlarınız da hissedecek…

Haftaya İnşAllah. Hepiniz Yaradan’ a emanetsiniz. Hoşça kalınız…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!